TR201802686T4 - Transferrin-tumstatin füzyon proteini ve bu proteinin üretilmesine ve kullanılmasına yönelik yöntemler. - Google Patents

Transferrin-tumstatin füzyon proteini ve bu proteinin üretilmesine ve kullanılmasına yönelik yöntemler. Download PDF

Info

Publication number
TR201802686T4
TR201802686T4 TR2018/02686T TR201802686T TR201802686T4 TR 201802686 T4 TR201802686 T4 TR 201802686T4 TR 2018/02686 T TR2018/02686 T TR 2018/02686T TR 201802686 T TR201802686 T TR 201802686T TR 201802686 T4 TR201802686 T4 TR 201802686T4
Authority
TR
Turkey
Prior art keywords
tumstatin
transferrin
protein
recombinant protein
recombinant
Prior art date
Application number
TR2018/02686T
Other languages
English (en)
Inventor
B Kompella Uday
I Scheinman Robert
Tyagi Puneet
Original Assignee
Univ Colorado Regents
Priority date (The priority date is an assumption and is not a legal conclusion. Google has not performed a legal analysis and makes no representation as to the accuracy of the date listed.)
Filing date
Publication date
Application filed by Univ Colorado Regents filed Critical Univ Colorado Regents
Publication of TR201802686T4 publication Critical patent/TR201802686T4/tr

Links

Classifications

    • CCHEMISTRY; METALLURGY
    • C07ORGANIC CHEMISTRY
    • C07KPEPTIDES
    • C07K14/00Peptides having more than 20 amino acids; Gastrins; Somatostatins; Melanotropins; Derivatives thereof
    • C07K14/435Peptides having more than 20 amino acids; Gastrins; Somatostatins; Melanotropins; Derivatives thereof from animals; from humans
    • C07K14/79Transferrins, e.g. lactoferrins, ovotransferrins
    • AHUMAN NECESSITIES
    • A61MEDICAL OR VETERINARY SCIENCE; HYGIENE
    • A61PSPECIFIC THERAPEUTIC ACTIVITY OF CHEMICAL COMPOUNDS OR MEDICINAL PREPARATIONS
    • A61P27/00Drugs for disorders of the senses
    • A61P27/02Ophthalmic agents
    • AHUMAN NECESSITIES
    • A61MEDICAL OR VETERINARY SCIENCE; HYGIENE
    • A61PSPECIFIC THERAPEUTIC ACTIVITY OF CHEMICAL COMPOUNDS OR MEDICINAL PREPARATIONS
    • A61P35/00Antineoplastic agents
    • AHUMAN NECESSITIES
    • A61MEDICAL OR VETERINARY SCIENCE; HYGIENE
    • A61PSPECIFIC THERAPEUTIC ACTIVITY OF CHEMICAL COMPOUNDS OR MEDICINAL PREPARATIONS
    • A61P43/00Drugs for specific purposes, not provided for in groups A61P1/00-A61P41/00
    • AHUMAN NECESSITIES
    • A61MEDICAL OR VETERINARY SCIENCE; HYGIENE
    • A61PSPECIFIC THERAPEUTIC ACTIVITY OF CHEMICAL COMPOUNDS OR MEDICINAL PREPARATIONS
    • A61P9/00Drugs for disorders of the cardiovascular system
    • CCHEMISTRY; METALLURGY
    • C07ORGANIC CHEMISTRY
    • C07KPEPTIDES
    • C07K14/00Peptides having more than 20 amino acids; Gastrins; Somatostatins; Melanotropins; Derivatives thereof
    • C07K14/435Peptides having more than 20 amino acids; Gastrins; Somatostatins; Melanotropins; Derivatives thereof from animals; from humans
    • C07K14/78Connective tissue peptides, e.g. collagen, elastin, laminin, fibronectin, vitronectin or cold insoluble globulin [CIG]
    • AHUMAN NECESSITIES
    • A61MEDICAL OR VETERINARY SCIENCE; HYGIENE
    • A61KPREPARATIONS FOR MEDICAL, DENTAL OR TOILETRY PURPOSES
    • A61K38/00Medicinal preparations containing peptides
    • CCHEMISTRY; METALLURGY
    • C07ORGANIC CHEMISTRY
    • C07KPEPTIDES
    • C07K2319/00Fusion polypeptide
    • CCHEMISTRY; METALLURGY
    • C07ORGANIC CHEMISTRY
    • C07KPEPTIDES
    • C07K2319/00Fusion polypeptide
    • C07K2319/20Fusion polypeptide containing a tag with affinity for a non-protein ligand
    • C07K2319/21Fusion polypeptide containing a tag with affinity for a non-protein ligand containing a His-tag
    • CCHEMISTRY; METALLURGY
    • C07ORGANIC CHEMISTRY
    • C07KPEPTIDES
    • C07K2319/00Fusion polypeptide
    • C07K2319/60Fusion polypeptide containing spectroscopic/fluorescent detection, e.g. green fluorescent protein [GFP]

Landscapes

  • Health & Medical Sciences (AREA)
  • Chemical & Material Sciences (AREA)
  • Organic Chemistry (AREA)
  • Life Sciences & Earth Sciences (AREA)
  • Medicinal Chemistry (AREA)
  • General Health & Medical Sciences (AREA)
  • Genetics & Genomics (AREA)
  • Toxicology (AREA)
  • Biophysics (AREA)
  • Molecular Biology (AREA)
  • Biochemistry (AREA)
  • Proteomics, Peptides & Aminoacids (AREA)
  • Gastroenterology & Hepatology (AREA)
  • Zoology (AREA)
  • Nuclear Medicine, Radiotherapy & Molecular Imaging (AREA)
  • General Chemical & Material Sciences (AREA)
  • Chemical Kinetics & Catalysis (AREA)
  • Veterinary Medicine (AREA)
  • Public Health (AREA)
  • Animal Behavior & Ethology (AREA)
  • Pharmacology & Pharmacy (AREA)
  • Engineering & Computer Science (AREA)
  • Bioinformatics & Cheminformatics (AREA)
  • Cardiology (AREA)
  • Heart & Thoracic Surgery (AREA)
  • Ophthalmology & Optometry (AREA)
  • Peptides Or Proteins (AREA)
  • Preparation Of Compounds By Using Micro-Organisms (AREA)
  • Medicines That Contain Protein Lipid Enzymes And Other Medicines (AREA)
  • Micro-Organisms Or Cultivation Processes Thereof (AREA)

Abstract

Mevcut buluş, tumstatine veya diğer antianjiyojenik proteine bağlı transferrini içeren rekombinant proteinler ve bunların kullanılmasına ve üretilmesine yönelik yöntemler sağlamaktadır. Mevcut buluş, aynı zamanda bu tür rekombinant proteinleri eksprese etme kabiliyetine sahip bir hücre, bir plazmid, bir ekspresyon sistemi ve bunların kullanılmasına ve üretilmesine yönelik yöntemler sağlamaktadır.

