TR202020739A2 - Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu - Google Patents

Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu Download PDF

Info

Publication number
TR202020739A2
TR202020739A2 TR2020/20739A TR202020739A TR202020739A2 TR 202020739 A2 TR202020739 A2 TR 202020739A2 TR 2020/20739 A TR2020/20739 A TR 2020/20739A TR 202020739 A TR202020739 A TR 202020739A TR 202020739 A2 TR202020739 A2 TR 202020739A2
Authority
TR
Turkey
Prior art keywords
solution
formulas
protein
feature
solution according
Prior art date
Application number
TR2020/20739A
Other languages
English (en)
Inventor
Bakir Tülay
Mert Behi̇ç
Erdoğdu Ferruh
Teki̇n Azi̇z
Original Assignee
Bakir Tibbi Ueruenler Sanayi Ve Ticaret Ltd Sirketi
Priority date (The priority date is an assumption and is not a legal conclusion. Google has not performed a legal analysis and makes no representation as to the accuracy of the date listed.)
Filing date
Publication date
Application filed by Bakir Tibbi Ueruenler Sanayi Ve Ticaret Ltd Sirketi filed Critical Bakir Tibbi Ueruenler Sanayi Ve Ticaret Ltd Sirketi
Priority to TR2020/20739A priority Critical patent/TR202020739A2/tr
Publication of TR202020739A2 publication Critical patent/TR202020739A2/tr

Links

Landscapes

  • Coloring Foods And Improving Nutritive Qualities (AREA)
  • Pharmaceuticals Containing Other Organic And Inorganic Compounds (AREA)

Abstract

Buluş, beslenme desteğine ihtiyaç duyan hastanın enerji ve besin ögelerine olan ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak amacıyla üretilmiştir. Buluşa konu olan enteral beslenme solüsyonu; 1 kalori/1.0 ml olan polimerik bir formüldür. Formülde, süt proteinleri, bitkisel proteinler, sıvı yağ ve mısır maltodextrini enerji kaynağı olarak bulunmaktadır. Formülde, laktoz minimal miktardadır, lif bulunmamaktadır. Aroma sağlayacak madde, beslenme solüsyonu, tüp aracılığı ile verileceği için konulmamıştır, glutensiz diyetle uyumludur. Bu buluşa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kanola yağı kullanılmıştır.