Description

TEKNIK ALAN Mevcut bulus, tumstatin veya diger antianjiyojenik proteinle baglEltransferrin içeren rekombinant proteinlerle ve bunlari üretilmesine ve kullanilBialela yönelik yöntemlerle ilgilidir. Mevcut bulus, aynüamanda bu tür rekombinant proteinleri eksprese etme kabiliyetine sahip ekspresyon sistemiyle ve bunlariEi üretilmesine ve kullanilB1asiEa yönelik yöntemlerle ÖNCEKI TEKNIK Koroid neovaskülarizasyonu (CNV) (koroid tabakasliîija yeni damarlanma), psödoksantoma elastikum, anjiyoid çizgileri, histoplazmoz, punktat Iç koroidopati ve yas yasa bagIEl'nakuIa dejenerasyonu (AMD) gibi hastaliElarda ciddi görme kayb- yol açabilen koroid vaskülatürün (damar yayIIJSLII kontrolsüz bir sekilde büyümesini ifade etmektedir. Yas AMD, drusen (tamamlaylEElbilesenler, Iipidler ve apolipoproteinler) birikiminin hipoksiye yol açan bagIEI iskemik bölgelere sebep olmasEldurumunda meydana gelmektedir. Hipoksinin, koroid endotelyal hücrelerin matris metalloproteinaz (MMP) salglßmaslühktif hale getiren vasküle endotelyal büyüme faktörünün (VEGF) salgllâmasülda bir artlgh yol açtlgl- inanllBiaktadlB Metalloproteinazlar, hücre dlgümatrisi parçalamakta ve böylelikle endotelyal hücrelerin proliferasyonuna ve retinaya dogru taslElnaIarI olanak saglamaktadIEl MMP etkisi, nihayetinde yeni kan damarlarlElI veya CNV'nin gelismesine yol açmakta ve bu da retinanI ayrllüîas- veya kanamas- ve kan ve Iipid (yag) s--an dolaylllt retinal IezyonlarI olusumuna sebep olabilmektedir. Ortaya çüZtiEtan sonra CNV, sanayilesmis ülkelerdeki yaslEI nüfusta ana görme kaybßebebi olmaktadlEl CNV'nin tedavisi, halihazüia hasta popülasyonunun bir kisinlîla sIlEIlEblmakta ve vasküler hiper-geçirgenlik ve yeni kan damarEblusumunda VEGF'nin zararlErolünün klîlfllanmas- odaklanmaktadlEI Ancak, VEGF, aynEtamanda yara iyilesmesi, foto reseptör sag kaliÜ/e koroid kapiler yatagI korunmaslîgibi fizyolojik aktivitelerde yaplEEbir kilit rol oynamaktadEl Halihazüia, Ranibizumab (LucentisTM), Aflibercept (EyleaTM) ve pegaptanib (MacugenTM), günümüze kadar CNV'nin tedavi edilmesi için onaylanmlg olan iki terapötik maddedir. Bu maddeler, VEGF'yi inhibe etmektedir. Ranibizumab" CNV'nin tedavi edilmesi konusunda genellikle pegaptanibten daha etkili oldugu gösterilmistir. Ranibizumab, VEGF-A'nI bütün izoformlar- baglanmakta ve vasküler geçirgenlik ve büyüme dahil VEGF aktivitesini inhibe etmektedir. Bahsedilen iki terapötik maddenin dEIEUa, ranibizumab. ana tam uzunluklu antikoru olan bevacizumab (AvastinT'V') da CNV'ye iliskin ruhsat dlgiibir tedavi seklinde kesfedilmektedir.
CNV'nin tedavi edilmesinde bu terapilerin basar- ragmen, aktif hale getirilmis endotelyal hücrelerde apoptoz eksikligi ve yara iyilesmesi gibi VEGF ile ilgili fizyolojik aktivitelerin potansiyel olarak bozulmaslîiahil bu terapilerin yap-a var olan dezavantajlar bulunmaktadEi Buna ek olarak, ranibizumab kullanDÇi insanlarda intravitreal uygulamadan sonra tromboembolik olaylarI arttlElIB1lSI hlîEldahil sistemik risklere yol açmaktadlEl AynElzamanda intravitreal bevacizumab, iskemik atak, kan basit-aç (tansiyon) artEIJserebrovasküler kazalar ve ölümle iliskilendirilmistir. Ilaveten, CNV'den muzdarip hastalarla yapilân bir klinik çalismada, ranibizumaba olan yanitZl orani: CNV'ye sahip hastalarda yalnlîta ~%40 olmus ve harf say-aki kazanç, yalnlîta 7.2 olmustur.
DolayEIîLla, azaItIIBilg yan etkilere ve/veya daha iyi terapötik etkililige sahip CNV'nIn tedavi edilmesine yönelik yeni ve/veya daha etkili terapötik yaklasIia iliskin bir ihtiyaç bulunmaktadlEl BULUSUN KISA AÇIKLAMASI Mevcut bulusun bazÜ/önleri, tumstatin veya diger benzer antianjiyojenik proteinle baglantlIEEl transferrin içeren bir rekombinant protein saglamaktadlE Bazü/apilândlüinalarda, transferrin ve tumstatin, dogrudan birbirine baglanmaktadlü Yine diger yapilândlüinalarda, transferrin ve tumstatin, bir baglayEElvasiüsMa birbirine esdeger bir sekilde baglanmaktadlEl Uygun baglaylîilâr, teknikte uzman kisiler tarafIan iyi bilinmektedir.
Mevcut bulusun diger yönleri, mevcut bulusta tanIiIandigiEgibi tumstatine baglEtransferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asidi içeren bir plazmid saglamaktadlEI Tipik olarak, rekombinant proteini kodlayan nükleik asit sekanslî.] ekspresyon kontrol sekanleb faal olarak baglanmaktadE Mevcut bulusun yine diger yönleri, mevcut bulusta tanIiIandigiügibi tumstatine baglü transferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asit sekansIEiçeren bir rekombinant nükleik asit molekülü saglamaktadlE BazElyapllândlEmalarda, nükleik asit sekanslZifaal olarak ekspresyon kontrol sekans. baglanmaktadlEl Mevcut bulusun yine diger yönleri, mevcut bulusta tanIiIandIg'llIlgibi tumstatine bagIlII transferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asidi içeren rekombinant nükleik asit molekülüyle transfekte olan ve molekülü eksprese eden rekombinant konakçEl hücre saglamaktadlB Mevcut bulusun diger yönleri, mevcut bulusta tanIiIandlgiEgibi tumstatine baglEtransferrin içeren bir rekombinant proteinin üretilmesine yönelik bir yöntem saglamakta; söz konusu yöntem, asaglühki adIiIarlIiçermektedir: rekombinant konakçlîliiücrenin mevcut bulusta tanIiIand [gilgibi tumstatine baglEl transferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asidi içeren rekombinant nükleik asit molekülüyle transfekte edilmesi; transfekte edilmis konakçEliiücrenin, tumstatine baglEliransferrin içeren rekombinant protein üretmek için yeterli olan kosullar aItIa kültürlenmesi; ve rekombinant proteinin büyük ölçüde saflastülûilgrekombinant protein seklinde geri kazanüBiasEl BazEyapllândlîilnalarda, rekombinant protein, mevcut bulusta tanIiIandlglEgibi tumstatine dogrudan baglanan transferrin içermektedir.
Mevcut bulusun yine diger yönleri, koroid neovaskülarizasyonla (CNV) iliskilendirilmis bir klinik durumun tedavisine kullanilBiak üzere mevcut bulusta tanllandlglügibi tumstatine baglü transferrini içeren bir rekombinant protein saglamaktadlEl BazEIyapilândlEinalarda, CNV ile iliskilendirilmis klinik durum, psödoksantoma elastikum, anjiyoid çizgileri, histoplazmoz, punktat iç koroidopati ve yas yasa baglEl makula dejenerasyonunu (AMD) içermektedir.
Mevcut bulusun bilesimleri, aynüamanda bununla sIlEliEblmamak üzere, kanser; kanserle iliskilendirilmis neovaskülarizasyon; kornea anjiyojenezi; proliferatif diyabetik retinopati; neovasküler glakom; gözün diger neovasküler ve vasküler proliferatif bozukluklarlüve aynEl zamanda vücudun baska yerinde olusan diger neovasküler ve vasküler proliferatif bozukluklar gibi diger hastaIiKlarI tedavi edilmesi için de kullaniiâbilmektedir.
Mevcut bulusun bilesimleri, bununla sIlHllZl olmamak üzere, intravitreal, intravenöz, suprakoroid, topikal, perioküler, subkutanöz, intramüsküler, subretinal, retrobulberi, intraskleral ve benzeri gibi teknikte uzman kisiler tarafian bilinen yöntemlerin herhangi biri kullanllârak uygulanabilmektedir.
SEKILLERIN KISA AÇIKLAMASI Sekil 1, transferrin-tumstatin, bevacizumab ve tumstatinin anti-proliferatif aktivitesini gösteren bir grafiktir.
Sekil 2, farki[transferrin-tumstatin, bevacizumab ve tumstatin konsantrasyonlar. sahip koroid endotelyal hücrelerde gözlemlenen endotelyal tüp olusumunun engellenmesini gösteren bir grafiktir.
Sekil 3, BN sünlaria CNV lezyon boyutunun /n V/VO degerlendirmesini gösteren bir çubuk grafigidir.
Sekil 4, transferrin-tumstatin ile desteklenen gen ekspresyon yap-I sematik bir temsilidir.
BULUSUN AYRINTILI AÇIKLAMASI Mevcut bulusun bazü/önleri, tumstatine bagllîldiger bir ifadeyle eklenmis) transferrin içeren bir rekombinant protein saglamaktadlEl Transferrin, dogrudan veya dolaylEblarak (örn., bir baglaylEEvasiEislýla) tumstatine baglanabilmektedir. Mevcut bulusun yine diger yönleri, mevcut bulusta tanllandigiügibi tumstatine bagIEltransferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asit sekansIlZl içeren bir rekombinant nükleik asit molekülü saglamaktadlB Mevcut bulusun yine diger yönleri, mevcut bulusta tanIilandigiEl gibi tumstatine baglEtransferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asidi içeren rekombinant nükleik asit molekülüyle transfekte olan ve molekülü eksprese eden rekombinant konakçlîhücre saglamaktadlîl Mevcut bulusun yine diger yönleri, tumstatine baglütransferrin içeren bir rekombinant proteinin üretilmesine ve kullanmasi yönelik yöntemler saglamaktadlîl Tumstatinin CNV'nin tedavi edilmesinde terapötik olarak etkili oldugu gösterilmistir. Herhangi bir kurama bagilEIkallEmakslîIEl, tumstatinin mevcut CNV terapilerinde eksik olan bir özellikle olan apoptoza sebep olmak suretiyle anjiyojenezi geriletme (indirgeme) kabiliyetine sahip olduguna inanllîhaktadlü Tumstatin, ilk olarak bazal membranda mevcut olan Kollajen IV'nin C terminali kollajen olmayan etki alanIan (NC1) elde edilen bir endojen anjiyojenez inhibitörüdür. Tumstatinin aVß3 integrinlerine baglanarak, endotelyal hücrelerin proliferasyonunu engelleyerek ve aynEl zamanda endotelyal hücre apoptozunu indükleyerek kan damarEl olusumunun inhibe edilmesinde bir rol oynadigllEla inanilB1aktadlEl Herhangi bir patolojik durumun yoklugunda, anjiyojenik (VEGF gibi) ve antianjiyojenik moleküller (tumstatin gibi) arasüda bir denge korunmaktadlfl Hipoksi ve iskemi esnasIa, anjiyojenik ve antianjiyojenik moleküller arasIaki dengenin karlgtigIEa ve böylelikle neovaskülarizasyona sebep olduguna inanllîhaktadlEl Tumstatin gibi anjiyojenez inhibitörleri, neovaskülarizasyonla mücadele etme konusunda vücudun yaplîlEUa var olan mekanizmanI bir parçaslîblmaktadü Tumstatin, ranibizumab ve bevacizumab üzerinde birçok avantaja sahip olmakta ve bu antikorlardan terapötik olarak daha iyi olduguna inanllüiaktadlü Günümüze kadar, tumstatin reseptörü olan ocVß3 integrin, yalnlîta aktif hale getirilmis endotelyal hücrelerde bulunmakta ve normal damarlarda bulunmamaktadlEi Buna bagllîblarak, tumstatinin yara iyilesmesi gibi fizyolojik islemleri etkilemeksizin aktif hale getirilmis endotelyal hücrelerin hedef allEinasI yönelik bir yolak saglamaktadß Tumstatin, endotelyal hücrelerde apoptozu tesvik etmekte ve tumstatinin sebep oldugu apoptozun kan damarlarlElI çogalmasIa gerilemeye yol açabildigine ve dolaylgýla normal görmenin geri kazanIIBias-a avantajIEl olduguna inanllüiaktadE Buna baglElolarak, tumstatin, etkili bir sekilde neovaskülarizasyonu tedavi edebilmekte ve herhangi bir belirgin anti-VEGF tedavisiyle ilgili yan etkiler olmaks- görme kaybIInIeyebilmektedir.
SaslElilEEi/e beklenmedik bir sekilde, mevcut bulus sahipleri, CNV'de tumstatinin terapötik etkililiginin tumstatinin diger proteine baglanmasürasitâslýla çarplîEbir sekilde arttEllâbildigini kesfetmistir. Belirli bir yapDândHnada, tumstatin, retinal pigment epitelyumdan (RPE hücreleri) füzyon proteinin polarize bir sekilde salgllânmalelElelde etmek için transferrine baglanmlstlEl RPE mono katman. maruz kaldglüda, füzyon proteini, tumstatine klîlasla tercihen bazolateral tarafa dogru salgllânmlStE Transferrin-tumstatin geniyle olan transfeksiyon isleminden sonra, olusan transferrin-tumstatin proteini, tumstatin gen ürününe klýhsla polarize epitelyal hücre mono katmanlarIa daha çok bazolateral yöne dogru salgllânmlgtlü Rekombinant transferrin-tumstatin proteininin bazolateral salgllânmasü tumstatini aktif hale getirilmis ve neovasküler koroid endotelyal hücrelerin daha yak- getirmekte ve böylelikle tumstatinin terapötik aktivitesini arttlünaktadß Herhangi bir kurama bagllElolmakslîlEl transferritumstatinin gelismis bazolateral salgllâmasü demir içerigi ve transferrin reseptör aktivitesinin muhtemelen bu hastalari gözlerinde artmasIan dolayü AMD'den muzdarip hastalar. gözlerinde belirgin olmaktadlEl Demirin ortadan kaldlEllüias- yönelik en erisilebilir yolun koroid vaskülatür vasiiâsls-Lla olduguna inanilhiaktadB Bu yol, aynlIl zamanda transferrinin (ve dolayElQa rekombinant transferrin-tumstatin proteininin) koroide dogru arttlEllÜiElsalgilânmasI da yol açmaktadlEI YukarElhkilere baglEblarak, mevcut bulus sahipleri, koroid endotelyal hücrelerin göçünün, proliferasyonunun ve aynüamanda tüp olusumunun önlenmesindeki etkililikleri bak“an yeni bir transferrin-tumstatin füzyon proteini (diger bir ifadeyle transferrin-tumstatin proteini) ve aynüzamanda tumstatini incelemistir. Bu aktiviteler, bevacizumab ile klýlaslanmlgtlü Ilaveten, mevcut bulus sahipleri, mevcut bulusun rekombinant proteininin iyi bilinen polarize hücre modelinde (örnegin Madin-Darby köpek böbregi, diger bir ifadeyle MDCK hücreleri) polarize bir sekilde salgüânma becerisini belirlemistir.
Burada kullanliglîgibi, “transferrin” terimi, terapötik olarak etkili transferrin fragmanlarIEl içermektedir. BazlZyapHândlElnalarda, “transferrin" terimi, integrinlere baglanabilen en az bir transferrin peptid fragman. sahip bir peptidi ifade etmektedir. Alternatif olarak, bir peptidi ifade etmektedir. Yine alternatif olarak, “transferrin” terimi, fragman seçici bir sekilde integrinlere baglanma kabiliyetine sahip oldugu sürece, tam transferrin peptid sekansII en az %25, tipik olarak en az %50, slklüîla en az %75 ve daha leIlKla en az etkili transferrin fragmanürekombinant proteinin neovasküler bölgelere dogru hedeflenmis alIiElve salgllânmaslîl(örnegin koroide dogru salgüâma) için kullanüâbilmektedir. Bazi] yapllândlElnalarda, terapötik olarak etkili transferrin fragmanütipik olarak selektif bir sekilde integrinlere baglanabilen bir transferrin peptid fragmanliîübermektedir.
Biyolojik aktiviteye sahip bazEltransferrin fragmanlarlZl teknikte uzman kisiler tarafIan bilinmektedir. Mevcut bulusun kapsamII bu tür rekombinant protein istenen biyolojik aktiviteye sahip oldugu sürece tam uzunluklu transferrini içerdigi takdir edilmelidir. Belirli bir transferrin ve/veya tumstatin fragmanlElI istenen biyolojik aktiviteye sahip olmasElveya olmamaslZIburada açiIZIananlar gibi in vitro ve in v/vo deneyler kullanilârak teknikte uzman kisiler tarafIan halihazlmla belirlenebilmektedir. Buna bagllîiblarak, mevcut bulusun kapsamÇi neovasküler bozukluklar. tedavi edilmesine yönelik herhangi bir terapötik füzyon proteinini (diger bir ifadeyle rekombinant tumstatin-transferrin proteinleri) içermekte, burada tumstatin ve/veya transferrin, baglsîlbir sekilde bir tam protein veya bunun bir fragmanllabilmektedir.
Rekombinant proteinlerin tipik olarak ana proteinlere klýlasla terapötik olarak daha verimli olduguna inanilBiaktadiEl Mevcut bulusun bilesimleri, ilgili hücrelerde rekombinant proteinleri eksprese etme kabiliyetine sahip nükleik asit yapllâr- veya rekombinant proteinleri içermektedir.
Ser/'l Peptid/eri'. Transferr/h fragmanÜ Burada bazolateral salgilâma verme kabiliyetine sahip bazEtemsili transferrin fragmanlarÜ/e bunlarI tan Ianmas ve üretilmesine yönelik yöntemler ele allErnaktadE Transferrin protein sekanslSI/e aynüamanda çesitli salgilâylîlîrotein sekanslarljnaliz edilmis ve bazolateral salgilâma/taslia kabiliyetine sahip yeni füzyon proteinlerin olusturulmasEiçin uygun transferrin fragmanlarElianEîlilanmlgtE Interlökin 6 (Holtkamp vd., Clin Exp Immunol., peptid sekansII analizi, bu tür proteinlerin N-terminali amino asitlerinde sasIlEElbir benzerligin tani-Ianmas yol açmStEl Interlökin 6, interlökin 8 ve vasküler endotelyal büyüme faktörü A (VEGF-A) dahil proteinlerin bazolateral tarafta salgilândfgilEla ve bol miktarda lösin amino aside sahip olduguna inanilBtaktadlEl Ilaveten, aynllamanda dilösinler (örn., “LL”), bu proteinlerin N-terminalinin yak-a mevcut olmaktadlEI Bu anlaylglara dayanilârak, mevcut bulus sahipleri, transferrin-tumstatinin bazolateral salgllâmasian sorumlu olabilen transferrinde asag-ki temsili peptidleri tanllamlgtlîi MRLAVGALL (SEK KIM NO:1); MRLAVGALLVC (SEK KIM NO:2); LLVCAVLGLCL (SEK KIM NO:3); GALLVCAVLGLCL (SEK KIM NO:4); LLVCAVLGLCLAV (SEK KIM N; ve MRLAVGALLVCLLVCAVLGLCLAV (SEK KIM No:7). Buna bagllîblarak, bazEyapiiândlEinalarda, bu peptidleri içeren herhangi bir peptid veya rekombinant peptid, transferrin-tumstatinin bazolateral olarak salgHânmasII gerçeklestirilmesi için uygundur. Bu peptidler (örn., burada açiElanan transferrin fragmanlarD] tumstatinle veya diger herhangi bir uygun terapötik proteinle kaynast-[glia, terapötik proteinin bazolateral olarak salgllânmas. yol açmaktadlEl(örnegin koroide dogru retinal pigment epitelyum boyunca).
Seri ll Pept/'d/er. integrin/are bag/anma kab//i'yet/he sah/;o transferr/h pept/d/eri: SaslilllEElve beklenmedik bir sekilde, mevcut bulus sahipleri, aynElzamanda transferrin proteininin transferrin reseptörüyle olan beklenen etkilesimine ilaveten, ocVß3 integrin reseptörüyle etkilesime girebildigini kesfetmistir. Mevcut bulusun rekombinant transferrin- tumstatin proteininin tumstatin reseptörü olan dVß3 integrin reseptörüyle ve aynlîtamanda transferrin mevcudiyetinden dolayütransferrin reseptörüyle etkilesime girdigine inanIIB1aktadlEl Transferrin-tumstatinin ocVß3 integrin reseptörüne in sil/ko (bilgisayar ortam a) yerlestirilmesi islemi kullanilârak, mevcut bulus sahipleri, transferrin proteininin içinde integrin reseptörüyle etkilesime giren amino asitleri tanIilamlgtlEl Asaglki amino asitler, in 5/7/k0 yerlestirmeye dayanarak integrinle etkilesime girdigine inan ilân bazlZliemsili peptidlerdir: A( 168); ve E(429).
Bu etkilesime giren amino asitlere dayanarak, asagIki transferrin peptidleri, integrin reseptörleriyle etkilesime girme kabiliyetine sahip olanlar seklinde tasarlanmlgtß GFQNLNIGCLKEKAVA (SEK KIM NO:8); LLCTRDEILTEKLEWCINEADLVPENY (SEK KIM NO:9); Transferrin335-431. Burada kullanllglîgibi, Transferrinx.y terimi, amino asit “x"'te baslayan ve amino asit “y"'de sonlanan transferrrin amino asit sekanslarlEEifade etmektedir.
Seri [II Peptid/eri. Transferr/n reseptöre bag/anma kabiliyetine sahip transferrin fragman/.Ü Asaglfîb, transferrin reseptörüne baglanma kabiliyetine sahip oldugu kesfedilen bazEtemsiIi transferrin fragmanlarßçllZlanmaktadlEl Asagi transferrindeki amino asitlerin transferrin reseptörüyle etkilesime girdigine baglEl olarak, bu transferrin fragmanlarü aynEl zamanda mevcut bulus yöntemlerinde kullanilâbilmektedir.
Seri [l/ Pept/'d/eri'. Ant/lani/'Voien/k ve/ veya anti-tümör akt/V/Iesi'ne sahip tumstatin fraqman/arÜ kullanilEialela göre transferrin teslimatIEIarttEabilen tumstatin peptid k-i-Iarveya fragmanlarIEiçermektedir. Buna baglEbIarak, bazlîyapilândlünalarda, “tumstatin” terimi, bu tür bir peptide sahip olmayan transferrine göre transferrinin terapötik etkililigini arttlübilen en az bir tumstatin peptid fragman. sahip bir peptidi ifade etmektedir. Alternatif olarak, siElEEla en az %75 ve daha leIiEIa en az %90'. sahip bir peptidi ifade etmektedir. Biyolojik aktiviteye (örnegin anti-anjiyojenik aktiviteye) sahip bazEltumstatin fragmanlarÇl teknikte uzman kisiler tarafldan bilinmektedir. Mevcut bulusun kapsamlElI (ve aynEizamanda fragmanlarIIIilçerdigi takdir edilmelidir.
Tumstatin, ocVß3 integrin reseptörüne baglanan ve tümör büyümesini bastlßn bir anjiyojenez inhibitörüdür. Önceki delesyon mutajenez çallSlnalarEl(bkz. örnegin, Eikesdal vd., PNAS, antianjiyojenik aktivitesine sahip asagüiaki tumstatin amino asit fragmanlarIEtanilamlgtE Tumstatin.
Mevcut bulus sahipleri, aynElzamanda i'n sil/ko protein modellemesi vasßlea yukarIki peptid sekans- baglEIolarak yeni peptidler tasarlamEtlE Belirli bir yapilândlEInada, D (aspartik asit), asaglö'la gösterildigi gibi iki noktada H (histidin) ile degistirilmistir: TMPFLFCNVNEVCNFASRNHYSYWL (SEK KIM NO:12) H'nin D ile degistirilmesinin pozitif H yükü ile diger protein yükleri arasIa saf olumlu elektrostatik etkilesime yol açmaktadlB Diger bazElyapHândlÜnalarda, hidrofobik kallEtllâr alanin (A) ve Iösin (L), bir hidrofilik amino asit olan arginin (R) ile degistirilmistir. Bu modifiye edilmis peptidlerin bazllârlZl asaglkileri içermektedir: TMPFLFCNVNDVCNFBSRNDYSYWL (SEK KIM NO:13); TMPFLFCNVNDVCNFASRNDYSYWß (SEK KIM NO:14); CNYYSNSYS- FWLBSLNPER (SEK KIM NO:15); ve CNYYSNSYSFWLASßNPER (SEK KIM NO:16).
Arginin, polaritesinden sorumlu olan bir guanidinyum grubunu ihtiva etmektedir. Hidrofobik kallEtHârI hidrofobik arginin ile degistirilmesinin, solventle olusan ek hidrojen baglarIZI vasltâlea proteinin kararllHglEI gelistirilmesine yard Icüblduguna inanllBiaktadlB ,ilaveten, guanidinyum grubunun pH 7.4'te pozitif olarak yüklü oldugu argininin, yüzeye bir yük getirecegine ve protein yüzeyinde ek etkilesimler için bir yol saglayacagi inanllBiaktadlEl Yukarlîzlhki dogal sekanslarI veya modifiye edilmis fragmanlar. herhangi biri, mevcut bulusun füzyon veya rekombinant proteinlerinin olusturulmasIa kullanllâbilmektedir. Buna bagllîrblarak, “transferrin" ve “tumstatin" terimlerinin, bir veya daha fazla amino asit kaIlEt- homolog amino asitler dahil yabanlEl olmayan tipteki amino asitlerle degistirildigi modifikasyonlarüçerdigi takdir edilmelidir. Teknikte uzman kisiler, mevcut bulusu okuduktan sonra halihazlEla uygun amino asit ikamesini belirleyebilmektedir.
YukarlElh ele alilglügibi, transferrin ve tumstatinin tam uzunluklu rekombinant proteinlerine ek olarak, mevcut bulusun kapsamli tam uzunluklu transferrin ve/veya tumstatin proteinlerinin biri veya her ikisinin yukar- açlKlanan herhangi bir karsIDKJ gelen klglni peptidle degistirildigi rekombinant proteinleri içermektedir.
Buna baglEIolarak, mevcut bulusun kapsamÇl peptid/proteinin yukarlîzlhki Seri I veya III Peptidlerde açllZlanan peptidlerden veya transferrinin kendisinden yukarIki Seri II veya IV Peptidlerdeki peptidlerle veya tumstatinin kendisinin (örn., herhangi bir terapötik protein veya tumstatin gibi peptid veya Seri II veya IV Peptidi gibi peptid ile kaynastElBilglSeri I Peptid; ve Seri I Peptid ile kaynastlîllüilSlSeri II Peptid ve benzeri) herhangi bir kombinasyonunun oldugu rekombinant proteinleri içermektedir. Buna ek olarak, Seri I Peptidleri, hedeflenmis aIH/tasa/salgllâma için herhangi bir yeni terapötik makro molekülle birlestirilebilmektedir. Örneklerde, yapElJbir sekilde pratige indirgenen prosedürler, genis zaman kipinde tarif edilmekte ve laboratuvar ortamlEbla gerçeklestirilmis olan prosedürler ise geçmis zaman kipinde tarif edilmektedir. ÖRNEKLER Malzemeler ve Yöntemler Malzeme/er.' Transwell® filtreleri (0.4um gözenek boyutu), Corning Inc. sirketinden (New York) satI allEtnIIstlB Bovin serum albumin Sigma Aldrich (M0) sirketinden satI allErnlStIEl BD Matrigel Matrix Growth Factor Reduced, BD Biosciences (CA) sirketinden satI allEtnglEl DNA merdiveni, Lipofectamine® sirketinden satI allEmlSIlEI Klîlühma enzimleri, New England Biolabs (MA) sirketinden satI allElnlStlEI QuikChange® Bölgeye Yönlendirilmis Mutajenez Kiti, Agilent Technologies (CA) sirketinden satI aIlEmlStlEI Transferrin geni, koroid endotelyal hücreleri (RF/6A), ve RF/6A besiyerleri, Amerikan Type Culture Collection (VA)'dan satI allEinlStlEl QIAGEN® plazmid Giga kiti, QIAGEN Inc. (CA) sirketinden satI allElnlgtlEl TALON® metal afinite reçinesi (Katalog # 635502), Clonetech Laboratories, Inc. (CA) sirketinden satI aIlEmlgtlEI Protein içerigini hesaplamak için kullanilân BCA® Protein Deney Kiti, Pierce Biotechnology, Inc. (IL) (Katalog hazlîljel olan 10% Ready Gel Tris-HCI® ve Fisher Scientific (PA) sirketinden elde edilen EZ Run® önceden boyanmlglprotein merdiveni, SDS PAGE jel elektroforez sßsia kullanilßîlgtß BCA ® protein deney kiti, Thermo Fisher Scientific (IL) sirketinden satI allEhiIStlE] P/azmid/erm Olusturu/masÜAsagIki cDNA'Iarüyani (a) Tumstatin; (b) Tumstatin-EGFP; (c) Transferrin-tumstatin (transferrin-tumstatin destekli gen ekspresyon yap-[Sematik olarak gösteren Sekil 4'e bak_ Transferrine sahip benzer bir yapü uzun vadeli tumstatin ekspresyonu için kullanlgllâlg; ve (d) Transferrin-tumstatin-EGFP'yi içeren dört farklEiyapIIJ inceleme için hazlEIhnmlgtlEl Primerlerin tamamlÇIbu deneyde kullan [iBiak üzere Integrated DNA Technologies Inc. (CA) sirketinden satI allErnStlEl Tumstatin cDNA, ileri primer (5'- CGATGGATCCGCAAC-CTGGACAACGAGAGGC'I'I'-3') (SEK KIM NO:17) ve ters primer (5'- CGATCTCGAGAGTGTCTI'I'I'C'ITCAT-GCACACC-3') (SEK KIM NO:18) kullanllârak PCR ile güçlendirilmis ve BamHJ ve XhoJ fragmanlîseklinde PSecTagZB vektörüne baglanmlgtlEI EGFP, Hind [I] ve BamHJ fragmanlîseklinde, sablon olarak pEGFP vektörü (Clonetech Laboratories, CA) kullanilârak ve Ileri primer (5'-ATCGATAAGC'ITI'GTGAGCAAGGGCGAGGAGC-3') (SEK KIM NO:19) ve ters primer (5'-ATCGATGGATCCCTI'GTACAGCTCGTCCATGC-3') (SEK KIM NO:20) kullanilârak PSecTagZB vektörünün içine klonlanmlgtlîl sindirilmesi vasltâslýla transferrin ile degis tokus edilmistir. Transferrin, klîlflbma bölgeleri olan Nhe1 ve Sfil bölgelerini ihtiva eden ileri primer (5'-AGTCGCTAGCATGAG-GCTCGCCGTG GGAGCCC-3') (SEK KIM NO:21) ve ters primerler (5'- AGTCGCGGCCGGCTGG GCCAGGTC- TACGGAAAGTGCAGGCT-3') (SEK KIM NO:22) kullanllârak güçlendirilmis ve dogrusallastlîllüilgl vektörün içine klonlanmlgtß Transferrin, Tumstatin ve pEGFP içeren PsecTagZB'nin içine dahil edilmistir. PSecTagZB'nin Igk gen klýnÇlbu islem slßsia çllZlarHBilStE AynEiIeri ve ters primerler, transferrin-tumstatin plazmidi yapmak amacMa yalnlîta Tumstatin içeren PsecTagZB'nin içine Transferrini dahil etmek için kullanilBilgtE Plazmidlerin tamamüEColi bakterilerinin dH50c türü kullanilârak büyütülmüs ve QIAGEN® plasmid Giga kit kullanilarak güçlendirilmistir. %1 agaroz jeli, TAE tamponunda hazEhnmEve cDNA yapllârIEihcelemek için kullanllB^ilgtIEI Resimler, GelDoc XR® görüntüleme sistemi (Bio- Rad Iaboratories, Inc.CA) kullanilârak çekilmistir.
Protein/'n üretilmesi i/e saßastmasÜYukarI bahsedildigi gibi plazmidleri olusturmak için kullanllân PSecTagZB vektörü, besiyerinde salgllânan proteinin safiastlülüîasl yardIicEl olabilen altEihistidin etiketine sahiptir. Plazmid, olusturulan füzyon proteinlerini eksprese etmek amacMa ARPE'de (Insan retinal pigment epitelyum) transfekte edilmistir. ARPE hücreleri, %80 hücre doluluk oranlZlalde edilene dek büyütülmüstür. ARPE hücrelerinin geçici transfeksiyonu, Lipofectamine® 2000 reaktifi kullanllârak gerçeklestirilmistir. TALON® metal afinite reçinesi, histidin ile etiketlenmis proteini saflastlElnak için kullanilB1lStlEl BCA® Protein Deney Kiti, ayrlgtlEllân protein içerini hesaplamak için kullanllüilgllîl Bir protein tahmin standart egrisi, Bovin serum Albumin (Sigma Aldrich, MO) kullanllârak yapllBilgtlEl ARPE hücrelerin/h es odak/Ün/kroskop/si: Tumstatin-EGFP plazmidi, hücrelerde EGFP geninin islevini görmek amaclýla ARPE hücrelerinde incelenmistir. ARPE hücreleri, %80 hücre doluluk oranEl elde edilene dek büyütülmüstür. ARPE hücrelerinin geçici transfeksiyonu, Lipofectamine® 2000 reaktifi kullanilârak gerçeklestirilmistir. DAPI (4',6-diamidin0-2-fenilindol, dihidroklorür) boyasÇlhücre çekirdegi için yapllüilgtß Tumstatin-EGFP plazmidiyle transfeksiyon yapllîhayan ve yalnlîta DAPI boyamaslîila sahip ARPE hücreleri, kontrol olarak kullanllhilgtlü Transferrin-tumstatin-EGFP ve tumstatin-EGFP'nin içsellestirilmesini incelemek için, protein koroid endotelyal hücreleri, transferrin-tumstatin EGFP ve tumstatin-EGFP proteinine 24 saat boyunca maruz blBikllBilgtlEl 24 saat sonra, hücreler soguk PBS (pH 7.4) ile ylKlanmlglve bunu takiben soguk asidik tampon (pH 5.0) ile ylKlanmlS ve %4 paraformaldehid kullanilârak sabitlenmis ve DAPI ile boyanmlgtlü Hücreler, Nikon C1 si® es odaklEmikroskop altIda gözlemlenmistir.
Transferr/'n-tumstat/n-EGFP füzzon grotem/n/n Qolar/'ze sa/gßânmasÜMDCK hücre hattIZl iyi anlasllân bir polarize sistem olmasIan dolaylZfüzyon proteini polarize salgllâma incelemesi için seçilmistir. MDCK hücreleri, membran proteinlerini apikal veya bazolateral yüzeye teslim eden yollara sahiptir.
MDCK hücreleri, Transwell filtrelerine yerlestirilmis ve Trans epitelyal elektriksel mukavemet (TEER), EVOM® mukavemet ölçer (World Percision Instruments, CA) kullanllârak ölçülmüstür. TEER degerinin 300 Q'nin üzerinde olmasEdurumunda, hücreler yukar- tarif edildigi gibi tumstatin-EGFP veya transferrin-tumstatin-EGFP plazmidiyle transfekte edilmistir. 24 saatlik transfeksiyon isleminden sonra, MDCK hücreleri sabitlenmis ve DAPI çekirdek boyaslIkuIlanllârak boyanmlStlB Besiyeri, ayrDayrlIhem bazolateral hem de apikal taraftan toplanmlglve füzyon proteinleri, BCA® protein deney kiti kullanllârak ölçülmüstür.
Hücre pro/iferasyonu deneyi.' Koroid endotelyal hücreler (RF/6A), tumstatin proteini ve transferin-tumstatin proteininin VEGF 165'in etkisi altlEUa hücrelerin proliferasyonu üzerindeki etkisini incelemek için kullanllBilîstlEl Bir MTI' deneyi, hücre proliferasyonunu degerlendirmek için kullanüîhlgtü Koroid endotelyal hücreler (RF/6A, geçit#9), takriben 20,000 hücre/kuyucuk besleme yogunlugunda 96 kuyucuklu plakaya yerlestirilmis ve 24 saat boyunca kuyucuga yaplglnaslîl saglanmlStlEl 24 saat sonra, hücreler 50 ng/ml'lik bir konsantrasyonda VEGF 165 solüsyonlarlsîla (R&D systems, MN) inkübe edilmistir. RF/6A hücrelerinin proliferasyonu, 50 ng/mL VEGF 165 kullanllârak indüklenmistir. 96 kuyucuktan 3 kuyucuk, kontrol olarak korunmus ve yalnlîta RF/6A hücrelerini ve 50 ng/mL VEGF 165 içermistir. Geri kalan kuyucuklar, çesitli konsantrasyonlarda bevacizumab, tumstatin veya transferrin-tumstatin içermistir.
Bu konsantrasyonlar, bevacizumab için kullanHBilgIE 1.5 - 500 nM. Besiyeri, dlSlarDamilmis ve 200 ul taze serum içermeyen besiyeri, 24 saatin sonunda her bir kuyucuga ilave edilmistir.
MTT reaktifi (Sigma Aldrich, M0), örn., 3-(4,5-dimetiItiyazol-2-il)-2,5-difenil tetrasodyum bromür), (pH her bir kuyucuga ilave edilmis ve 3 saat boyunca 37°C'de inkübe edilmistir. Besiyeri dlglarüamilmis ve olusan formazan kristalleri, 200 p.' DMSO içinde çözünmüstür. DMSO'nun ilave edilmesinden sonra, çözünen kristaller ve renk absorbansÇlbir mikro plaka okuyucusu kullanllârak 570 nm'de ölçülmüstür.
Sonraki deneyde, tumstatin veya transferrin-tumstatin, asagßlaki konsantrasyonlarda bevacizumab. yerine kullanllfhlgtE 7.8 ila 1000 nM. Yukari tarif edilenlerle aynÜ/öntemler takip edilmistir. Transferrin-tumstatin proteini, 1.5 ila 500 nM'lik konsantrasyonlarda kullanllüilStlEl(her bir konsantrasyon için n=3).
TÜQ o/usturma denezi: Matrigel®, gece boyunca 4°C'de eritilmistir. 48 kuyucuklu plaka, her bir kuyucugun taban. 75 pl'llk erimis matrigel® ürününün daglülîhasüvasltâslýla tüp olusturma deneyi için hazlElhnmlgtEl Plaka, matrige® ürününü polimerize etmek amaciyla 30 dakika boyunca 37°C'de tutulmustur. Koroid endotelyal hücreler, matrigel® içeren 48 kuyucuklu plakaya aktarHBilgtE Her bir kuyucuk, 6x103 hücre içermektedir. Üç kuyucuk, hiç tumstatin içermemis ve kontrol olarak tutulmustur. Ek 45 kuyucuk, proliferasyon deneyi için yukarlâb tarif edilen konsantrasyonlarda tumstatin proteinini ihtiva etmistir. Plaka, 18 saat boyunca 37°C'de tutulmustur. Tüp olusumu, lglKl mikroskobu kullanllârak analiz edilmistir. Transferrin- tumstatin ve bevacizumab protein deneylerini gerçeklestirmek için aynEl yöntemler kullanHBilgtlEl 0.15 ile kullanilüilgtE Hücre göçü denek/1' In vitro hücre göçü deneyleri, Matrigel Istila odasEGS-pm gözenek boyutu, Becton Dickinson, MA) kullanilârak gerçeklestirilmistir. 0.5 ml serum içermeyen besiyerindeki 5 x 105 hücrelik bir süspansiyon, Matrigel odaleb ilave edilmistir. Kuyucuklar, 1 mI'Iik 10 ng/ml VEGF solüsyonuyla doldurulmus. Odalar, %95 hava/%5 COZ inkübatörde 24 saat boyunca 37°C'de inkübe edilmistir. MembranI alt yüzeyindeki hücreler, Haematoksilin ve Eosin boyaslýla boyanmlgtlEI Istila eden hücreler, 40x büyütülmüs Nikon mikroskopunda fotograflanmlgl ve her bir konsantrasyon için üç membrandan olusan bes alanda sayllüilgtlîl Transferrin-tumstatin ve bevacizumab protein deneylerini gerçeklestirmek için aynüiöntemler kullanilîhlstlü 0.15 ile kullanllßilgtß MolekÜ/er Ker/est/rme.' “Accelery's discovery visualizer v2.5.1.9167" (Accelry's, Inc.CA), tumstatin ve transferrIn-tumstatinin ocVß3 integrin reseptörüne /n sil/'ko yerlestirilmesi için incelenmistir. Kollajenöz olmayan kollajen IV etki alani. (PDB #1L11) kristal yapEIÇI tumstatine iliskin bir homolog model gelistirmek için bir referans olarak kullanllfhlgtlü Iyon içermeyen insan serum transferrinin kristal yaplgEKPDB # 2HAV), transferrine iliskin bir homolog model gelistirmek için bir referans olarak kullanllîhlStE Proteinler hazlEllanmlg ve enerji asgarilestirme islemi gerçeklestirilmistir. Transferrin-tumstatin füzyon proteinleri, tumstatinin transferrin C terminaline bir peptid baglýla kaynastlülîhasü vasltâsMa olusturulmustur. oiV|33 integrin yerlestirme incelemeleriyle birlikte tumstatine iliskin bir tumstatin homoloji modeli, bir Iigand olarak kullanllîhlg ve ocVß3 integrinin (PDB # 1JV2) hücre dlglîl etki alani. kristal yap_ yerlestirilmistir. aVß3 integrin yerlestirme incelemeleriyle birlikte transferrin-tumstatine iliskin olarak, füzyon proteini, ocVß3 integrin reseptörüne (PDB # 1JV2) yerlestirilmistir.
Agogtoz denek/1' Apoptoz islemi, DeadEnd kalorimetrik TUNEL (TdT araCHIBJUTP çentik uçlu etiketleme) sistemi (Promega Corporation, WI) kullanilârak incelenmistir. Koroid endotelyal hücreler (1 x 105 hücre / kuyucuk), 12 kuyucuklu plakadaki Iamele yerlestirilmis ve 24 saat boyunca yaplgh'iaslîl saglanmlgtlEl 24 saat sonra, hücreler, farkIlZI konsantrasyonlarda bevacizumab (1, 10 ve ve transferrin-tumstatin (1, ve proteine maruz blßkllüilgtlîl Protein maruziyetinden 24 saat sonra, hücreler yllZlanmlSl %4 paraformaldehid ile sabitlenmis ve fosfat tamponunda (pH 7.4) %0.2 Trit0n® X- 100 solüsyonu kullanilârak geçirgenligi saglanmlgtlEl Hücreler, DeadEndTM kolorimetrik TUNEL deneyi sistemiyle birlikte saglanan standart protokol uyarlîita boyanmlgtlEI Hücreler, 40x büyütülmüs bir lgllgmikroskobu altIa incelenmistir.
Kahverengi Lazim Fare/er/hde CN l/ Indüks/yonu ve koro/d düz yuva/ar.' Eriskin erkek kahverengi lagIi fareleri ( sirketinden satI allErnlStlEl Sis-;anlara 40 ila 80 mg/ml ketamin ve 10-12 mg/kg ksilazin karisir-nl.. intraperitoneal yolla enjekte edilmesi vasltâsüla anestezi uygulanmlStlEl Lazer yanlKlarII indüksiyonu, asag-ki gibi gerçeklestirilmistir. Göz bebekleri, %1 tropikamid solüsyonunun topikal yolla uygulanmasEl/aslßislýla genisletilmistir. Göz dibi, göze bir lamel yerlestirildikten ve %25 hipromelloz solüsyonunun damlatlIB'iasIan sonra görsellestirilmistir.
Optik sinirle ortak merkezli olan sekiz lazer noktaslîdloo mm, , 532 nm diyot lazer (Oculight Glx; Iridex Inc., Mountain View, CA, ABD) ve yarllZl lamba (Zeiss yarIEl lamba 3OSL; Carl Zeiss Meditec Inc., Dublin, CA, ABD) kullanlßrak her bir farenin sag gözüne yerlestirilmistir. Sol göz, her bir hayvan için bir kontrol olarak kullanilßîlStIB Bruch membran kopmaslZl"baloncuk olusumu” son noktasEl/aslüslýla dogrulanmlStIEl Lazer uygulandllîtan sonra intraoküler (göz içi) kanama sergileyen fareler, incelemeden çlKlarilBwlgtlEl Lazer yanlElarII indüksiyonundan sonra 14 gün boyunca CNV IezyonlarlElI gelismesine izin verilmistir. 14 günün sonunda, slganlara asaglîlhki tedavilerin biri intravitreal yolla uygulanmlgtlîi (a) PBS pH 7.4, (b) bevacizumab, (c) tumstatin protein ve (cl) transferrin- tumstatin protein. Farelere 14 günlük tedavinin sonunda ötenazi uygulanmlSl ve gözler çlKlarllBilStlEl Koroid düz yuvaya iliskin olarak, farelere 80 mg/kg ketamin ve 10 mg/kg ksilazin karlglîihII intraperitoneal enjeksiyonu kullanllârak anestezi uygulanmlgtlEl Farelere, 10 mI'Iik %4 paraformaldehid ile yapüân infüzyonu takiben 10 ml PBS (pH 7.4) asllânmlgtlü Son olarak 4 mI'Iik 50 mg/ml flöresin izotiyosiyanat (FITC)-dekstran solüsyonu (2x106 Da) asllânmlStEI Daha sonra gözler yerinden çllZbrllüilglve düz yuvalar hazlElbnmlStlE Düz yuvalar, 488 ve 568 nm uyarIl dalga boylarEkullanllârak Nikon EZ-CI es odakllîilnikroskop ile görüntülenmistir. CNV alanlarlÇIImageJ yazlIllîiiülullanllârak elde edilmistir.
Sonuçlar tumstatin-EGFP, transferrin-tumstatin-EGFP ve transferrin-tumstatin plazmidinin %1 agaroz jel resmi çekilmistir (gösterilmemekte). 1Kb'lik DNA merdiveni, boyut isaretleyicisi olarak çallStlElImiStIE Tumstatin (28 kDa) ve transferrin-tumstatin-EGFP'nin ( SDS jel elektroforez resmi de çekilmistir (gösterilmemekte). AynEl zamanda PSecTagZB'ye yerlestirildikten sonra tumstatine iliskin baz çifti sekanslama sonucuna yönelik bir elektroferogram da allEInlSIlÜ Sekanslama islemi, kapiler elektroforez (Applied Biosystems, CA) kullanllârak gerçeklestirilmistir. Tumstatin-EGFP ekspresyonu, ARPE hücrelerince incelenmis ve görüntüler çekilmistir (gösterilmemekte). Tumstatin-EGFP proteinini eksprese eden ARPE hücrelerinin es odaklElmikroskopi resimleri (100X) de çekilmistir (gösterilmemekte). DAPI boyamasÇl hücre çekirdegini boyamak için gerçeklestirilmistir. Hiçbir tumstatin-EGFP transfeksiyonuna sahip ARPE hücreleri, herhangi bir arka plan floresansßm indirmek amaclýla kontrol olarak kullanllüilgtlEl Transferrin-tumstatin-EGFP proteininin içsellestirilmesi belirlenmistir. Yogun EGFP sinyali, transferrin-tumstatin-EGFP proteinine olan maruziyetten sonra RF/6A hücrelerinde gözlemlenmistir. Hücre yüzeyindeki herhangi bir proteinin asidik tampon ylElamaslZlile çllZlarllüiasEbeklenmistir. Bu, hücre membranIEblusturan lipid fosfolipidlerinin pKa'leUan dolayElolmustur. Fosfat gruplarII en düsük pKa degeri, ~2 olmakta ve bu da fosfat gruplarII yüklenmemis H3P04 durumunda oldugunu veya pH 2 degerinde tek negatif yüke (H2P04`) sahip oldugunu isaret etmektedir. ~2'den daha yüksek olan pH degerinde, iki negatif yüke (HP04'2) sahip olma olasiIIgiEiartmaktadlEi Dolayiîlýia EGFP sinyalinin yalnlîta içsellestirilmis proteinden dolayüolmasügerekmistîr. RF/6A hücrelerinin tumstatin-EGFP proteinine olan maruziyeti, gözlemlenebilir hiçbir içsellestirmeye yol açmamlSIlEl Transferr/h-tumstat/h-EGFP füzyon proteinin/n polarize sa/aßâ'masÜ MDCK hücreleri, transferrin-tumstatin-EGFP proteininin bazolateral salgllâmasIEihcelemek için kullanilüilgtE Bu deneyde çekilen resimler, transferrin-tumstatin-EGFP proteininin hücrelerin bazolateral tarafiEUa salgilândiglüigöstermistir. Bazolateral tarafI es odakllîiinikroskop aItIa incelenmesi durumunda hücre sirlîlgörünür olmamlStlEI Bu, Sigil mikroskopa geri yansnas olanak saglamayan ve aynllamanda hücrelere giden @ElyOIunu engelleyebilen transwell filtrelerinin gözenekli yap-I sonucu olabilmektedir. Bu, filtrenin bazolateral tarafIan gelen hücrelerin görünebilir eksikligine iliskin olasEIbir sebep olabilmektedir.
Hücrelerin bazolateral taraflEUan görünmemesine ragmen, DAPI boyamaslîlve salgilânan proteinden gelen EGFP sinyali, bazolateral tarafta açiEça gözlemlenebilmektedir. Hücreler, filtrenin apikal tarafII es odaklü mikroskop altIa incelenmesi durumunda açilîça gözlemlenebilmektedir. Protein salgilâmasÇihücreIerin bazolateral yüzeyinde gözlemlenmistir.
Bu tür bir olusum, en az iki yolla açiEJanabilmektedir. Protein, hücre yüzeyindeki reseptörlere baglanabilmekte veya protein nltreye (bazolateral olarak salgiiânan protein) gömülebilmektedir.
Bazolateral ve apikal besiyerinde salgüânan proteinin miktarII ölçümü, transferrin-tumstatin- EGFP proteininin salgüâyElgiolagIIogrulamlStlEi Apikal ve bazolateral besiyerinden toplanan transferrin-tumstatin-EGFP proteini saflastlElIIhlStE Apikal ve bazolateral besiyerindeki protein içerigi belirlenmistir. Apikal besiyeri %23.17 ve bazolateral taraf %76.83 oranlEtla transferrin-tumstatin-EGFP proteini ihtiva etmistir. Her iki besiyerinde salg ilânan toplam proteinin %100 oldugu kabul edilmistir.
Tumstatin-EGFP proteini (kontrol), polarize MDCK hücresi incelemesinin tamamlanmasiihan sonra toplanan apikal ve bazolateral besiyerinden saflastlEliIBilgtlB Apikal besiyeri %68.84 ve bazolateral taraf ise %31.16 oranIa tumstatin-EGFP proteini ihtiva etmistir. Bu veriler, transferrin-tumstatin füzyon proteinine sahip olunmas- füzyon proteininin bazolateral salgllâmas- çarplED bir sekilde arttlüibildigini göstermektedir. Transferrin yoklugunda, tumstatin, füzyon proteininde transferrin mevcudiyetinde apikal olarak salgilânan %23.17 oran. kEiasla daha fazla pikal tarafta (%68.84) salgilânmlgtß Hücre proliferasyonu deneyi.' VEGF 165 vasitâslýla indüklenen hücre proliferasyonu, tumstatin ve transferrin-tumstatin proteininin mevcudiyeti vaslßislýla inhibe edilmistir. Sekil 1, tumstatin, transferrin-tumstatin ve bevacizumab proteinlerinin etkisi altIaki hücre proliferasyonunu göstermektedir. MTI' deneyi, VEGF (50 ng/ml) ile stimüle edilen koroid endotelyal hücre proliferasyonu üzerinde tumstatin (o), transferrin-tumstatin (A) ve bevacizumab. (i) anti- proliferatif aktivitesini degerlendirmek için kullanilBilStE MTT reaktifiyle yapllân tedaviden sonraki absorbans, UV-Vis spektrofotometre kullanllârak ölçülmüstür. Veriler, n = 3'e iliskin olarak ± S.D. seklinde ifade edilmistir. Gratigin gösterdigi gibi, transferrin-tumstatin proteini, tek bas. tumstatine klýbsla hücre proliferasyonunun indirgenmesinde oldukça etkili olmustur. Transferrin-tumstatin proteininin ICSÜ degerinin 5.97 nM oldugu kesfedilmistir. Bu deger, tek baslEla tumstatin proteinine iliskin 185.7 nM olmustur. Ayn Eamanda Bevacizumab, hücre proliferasyonunun inhibisyonuna yönelik test edilmis ve etkililiginin IC50 7.78 nM oldugu kesfedilmistir.
Transferrin-tumstatin proteini, Bevacizumaba klýlasla hücre proliferasyonunun inhibe edilmesinde daha verimli olmustur. Transferrin-tumstatin, aynElzamanda bevacizumaba klýhsla proteinin ICso'si Üzerinde daha büyük say. hücreyi inhibe edebilmistir. 15.6 nM'lik bir konsantrasyonda, transferrin-tumstatin inhibisyonu neredeyse %84 olurken bevacizumab inhibisyonu ~%63 olmustur.
TÜQ olusturma denek/2' Tüp olusumunun temsili resimleri (gösterilmemekte), farklEltumstatin, transferrin-tumstatin ve bevacizumab konsantrasyonlarlEUa çekilmistir. Tüp olusumunun tumstatin ve transferrin-tumstatin protein konsantrasyonundaki artSla azaldl'gilîgörülmüstür.
Hem tumstatin hem de transferrin-tumstatin proteini, tüp olusumunu inhibe edebilirken bevacizumab etkisi alt-a dikkat edilebilir hiçbir tüp olusumu inhibisyonu gözlemlenmemistir.
Transferrin-tumstatin füzyon proteini kullanllârak gerçeklestirilen tüp olusum deneyinde tüplerin olusumunun hemen hemen tamamen önlenmesi, 125 nM'lik konsantrasyonda gözlemlenmistir. Sekil 2, test edilen üç proteinin tamam- çift klîl'IilEyerlestirme grafigini göstermektedir. Tüp olusumu, 18 saat sonra degerlendirilmistir. Veriler, n = 3'e iliskin olarak ortalama ± S.D. olarak ifade edilmektedir. kimyasal olarak çekici maddeye dogru göç etme egiliminde olmaktadlü Resimler, tumstatin ve transferrin-tumstatin proteininin etkisi altEUa istilacEI hücrelerin say-aki azalmayEl göstermistir. Matrigel istila odaslîiinembran-tila eden hücrelerin say-aki çarplEÜzalma, tumstatin proteininin konsantrasyonu besiyerinde artarken gözlemlenmistir. AynlZlzamanda tumstatin ve transferrin-tumstatin etkisi altIa membranElstila eden hücrelerin resimleri (gösterilmemekte) de çekilmistir. VEGF (10 ng/ml), kimyasal olarak çekici madde olarak kullanllüilgl ve tumstatin veya transferrin-tumstatin proteini yoklugunda membran. önemli ölçüde istila edildigi gösterilmistir. Ancak, Membran istilasII indüklenmesindeki VEGF etkisi, VEGF'nin mevcut olmas. ragmen iki proteinin herhangi birinin mevcudiyetinde indirgenmistir. Bu, tumstatin ve transferrin-tumstatin proteininin hücre göçünün indirgenmesindeki etkililigini ve VEGF gibi uyarlEIErI mevcudiyetinde bile olan istilayEisaret etmektedir.
Istila, yalnlîta tumstatin proteinine klýlasla transferrIn-tumstatin proteini vasltBislýla önemli ölçüde azaltllüilgtlü Transferrin-tumstatin proteininin etkisi, 15 ile konsantrasyonlarda tumstatinden çok farklüblmustur. Ancak, 250 ile 500 nM'lik daha yüksek konsantrasyonlarda fark çok belirgin ölçüde olmamlSIB Bu, istila etme egiliminin doymus hale geldigini (hücreler daha fazla istilaclIbImamakta ve VEGF'ye dogru çekilmekte) ve ek Istila, daha yüksek konsantrasyonlarda etkilenmemistir. Bu etki, hücre proliferasyonunda gözlemlenenden farklEl olmus ve tüp olusumu, iki protein kullanllârak incelenmistir.
Bevacizumab, transferrin-tumstatine iliskin 12.14 nM'ye klîbsla daha düsük olan 8.0 nM'lik IC50 degeri sergilemis ve hücre istilaslîiUa VEGF'nin önemli rolünü isaret etmistir.
Moleküler yerlestirme.' Moleküler modeller, orVß3 integrin reseptörüne yerlestirilen tumstatin ve transferrin-tumstatine iliskin in sil/'ko olarak yapilihlStIEl Iki farkIIZl/erlestirilen proteinlere iliskin enerji degerleri, transferrin-tumstatinin yerlestirilmesinin (-130.43 kcaI/mol'lük etkilesim enerjisi), tek bas. tumstatinin yerlestirilmesinden (-113.28 kcal/mol'lük etkilesim enerjisi) enerjik olarak daha uygun oldugunu isaret etmistir.
Agagtoz deneyi.' Tumstatin, transferrin-tumstatin ve bevacizumab etkisi altIaki apoptozu sergileyen hücrelerin temsili resimleri (gösterilmemekte) çekilmistir. Tumstatin ve transferrin- tumstatin proteini, test edilen üç konsantrasyonun tamamIa (slßsüla 100, 250 ve 500 nM ve 1, 10 ve koroid endotelyal hücrelerde apoptozu indüklemistir. Bevacizumab (1, ve vasüslýla hiçbir belirgin apoptoz indüklenmemis ve kontrol PBS ile gözlemlenene benzer olmustur.
Kahverenq/ Laâß Fareler/'nde CN l/[hdL'I/(si'i/onu ve koro/d düz yuva/ar: Transferrin-tumstatinin bevacizumab ve tumstatine (Sekil 3) klýlasla lazer ile indüklenmis CNV lezyon alanIda daha etkili oldugu kesfedilmistir. CNV lezyon boyutu, koroid düz yuvalardaki 14 günlük tedavinin sonunda ölçülmüstür. CNV lezyon boyutunun bir kantitatif klýbslamasü Sekil 3'te gösterilmektedir (* tumstatin tedavisine klýlasla p<0.05'i isaret etmektedir. t bevacizumaba klýiasla p<0.05'i isaret etmektedir. Veriler, her bir gruptaki n = 42-48 Iezyona iliskin olarak ortalama ± S.D. seklinde ifade edilmektedir). Transferrin-tumstatin ile tedavi edilmis fareler, bevacizumab ve tumstatin ile tedavi edilmis farelere klýlasla önemli ölçüde daha düsük lezyon boyutuna sahip olmustur.
Tartlgtna Mevcut bulusun bazEyönleri, tumstatine baglanan transferrini içeren bir rekombinant protein saglamaktadlEl Mevcut bulusun rekombinant proteinleri (özellikle transferrin-tumstatin rekombinant (örnegin füzyon) proteini), OtVß3 integrine arttlElIB1lglbaglanmaya sahip olmakta ve tek bas. tumstatine klýhsla süslîla 21, 25 ve 31 kat daha yüksek aktiviteyle tüp olusumunu, endotelyal hücre proliferasyonunu ve göçü inhibe etmistir. Ilaveten, transferrin- tumstatinin bevacizumaba külasla koroid endotelyal hücre proliferasyonunun ve tüp olusumunun inhibe edilmesinde daha etkili oldugu gösterilmistir. Dahasütransferrin-tumstatin rekombinant proteini, tek bas. transferrine klîbsla CNV'nin in Viva olarak inhibe edilmesine yönelik üstün bir verimlilik sergilemistir. Mevcut bulusun diger yönleri, mevcut bulusta tanIilandlglljgibi tumstatine baglEliransferrin içeren bir rekombinant proteini (diger bir ifadeyle transferrin-tumstatin füzyon proteini) üretme kabiliyetine sahip bir plazmid ekspresyon sistemi saglamaktadlEl Bazülapllândlülnalarda, mevcut bulusun plazmid ekspresyon sistemi, proteinin tercihen birbirine karlgian hücre mono tabakalarII bazolateral taraf. dogru salgüânmas. olanak saglamaktadEl Deneyler, transferrin-tumstatin rekombinant proteininin slßslýla tumstatin (IC50 ve bevacizumaba (IC50 klsîlasla 31 kat ve 1,3 kat daha büyük potansiyele sahip endotelyal hücre proliferasyonunu (ICso inhibe etmistir. Herhangi bir kurama bagIEl kallErnaksElEl, transferrIn-tumstatinin tumstatine klýlasla 31 kat daha büyük etkililigi ve bevacizumaba klýlasla 1.3 kat daha iyi aktivitesinin iki olasElnekanizmanI sonucu olduguna inanHIJ'iaktadEl Ilk olarak, transferrinin tumstatinin ocVß3 Integrin reseptörüne baglanma etkililigini gelistirdigine inanllüiaktadE In 517170 modelleme kullanilârak, mevcut bulus sahipleri, transferrinin (xVß3 integrinle olan baglanma etkilesimlerine sahip oldugunu belirlemistir. AynEl zamanda in SIVI/(0 modellemesi, füzyon proteininin tek bas. tumstatine klîlasla daha iyi etkilesim protein transferrin-tumstatinin gelismis aktivitesinin ikinci olaslîmekanizmas- füzyon proteininin içsellestirilmesi olduguna inanilBiaktadlEl Transferrin-tumstatinin koroid endotelyal hücreler vaslîâslüa Içsellestirildigi gözlemlenmistir. Bu içsellestirme, tumstatin için belirin olmamßtlü Transferrin-tumstatinin aynElzamanda yalnüa içsellestirmeden sonra aktif hale getirilen bir yolak vaslliisüla hareket etmesi mümkündür. Endostatin ve anjiyostatin gibi diger endojenöz antianjiyojenik proteinlerinin fibronektin ve vitronektin gibi RGD ihtiva eden proteinlerle birlikte kompleksler olusturdugu gösterilmistir. Kompleks olusumu, bu anjiyojenik proteinlerin aktivitesi için esansiyel olmakta ve bu proteinlerin fibronektin veya vitronektinden yoksun olan farelerde aktif olmad[gEkesfediImistir. Fibronektin, önemli miktarda (rv3.Oug/105 hücre/gün) endotelyal hücrelerde salgllânmakta ve içsellestirildikten sonra, hücrenin sitoplazmaslüda fibronektin gibi RGD ihtiva eden proteinlerin birikmesi, apoptozu indüklemistir. DolaylEEIa, transferrIn-tumstatin füzyonunun fibronektin gibi RGD içeren proteinlerin sitoplazmik içerigini arttlEinasÜ/e böylelikle hücrelerin apoptozuna sebep olmasülnümkündür. Bu olasiIJEl tumstatin için belirgin olmamakta, çünkü tumstatin, deneylerde herhangi bir içsellestirme belirtisi sergilememistir. Tumstatin için, ocVß3 integrine baglanmas-basllîa eylem mekanizmasliölduguna inan llüiaktadlîl Yeniden, herhangi bir kurama baglEl kaIlEmakslîlEl, transferrin-tumstatin rekombinant proteininin tek baslEla tumstatinle benzer sekilde protein sentezini inhibe etmek ve apoptozu indüklemek suretiyle hücre proliferasyonunu inhibe ettigine inanUE1aktadlEl Mevcut bulus sahipleri, tek bas. tumstatine klýlasla rekombinant transferrin-tumstatin proteinine iliskin daha büyük anti-apoptotik aktivite gözlemlemistir. Bevacizumab, koroid endotelyal hücrelerde herhangi bir gözlemlenebilir aktivite uygulamamlgIEl Apoptotik aktivite eksikligi, daha önceden korneal endotelyal hücreler, retinal ganglion hücreleri ve retina-RPE-koroid kültürlerde bevacizumaba yönelik rapor edilmistir.
Deneyler, transferrin-tumstatin rekombinant proteininin tek baslEla tumstatine klîlasla koroid endotelyal hücrelerde tüp olusumunu 25 kat daha fazla inhibe ettigini göstermistir.
Transferrin-tumstatin rekombinant proteininin içsellestirilmesinin diger aktif hale getirilmis endotelyal hücrelere daha güçlü bir sekilde baglanabilen ve tüp olusumunu önleyebilen fibronektin ve transferrin-tumstatin kompleksine yol açtglüa inanllü1aktadlü Bevacizumab, koroid endotelyal hücrelerde tüp olusumunun fark edilebilir herhangi bir sekilde inhibe edildigini sergilememistir. Genellikle, tüp olusumunun bazal membranda mevcut olan kollajen bilesenler, endotelyal hücrelerin kararllDglEIZIyaplgnaleEh/e göçünü tesvik etme egiliminde olmaktadE AynEzamanda VEGF gibi büyüme faktörleri, bazal membran matrisinde mevcut olmaktadlEl Ancak, VEGF, tüp olusumunun hücre dlgünatrisindeki VEGF'yi nötr hale getirmek suretiyle hareket ettigi bilinen bevacizumab. mevcudiyetinde bile yüksek verimlilikte meydana gelmesinden dolaylitiüp olusumunda önemli bir rol oynar gibi görünmemektedir.
Anjiyojenez süsia, bazal membran. bozulmaslTiL'lan sonra, endotelyal hücrelerin, geçici bazal membran benzeri matrise göçtügüne inanüßiaktadlEl VEGF'nin endotelyal hücrelerin göçünde önemli bir rol oynadlgllîbilinmekte ve mevcut bulus sahipleri, Boyden odaslZhücre göçü deneyi kullanilârak bu islemi incelemistir. Bu deneyin amaçlarlEllEl biri, ilaveten kan damarlarlIlolusturan endotelyal hücreler vasltâsls-Lla bazal membranI istilaslIlüzerinde VEGF'nin etkisinin degerlendirilmesi. 10 ng/ml VEGF'nin etkisi altIaki hücre göçü, tek bas- tumstatinin kullanilE1asI klýbsla rekombinant protein transferrin-tumstatinin kullanllüiaslîl durumunda çarplEElbir sekilde daha düsük olmustur. Tumstatinin odaksal adezyon kinaz (FAK) fosforlanmas-inhibe ettigi gösterilmistir. FAK aktivasyonunun olmamasElhücre göçünün inhibisyonuna yol açmaktadlEl Rekombinant protein transferrin-tumstatinin daha büyük bir ölçüde olmas. ragmen benzer etkiler uygulad[g]Ela inanlanaktadlEl Transferrinin tumstatine kaynastlEIIB1as- diger ana avantajÇlfüzyon proteininin ayrlElalElZlEI bazolateral salgllâmaslm Rekombinant protein transferrin-tumstatinin yaklasllîl %75'i, tek bas. tumstatinin yalnlîta ~%35'ine külasla hücrenin bazolateral taraf. dogru salgllânmlgtlîl Bu, rekombinant protein transferrin-tumstatine intravitreal ilaç teslimatIDtakiben çogalan koroid endotelyal hücrelerini hedef alma kabiliyetini saglamaktadlîl Terapötik maddelerin intravitreal teslimatIan sonra, RPE hücreleri, bu hücrelerin silZIZbirlesme yeri yap-an dolaylZlterapötik maddelerin daha fazla hareket etmemesi için bir bariyer olarak hareket etmektedir. Transferrin-tumstatin, bazolateral olarak salgllâma yapan yaplglîlsayesinde tumstatin veya bevacizumab üzerinde avantajlElolmaktadlB Intravitreal yolla uygulanan transferrin-tumstatin, tumstatini koroid endotelyal hücrelere dogru ve hastalllZl bölgesinin yak.. yerlestirmektedir.
In l//VO incelemeler, transferrin-tumstatinin koroid neovaskülarizasyonun inhibe edilmesindeki üstün verimliligini isaret etmistir. Transferrin-tumstatinle tedavi edilen BN fare gözlerindeki lezyon boyutu, bevacizumab veya tumstatin ile tedavi edilen farelere klýlasla çarplîlîlhir sekilde daha düsük olmustur.
Bu sonuçlar, diger hususlar. yan-a (a) transferrin-tumstatinin bevacizumabdan daha iyi hücre proliferasyonu inhibitörü olmasÇl(b) transferrin-tumstatinin bevacizumabda mevcut olmayan bir sekilde koroid endotelyal hücrelerde hücre apoptozunu indüklemesi, (c) transferrin-tumstatinin tüp olusumunu inhibe ederken bevacizumab. tüp olusumunun inhibe edilmesinde etkisiz olmasElsayesinde transferrin-tumstatinin bevacizumabdan daha iyi bir terapötik madde oldugunu isaret etmektedir. Tek bas. tumstatine klýlasla, transferrin- tumstatin, neovaskülarizasyonu degerlendirmek için kullanilan in vitro deneylerin tamamIa 2 kat potansiyel uygulamaktadlEl Daha çarplEJEIanEise, transferrin-tumstatinin bevacizumab ve tumstatine klýlasla lazerle indüklenmis CNV'nin indirgenmesinde in V/VO olarak daha etkili olmasIE TFTprote/n/h/'n Üretim/ ve saßastmasÜPlazmidleri olusturmak için kullanliân PSecTagZB vektörü, besiyerinde salgllânan proteinin saflastlEllEnalela yardlchlan altEhistidin etiketine sahiptir. ARPE hücreleri (geçit # 24), %80 hücre doluluk orani gelene kadar 12 kuyucuklu plakada büyütülmüstür. Güçlendirilmis Tf-T (transferrin-tumstatin) plasmid (PSecTagZB vektöründe klonlanmlg, DMEM/F12 besiyerinde seyreltilmis ve Iipofektamin reaktifiyle karlStlEllBrlStlE Plazmid ve Iipofektamin kompleksi, hücreleri ve besiyerlerini ihtiva eden her bir kuyucuga ilave edilmistir. Hücreler, 24 saat boyunca %5 COZ inkübatöründe 37°C'de inkübe edilmistir. 24 saatin sonunda, besiyeri toplanmlglve safiastlElanlgtlE TALON® metal afinite reçinesi, füzyon proteinini saflastlünak için kullanHBilSllEl Hücrelerden toplanan besiyeri, reçine ile karlgtlEEhE ve hafif karlgtlBlârak oda lelaklgIa 20 dakika boyunca inkübe edilmistir.
Reçineye baglanmiglprotein, pH 7.0 degerinde 50 mM sodyum fosfat, 300 mM sodyum klorür ve 150 mM imidazol sulu solüsyonu kullanilârak ayrlStElIh Etli] Daha sonra, imidazol, imidazol olmaks- daha küçük bir tampona karsthliyaliz uygulanmasE(2000 MWCO diyaliz torbasEI kullanilârak) vasißslýla protein solüsyonundan çilZhrilüilStlEl BCA® Protein Deney Kiti, protein içerigini tahmin etmek için kullanilBilStiEl Üç ayrlîibarti, tarif edildigi gibi saflastlEllEiEve SDS jel elektroforez (PAGE), floresans spektroskopi ve dairesel dikroizm kullanilarak çogalabilirlik bakIilTitlan degerlendirilmistir.
Jel elektroforezi için, 5 ug protein, 4x yükleme boyaslgla karlgtlüli'ilgl ve 5 dakika boyunca kaynatllBilstlB Numuneler, % yerlestirilmistir. Uzak UV spektral bölgedeki (190-250 nm) dairesel dikroizm (CD), Tf-T ve tumstatin ikincil yap-Dncelemek için kullanllüîlStlE CD spektrumlarÇlAVIV modeli 62 DS spektropolarimetrede (AVIV Biomedical, Inc., NJ) elde edilmistir. Protein solüsyonu, 1 mm yolak uzunluklu kuvars hücresine aktarlli1lg ve termostatik hücre tutucusuna yerlestirilmistir.
Veriler, 2 nrn bant genisligi kullanllârak 0.25 nm'lik arallKlarda toplanmlStlEl 100 nM'Iik tumstatin ve Tf-T solüsyonu, 5 mM fosfat tamponunda (pH 7.4) hazlEllanmlStlEl Floresans spektroskopi islemi, proteinin 280 nm'de uyarüBiasÜ/asßslîla gerçeklestirilmistir. Emisyon spektrumu, 300-400 nm dalga boylarIan toplanmlStE Deney, Spectramax M5 mikro plaka okuyucusunda (Molecular Devices, LLC) gerçeklestirilmistir.
Tumstat/'n ve Tf-7' grote/'ni'nin karakten'zaszonu.' Tf-T'nin karakterizasyonu, SDS jel elektroforezi (PAGE), boyut dlglama kromatografisi (SEC), dairesel dikroizim ve dinamik [ilk] saçllllîfilîlkullanllârak gerçeklestirilmistir. Jel elektroforezi için, 5 pg protein, 4x yükleme boyaslýla karlgtlEllîhISlve 5 dakika boyunca kaynatllEilStlEl Numuneler, %4 ila %20 gradyan SDS- PAGE jeline (Bio-Rad, Hercules, CA) yerlestirilmistir. SEC, Agilent SEÇ-3 kolonu (I.D. 7.8 mm ve uzunluk 300 mm) kullanüârak gerçeklestirilmistir. Enjekte edilen numunelere iliskin aklghlîlîl 2 ml/dakika olmustur. Enjekte edilen numune hacmi, 25 pl olmustur. SEC için kullanllân mobil faz, fosfat tampon salin (PBS) pH 7.4 olmustur.
Uzak UV spektral bölgedeki CD, Tf-T ve tumstatin ikincil yap-[ihcelemek için kullanllîhlgtlü CD spektrumlarÇlAVIV modeli 62 DS spektropolarimetrede (AVIV Biomedical, Inc., NJ) elde edilmistir. Protein solüsyonu, 1 mm yolak uzunluklu kuvars hücresine aktarlliilgve termostatik hücre tutucusuna yerlestirilmistir. Veriler, 2 nm bant genisligi kullanilârak 0.25 nm'lik aralllZIarda toplanmlgtlE Malvern Nanosizer, 1 mg/ml tumstatin ve Tf-T solüsyonunun partikül boyutunu degerlendirmek için kullanllBHStlEl Tumstat/'n ve Tf-T füzyon proteinin/77 sa/aßânmaSÜProtein salgllâma incelemesi için, RPE hücre monokatmanÇlTf-T'nin salgllâma desenini degerlendirmek için seçilmistir. Ilk olarak hücreler, elektriksel mukavemet, sllZElbirlesme yeri olusumu ve nükleer boyama deseni bakIiIan karakterize edilmistir. RPE hücreleri, Transwell filtrelerine yerlestirilmis ve transepitelyal elektriksel mukavemet (TEER), EVOM® mukavemet ölçer (World Precision birlesme yeri olusumu da ZO-1 boyamasEiIe dogrulanmlstEl TEER >200 Q.cm2 degerine sahip hücrelere sahip filtreler, %10 formalinin (0.5 ml apikal tarafta ve 1.5 ml bazolateral tarafta) ilave edilmesi vaslüslýla oda letikIlglEda 30 dakika boyunca sabitlenmistir. Hücreler, ilaveten oda lethlglEUa 1 saat boyunca %5 keçi serumu (0.5 ml apikal tarafta) içeren %01 triton X 100 ilave edilerek daha geçirgen hale getirilmistir. 1: 100 dilüsyonlar halinde seyreltilmis Birincil ZOl antikoru (0.5 apikal tarafta), hücrelere ilave edilmis ve oda slîakllglEUa 1 saat boyunca inkübe edilmistir. 1: 100 dilüsyonlar halinde seyreltilmis ikincil FITC ile etiketlenmis antikor (0.5 apikal tarafta), hücrelere ilave edilmis ve oda lebkIIgIIa 1 saat boyunca inkübe edilmistir. Hücreler, çekirdekleri boyamak amacMa 5 dakika boyunca 3 pg/ml DAPI (4',6- diamidino-Z-fenilindol) ile inkübe edilmistir. Filtreler, keskin bir blgakla kesilmis ve Iamele aktariiBiEve SuperMount yerlestirme besiyeri (BioGenex, CA) ilave edilerek sabitlenmis ve es odaklünikroskop altia görüntülenmistir.
Salgllâma desenini degerlendirmek için, hücreler, apikal tarafta 200 ;19 tumstatin veya Tf-T proteini ile inkübe edilmistir. 24 saatlik transfeksiyondan sonra, besiyeri, ayrEIayrDhem bazolateral hem de apikal taraftan toplanmlgl ve TALON metal afinite reçinesi kullanilarak saflastlîilîhlgtlîl Tumstatin ve Tf-T proteinleri, BCA® protein deney kiti kullaniiârak ölçülmüstür.
Tf-T Qrotemm/n karar/MHf-T proteini, (a) pH 4.0 ve 8.0 tamponlarIa, (b) pH 7.0'da tris(hidroksimetil)amin0metan (TRIS) ve fosfat sitrat tamponda, ve (c) pH 7.0'de 10 mM ile 250 mM araIIgIIaki iyonik güçlü sodyum kiorürde kararilüglüb iliskin olarak degerlendirilmistir. Protein solüsyonlarü48 saat boyunca yukarlah bahsedilen kosullara maruz büklßig ve dairesel dikroizim ve floresans spektroskopisi kullanilarak kararliülîl degerlendirilmistir. SDS PAGE, pH kararliIigilEiEldegerlendirmek için dairesel dikroizm ve floresans spekstroskopisine ek olarak kullanHIhlStlB CN V /7e indük/enmis Kahverengi Lag"El Fareler/nde erken zaman nokta/EtkW/k ga/@a/arlg Eriskin erkek kahverengi IagIi fareleri (150-1809), Harlan Sprague Dawley Inc. (Indianapolis, karisimi. intraperitoneal yolla enjekte edilmesi vasitzisüla anestezi uygulanmlStE Lazer yanlKlarII indüksiyonu, Örnek 1'de tarif edildigi gibi gerçeklestirilmistir. Lazer yanilZJariEIiEl indüksiyonundan sonra 7 gün boyunca CNV IezyonlarII gelismesine izin verilmistir. 7 günün sonunda slghnlara intravitreal yolla asagliibki tedavilerin biri uygulanmigtlîi (a) PBS pH 7.4, (b) bevacizumab veya (c) Tf-T proteini. Tedaviden önceki ve sonraki CNV lezyonlarII gelisimi, fiöresin anjiyografi kullanilârak izlenmistir. Floresin anjiyografiye iliskin olarak farelere anestezi uygulanmlgl göz bebekleri %1 tropikamid solüsyonunun topikal yolla uygulanmaslîl vasliîisüla genisletilmis ve 200 pl %1 sodyum fiöresin, kuyruk damarlarlZi/asißsiýia farelere uygulanmlSIlEI Lezyonlardan olan s-Ühemen Genesis Df göz dibi kameraslîiKowa Optimed Sonuçlar TFTQrote/n/'n/n Üretimi ve saûastmasßl' ek bant 100 Kda Tf-T proteini, hazIEIlanan ve test edilen üç Tf-T partisinde elde edilmistir. Tarif edilen yöntem vaslßslýla üretilen Tf-T, benzer floresansa ve dairesel dikroizm spektrumlar- sahip olmustur.
Tumstatin ve TFTprote/'n/'nin karakteri'zasyonu.' SDS PAGE'de 100 kDa ve 28 kDa'daki tek bant ve SEC'teki tek zirve alanlZITf-T ve tumstatin safllglElEgöstermistir. Tf-T'ye iliskin partikül boyutu, ise 0.414 olmustur. Tumstatin partikül boyutu 3.9 nm ve PDI ise 0.359 olmustur. Tf-T dairesel dikroizm spektrumlar- CD taramaslÇlTf-T'nin çogunlukla ß yapraklarlüla sahip oldugunu ve (NO/060) oi-sarmallarII mevcudiyetiyle (~%32) birlikte döndügünü isaret etmistir. AynlZlzamanda Tumstatinin yapEZIda ß yapraklar!] baklEJllEUan zengin olmakta ve dönmektedir (~%50). Ancak, tumstatin, daha az ci- sarmallar. sahip olmakta (~%16) ve daha rastgele sarmal yaplýh sahip olmaktadE (~%40). Dolaylglîla, dairesel dikroizm spektrumlarÇIher iki protein için farkllîcblmaktadlîl Tf-T füzyon protein/77177 sa/aßnmasÜRPE hücreleri, 4 hafta boyunca Transwell filtresinde büyütüldügünde leElbirlesme yerleri olusturmustur. SlEÜbirIesme yeri olusumu, aynlîamanda ZO-1 proteininin boyanmasDvasHBislîLla da dogrulanmlgtlü RPE hücreleri, ZO-1 için açlK] boyama deseni sergilemis ve monokatman içindeki RPE hücrelerinin tekdüze çokgensel seklinin hatlarIIZI belirlemistir. Proteinlerin apikal maruziyetini takiben, RPE hücreleri, bazolateral tarafa 126.8 tig/ml Tf-T proteini salgüâmlgtü Bunun aksine, bazolateral tarafa dogru yalnlîta 12.3 ug/ml tumstatin salgüânmlgtlü 7'f-7' grote/h/'n/'n karar/@Tf-T'nin pH 7.0'da en kararIEbldugu kesfedilmistir. SDS PAGE, kontrol Tf-T'ye klýlasla pH 4-6'da bant yogunlugunun azaldlgIEgöstermis ve bu da proteinin bozulmasIIZIisaret etmistir. Ilaveten, floresans ve dairesel dikroizm, pH 7.0 dlglîida pH degerlerinin tamamIa sinyalde bir azalmaylîlsaret etmistir. Proteinin pH 7.0'da en kararli] oldugunun kesfedilmesi sayesinde, ilave kararIlIJIZJ incelemeleri (iyonik güç ve tampon), pH 7.0'da gerçeklestirilmistir.
Fosfat sitrat ve TRIS tamponda 10 mM ila 250 mM NaCI'ye maruz kalmlgTf-T'nin floresanslîl'e dairesel dikroizm spektrumlarlîblde edilmistir. Tf-T, fosfat sitrat tamponunun mevcudiyetinde hiçbir iyonik güç degisim etkisi sergilememistir. Tf-T sinyali, NaCl 250 nM ve TRIS tamponunun mevcudiyetinde indirgenmistir. Dolaylglýla, fosfat sitrat tamponu, protein için daha uygundur.
CNl/ ile /hdL'ik/enmis Kah vere/?af Lagß) Fareler/'nde erken zaman nokta/EtkIYI//k ca/Zgna/arl.? Tedavinin daha erken bir zaman noktasIa (CNV indüksiyonundan 7 gün sonra) baslatUBiasEl durumunda, Tf-T ile tedavi edilen fareler, bevacizumab ile tedavi edilmis farelere klýasla daha küçük lezyon boyutuna sahip olmustur. Bu, Tf-T'nin koroid neovaskülarizasyona iliskin bir önleyici tedavi olarak etkili oldugunu isaret etmektedir.
SEKANS LISTESI <110> Kompella, Uday B Scheinman, Robert I Tyagi, Puneet olan bir kurum olan Kolorado Üniversitesi Mütevelli Heyeti <120> TRANSFERRIN-TÜMSTATIN FÜZYON PROTEINI VE BU PROTEININ ÜRETILMESINE VE KULLANILMASINA YÖNELIK YÖNTEMLER <130> CU-006910PC <160> 22 <170> Patentln versiyon 3.5 <210> 1 <211> 9 <212> PRT <213> Yapay Sekans <220> <223> Transferrin fragmenti <400> Met Arg Leu Ala Val Gly Ala Leu Leu <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Transferrin Fragmenti Met Arg Leu Ala Val Gly Ala Leu Leu Val Cys <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Transferrin Fragmenti Leu Leu Val Cys Ala Val Leu Gly Leu Cys Leu <210> 4 <2ll> 13 <212> PRT <213> Yapay Sekans <220> <223> Transferrin Fragmenti <400> 4 Gly Ala Leu Leu Val Cys Ala Val Leu Gly Leu Cys Leu <210> 5 <2ll> 13 <212> PRT <2l3> Yapay Sekans <220> <223> Transferrin Fragmenti <400> 5 Leu Leu Val Cys Ala Val Leu Gly Leu Cys Leu Ala Val <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Gly Ala Leu Leu Val Cys Ala Val Leu Gly Leu Cys Leu Ala Val <210> <2ll> <212> <2l3> <220> <223> <400> Met Arg Leu Ala Val Gly Ala Leu Leu Val Cys Leu Leu Val Cys Ala Yapay Sekans Transferrin Fragmenti Yapay Sekans Transferrin Fragmenti Val Leu Gly Leu Cys Leu Ala Val <210> 8 <2ll> 16 <212> PRT <213> Yapay Sekans <220> <223> Transferrin Fragmenti <400> 8 Gly Phe Gln Asn Leu Asn Ile Gly Cys Leu Lys Glu Lys Ala Val Ala <210> 9 <2ll> 27 <212> PRT <2l3> Yapay Sekans <220> <223> Transferrin Bölümü <400> 9 Leu Leu Cys Thr Arg Asp Glu Ile Leu Thr Glu Lys Leu Glu Trp Cys 1 5 10 15 <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Transferrin Bölümü Pro Arg Lys Pro Leu Glu Lys Ala Val <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Tumstatin Bölümü <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Peptit <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Peptit Phe Cys Asn Val Asn His Val Cys Asn Phe Ala Thr Met Pro Phe Leu Phe Cys Asn Val Asn Asp Val Cys Asn Phe Arg Ser Arg Asn Asp Tyr Ser Tyr Trp Leu <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Peptit <210> <211> <212> Phe Cys Asn Val Asn Asp Val Cys Asn Phe Ala <213> <220> <223> <400> Cys Asn Tyr Tyr Ser Asn Ser Tyr Ser Phe Trp Leu Arg Ser Leu Asn Yapay Sekans Yapay Peptit <210> (211› <212> <213> <220> <223> <400> Cys Asn Tyr Tyr Ser Asn Ser Tyr Ser Phe Trp Leu Ala Ser Arg Asn Yapay Sekans Yapay Peptit <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Oligonükleotit <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Oligonükleotit <210> <211> <212> <213> Yapay Sekans <220> <223> <400> Yapay Oligonükleotit <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Oligonükleotit <210> <211> <212> <213> <220> <223> <400> Yapay Sekans Yapay Oligonükleotit <210> <2ll> <212> <213> <220> <223> <400>

Claims (12)

    ISTEMLER
  1. . Tumstatine baglEliransferrin içeren bir rekombinant protein.
  2. Transferrin ve tumstatinin dogrudan birbirine baglandlglîistem 1'e göre rekombinant protein.
  3. . Transferrin ve tumstatinin bir baglayEEl/asltâsüla birbirine es degerli bir sekilde baglandlgllîl istem 1'e göre rekombinant protein.
  4. . Istem 1'e göre tumstatine baglEtransferrini içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asit sekansIEiçeren bir plazmid.
  5. . Rekombinant proteini kodlayan nükleik asit sekansII faal olarak ekspresyon kontrol sekans. baglandlglliilstem 4'e göre plazmid.
  6. . Istem 1'e göre tumstatine bagllîtransferrini içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asit sekanlelIiçeren bir rekombinant nükleik asit molekülü.
  7. . Nükleik asit sekansII faal olarak ekspresyon kontrol sekans. baglandlglüstem 6'ya göre rekombinant nükleik asit molekülü.
  8. . Istem 6'ya göre tumstatinle baglEllransferrini içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asit sekansIEiçeren rekombinant nükleik asit molekülüyle transfekte olan ve bu molekülü eksprese eden bir rekombinant konakçEEiücresi.
  9. . Istem 1'e göre tumstatinle bagIEltransferrini içeren bir rekombinant proteinin üretilmesine yönelik bir yöntem olup, söz konusu yöntem, asaglki adilarüçermektedir: rekombinant konakçEhücrenin Istem 6'ya göre tumstatine baglEtransferrin içeren bir rekombinant proteini kodlayan bir nükleik asidi içeren rekombinant nükleik asit molekülüyle transfekte edilmesi; transfekte edilmis konakçEhücrenin, tumstatine baglEtransferrin içeren rekombinant protein üretmek Için yeterli olan kosullar altIa kültürlenmesi; ve rekombinant proteinin büyük ölçüde saflastlülîhlgrekombinant protein seklinde geri kazanllE'iasIZl
  10. 10. Rekombinant proteinin istem Z'ye göre dogrudan tumstatine baglanan transferrini içerdigi istem 9'a göre yöntem.
  11. 11.K0roid neovaskülarizasyonla (CNV) iliskilendirilmis bir klinik durumun tedavisinde kullanilâcak istem 1'e göre tumstatine baglanan transferrini içeren bir rekombinant protein.
  12. 12.CNV ile iliskilendirilmis klinik durumun, psödoksantoma elastikum, anjiyoid çizgileri, histoplazmoz, punktat iç koroidopati ve yas yasa baglünakula dejenerasyonunu içerdigi istem 11'de tanIiIandEggibi kullanIi için istem 1'e göre rekombinant protein.
TR2018/02686T 2011-08-17 2012-08-15 Transferrin-tumstatin füzyon proteini ve bu proteinin üretilmesine ve kullanılmasına yönelik yöntemler. TR201802686T4 (tr)

Applications Claiming Priority (1)

Application Number Priority Date Filing Date Title
US201161524508P 2011-08-17 2011-08-17

Publications (1)

Publication Number Publication Date
TR201802686T4 true TR201802686T4 (tr) 2018-03-21

Family

ID=47715692

Family Applications (1)

Application Number Title Priority Date Filing Date
TR2018/02686T TR201802686T4 (tr) 2011-08-17 2012-08-15 Transferrin-tumstatin füzyon proteini ve bu proteinin üretilmesine ve kullanılmasına yönelik yöntemler.

Country Status (15)

Country Link
US (1) US9290562B2 (tr)
EP (1) EP2744831B1 (tr)
JP (1) JP6073888B2 (tr)
CN (2) CN103998470A (tr)
AU (1) AU2012296588B2 (tr)
BR (1) BR112014008680A2 (tr)
CA (1) CA2849015C (tr)
DK (1) DK2744831T3 (tr)
ES (1) ES2659161T3 (tr)
NO (1) NO2820418T3 (tr)
PL (1) PL2744831T3 (tr)
PT (1) PT2744831T (tr)
SI (1) SI2744831T1 (tr)
TR (1) TR201802686T4 (tr)
WO (1) WO2013025846A2 (tr)

Families Citing this family (5)

* Cited by examiner, † Cited by third party
Publication number Priority date Publication date Assignee Title
JP2016520053A (ja) * 2013-05-06 2016-07-11 中国▲薬▼科大学China Pharmaceutical University 腫瘍微小環境における血管再生の抑制及び適応免疫応答の活性化を有する二機能の融合タンパク質及びその遺伝子並びに使用
JP2016522249A (ja) * 2013-06-20 2016-07-28 ノバルティス アーゲー 脈絡膜血管新生の治療におけるvegfアンタゴニストの使用
US11058750B2 (en) 2015-12-03 2021-07-13 Mor Research Applications Ltd. Compositions and methods for treatment of ocular diseases
KR101818151B1 (ko) 2016-03-25 2018-01-16 한국과학기술원 트렌스페린을 포함하는 허혈성망막병증 예방 및 치료용 조성물
CN109053899B (zh) * 2017-12-22 2021-11-16 湖南远泰生物技术有限公司 一种含人转铁蛋白抗原表位序列的嵌合体抗原受体

Family Cites Families (18)

* Cited by examiner, † Cited by third party
Publication number Priority date Publication date Assignee Title
US5672683A (en) 1989-09-07 1997-09-30 Alkermes, Inc. Transferrin neuropharmaceutical agent fusion protein
US20050192242A1 (en) 1995-10-11 2005-09-01 Neal Zane C. Therapeutic fusion protein transgenes
KR100682666B1 (ko) * 1998-06-17 2007-02-15 베쓰 이스라엘 디코니스 메디칼 센터 인크 항혈관형성 단백질 및 이들을 사용하는 방법
AU3075801A (en) 1999-12-23 2001-07-03 Human Genome Sciences, Inc. Transferrin polynucleotides, polypeptides, and antibodies
AU2002323501C1 (en) 2001-08-30 2010-04-29 Biorexis Technology, Inc Modified transferrin fusion proteins
US8129504B2 (en) * 2001-08-30 2012-03-06 Biorexis Technology, Inc. Oral delivery of modified transferrin fusion proteins
DK1463751T3 (da) 2001-12-21 2013-08-26 Human Genome Sciences Inc Albuminfusionsproteiner.
WO2003066085A1 (en) * 2002-02-07 2003-08-14 Delta Biotechnology Limited Albumin-fused anti-angiogenesis peptides
WO2005034877A2 (en) 2003-10-10 2005-04-21 University Of Southern California G-csf transferrin fusion proteins
EP1722762A2 (en) * 2004-03-02 2006-11-22 Massachusetts Institute of Technology Nanocell drug delivery system
CA2583399A1 (en) * 2004-10-14 2006-04-27 Sopherion Therapeutics, Inc. Anti-angiogenic peptides and methods of use thereof
WO2006049983A2 (en) 2004-10-27 2006-05-11 Biorexis Pharmaceutical Corporation Peptide yy modified transferrin fusion proteins
US20070025957A1 (en) * 2005-04-29 2007-02-01 Rosenblum Michael G Vascular targeting of ocular neovascularization
AU2007211846B2 (en) 2006-02-03 2013-05-23 The University Of Sydney A method of modulating cellular activity and agents for use therein
CN101070349B (zh) * 2007-05-22 2010-10-13 山西康宝生物制品股份有限公司 具有选择性杀伤肿瘤新生血管内皮细胞作用的融合蛋白与应用
CN101092452A (zh) * 2007-05-23 2007-12-26 哈尔滨医科大学 肿瘤抑素抗血管生成小分子多肽、融合蛋白及两者制备方法
WO2009086132A2 (en) * 2007-12-20 2009-07-09 University Of Southern California Design of spacers to increase the expression of recombinant fusion proteins
AU2012222833B2 (en) 2011-03-03 2017-03-16 Zymeworks Inc. Multivalent heteromultimer scaffold design and constructs

Also Published As

Publication number Publication date
AU2012296588A1 (en) 2014-04-03
EP2744831B1 (en) 2017-12-06
WO2013025846A3 (en) 2013-05-02
CN110105453A (zh) 2019-08-09
CA2849015C (en) 2017-08-08
WO2013025846A2 (en) 2013-02-21
US9290562B2 (en) 2016-03-22
NO2820418T3 (tr) 2018-05-05
JP6073888B2 (ja) 2017-02-01
AU2012296588B2 (en) 2017-07-27
JP2014526890A (ja) 2014-10-09
EP2744831A2 (en) 2014-06-25
EP2744831A4 (en) 2015-03-11
DK2744831T3 (en) 2018-03-05
ES2659161T3 (es) 2018-03-14
PT2744831T (pt) 2018-03-05
PL2744831T3 (pl) 2018-05-30
SI2744831T1 (en) 2018-04-30
CN103998470A (zh) 2014-08-20
US20140179612A1 (en) 2014-06-26
CA2849015A1 (en) 2013-02-21
BR112014008680A2 (pt) 2017-06-13

Similar Documents

Publication Publication Date Title
JP6272853B2 (ja) 細胞透過性ペプチド、それを含んだコンジュゲート、及びそれを含んだ組成物
CN103781798B (zh) 内皮糖蛋白多肽及其用途
Wang et al. A thermo-responsive protein treatment for dry eyes
CN107207577B (zh) 用于治疗和预防炎症的组合物和方法
Sidman et al. The peptidomimetic Vasotide targets two retinal VEGF receptors and reduces pathological angiogenesis in murine and nonhuman primate models of retinal disease
US9969774B2 (en) Cell penetrating peptide and method for delivering biologically active substance using same
KR101258279B1 (ko) 세포 투과능을 개선한 개량형 신규 거대 분자 전달 도메인 개발 및 이의 이용방법
CN102369220A (zh) 用于不渗透化合物策略的靶向激活的细胞/组织转位肽及其应用
TR201802686T4 (tr) Transferrin-tumstatin füzyon proteini ve bu proteinin üretilmesine ve kullanılmasına yönelik yöntemler.
KR20230074076A (ko) 개질된 미토콘드리아 및 이의 용도
ES2621337T3 (es) Desarrollo de nuevo dominio de transducción macromolecular con mejor permeabilidad celular y método de uso del mismo
JP2020122025A (ja) 血液脳関門を通過して輸送するための組成物及び方法
JP2019196364A (ja) 線維性疾患を処置するためのエンドグリンポリペプチド
Ueyama et al. Semaphorin 3A lytic hybrid peptide binding to neuropilin-1 as a novel anti-cancer agent in pancreatic cancer
Yue et al. Oocyte-specific H2A variant H2af1o is required for cell synchrony before midblastula transition in early zebrafish embryos
JP2024056702A (ja) 遺伝子操作した成長因子変異体
JP2003518929A (ja) 基底側部選別シグナル、およびその阻害物質
Talreja et al. G-quartet oligonucleotide mediated delivery of functional X-linked inhibitor of apoptosis protein into retinal cells following intravitreal injection
US20230128981A1 (en) Cd24-loaded vesicles for treatment of cytokine storm and other conditions
Kumar-Singh et al. Platform for Rapid Delivery of Biologics and Drugs to Ocular Cells and Tissues Following Combat Associated Trauma
CN117510642A (zh) 一种全基因编码的双靶向嵌合体及其应用
Cirillo Short cationic peptides for gene delivery into cancer cells
WO2015110701A1 (en) Therapeutic use of vegfr-3 ligands