Description

TARIFNAME Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu Bulus, '7 yas ve üzeri insanlarda kullanima uygun, normal yutma ve/veya yeme özellikleri yeterli olmayan hastalarda, günlük enerji ve besin elemanlarini yeterli düzeyde içeren beslenme ürünü ile ilgilidir.
Teknigin bilinen durumu Tibbi enteral beslenme ürünleri, protein veya proteinler, karbonhidrat veya karbonhidratlar, yag veya yaglar, mineraller, eser elementler, vitaminler ve su miktarlari net olarak hesaplanmis, uygun ambalaja konulan, uygun kosullarda saklanan, çogunlukla mide veya ince barsaga yerlestirilen kataterler araciligi ile veya genelde 2 ayi asmayan bir süre yeterli ise burundan mide veya ince barsaga iletilen sonda araciligi ile verilen, daha az olarak yutma fonksiyonu kismen devam ediyorsa, daha küçük volümde agiz yolu ile alinan solüsyon özelliginde gidalardir.
Kullanilan beslenme ürünleri konusunda içerdikleri bilesim, miktar, hasta grubu, yas, mevcut hastaligi, kullanim süreleri ile ilgili çok sayida bilimsel çalisma yapilmis ve yapilmaya devam etmektedir.
Normal yutma ve/veya yeme özellikleri yeterli olmayan hastalarda, hastanin yasi, Vücut/kitle indeksi ve beslenme gereksinimi dikkate alinarak günde SDÜ-2.000 nil arasinda bazen biraz daha fazla volümde besin verilmesi gerekmektedir. Yeterli volümde alindigi zaman, ek olarak protein, karbonhidrat, yag, mineral, eser element ve su almasina gerek yoktur.
Beslenme ürünü çok seyrek olarak agiz yolu ile alinir, hemen hepsinde, burundan mideye indirilen sonda araciligi ile (kisa süren beslenme desteginde, birkaç gün, en fazla 2 ay), çogunlukla mide veya ince barsaga endoskopi yardimi ile yerlestirilen kataterler araciligi ile ulastirilir.
Bu beslenme, bir hastaligin seyri döneminde uygulanip, klinik düzelme saglaninca sonlanabilir, büyük çogunlugunda yasamini bu beslenme ile tamamen sürdürmesi gerekmektedir.
Yetiskinlerde enteral beslenmeyi gerektiren çesitli saglik problemleri bulunmaktadir. Kronik hastaliklar, agir yaralanmalar, agir infeksiyonlar, organ yetmezlikleri seyrinde, istahsizlik, besinlerin yeterince sindirilememesi, kaslarda atrofi, karaciger, böbrek, kalp ve bagisiklik sisteminde bozulma, infeksiyon riskinde artma, yara iyilesmesinde gecikme ve kansizlik sik gelismektedir. Bu hastalarda, besin gereksinimi artarak, hizla beslenme yetersizligi ve buna bagli olarak da klinik sonuçlari yani malnutrisyon gelismektedir. Hastada, istahsizlik, kas kaybi ve cilt alti yag dokusunda azalma belirlenir. Vücutta, protein, yag, glukojen, mineral ve vitaminler azalir. Vücut kitle indeksinin, 18.5 kg/m2 altinda olmasi malnutrisyonla uyumludur. Malnutrisyon, hastanin morbidite ve mortalitesini olumsuz etkileyen, cerrahi veya travma sonrasi infeksiyon riskini arttiran, iyilesmeyi geciktiren, organ fonksiyonlarini bozulmasina yol açan, hastaneye sik basvurmasini veya yatisini gerektiren, hastanede yatis süresini uzatan, tedavi giderlerini çok yükselten, ölüm riskini arttiran önemli bir risk faktörüdür. Beslenme destegi saglanmadan, malnutrisyon düzeltilemez ve genel durumu gittikçe bozulan hasta kaybedilir. Beslenme destegi, spesifik hastaligin düzeltilmesine de önemli destek saglayan bir tedavidir.
Malnutrisyonun tedavisi için beslenme destegi; ilgili klinik ve beslenme uzmanlari tarafindan, hasta ve hastaligi, klinik ve laboratuvar bulgulari, hastane veya evde bakimi temel alinarak, kalori, içerik, tedavi süresi ve uygulama tipi belirlenerek hizla baslanir.
Hastanin beslenmesinde en uygun çözüm, kendi sindirim yolunu (agiz-yutak, mide ve ince barsak) kullanmaktir. Hastanin bilinci kapali olabilir, solunum destegi aliyor olabilir, yutma fonksiyonu bozulmus veya besinleri almasina Iiziksel gücü yetmeyebilir. Bu durumda besinin, hastanin mide veya barsagina bir tüple ulastirilmasi çözüm saglar. Sindirim kanali ile beslenme ”Enteral beslenme” olarak adlandirilmaktadir.
Enteral beslenmenin temel amaci, malnutrisyonu önlemek veya tedavi etmektir. Enteral beslenmede; besinler sivi sekilde, steril olarak, burun yolu ile veya karin cildinden içeri girilerek mideye ya da ince barsaga yerlestirilen özel üretilmis ince bir tüp araciligi ile ulastirilmaktadir (nasogastric/enteral or percutaneous (gastric or jejunall). Bu beslenme, uygun hastalarda, agiz yolu ile de uygulanmaktadir.
Enteral beslenme, sindirim sistemi fizyolojik olarak yeterli oldugunda, güvenli etkin ve genellikle iyi uyum saglanan bir beslenme seklidir ve sik kullanilmaktadir.
Büyük ameliyatlar, agir yaralanmalar ve yogun bakima alinan hastalarda, 24 saat içinde tüple beslenme desteginin baslanmasi, ölüm oranini ve cerrahi komplikasyonlarin azalmasini saglamaktadir. Enteral beslenme, damar yolu ile verilen beslenme destegine göre daha güvenli, daha etkili ve daha ekonomiktir.
Hastanin beslenmesinin planlanmasi için metabolik analizlerin yapilmasi gereklidir.
Hastanin besin eksikligi kapatilirken, tüm besin maddelerinin yayinlanmis kilavuzlar dikkate alinarak tamamlanmasi gerekmektedir. Enteral beslenme ile ilgili klinik, laboratuvar ve popülasyon çalismalari için Avrupa”da ESPEN (European Society for Clinical Nutrition and Metabolism), Amerika Birlesik Devletleri“nde ASPEN ve Asyaada PENSA (the Parenteral and Enteral Nutrition Society of Asia) gibi kurumlar, kongre, sempozyum, bilimsel çalismalarin yayinlanmasi, desteklenmesi ve kurslar gibi çesitli faaliyetleri yürütmektedir. ESPEN, ASPEN ve diger ülke topluluklari tarafindan örgütlenmis bu kuruluslarin çalismalari ve toplantilari, ilgili klinisyenler, beslenme uzmanlari ve bu ürünleri üreten firmalar tarafindan dikkatle izlenmektedir. Avrupa Birligiinin yasa regülasyon özel tibbi amaçli besin olarak tanimlamistir. Avrupa Birligi, ESPENsle koordine olarak, gerekli gördügünde, bu konuda direktiflerini yayinlamaktadir.
Yetiskinlerde enteral beslenme gerektiren/gerekebilen baslica nedenler; kritik düzeyde hasta olma; bilinç kaybi: kafa travmasi, serebrovasküler hastaliklar, beyin tümörleri ve ameliyatlari, solunum cihazina bagli olma, nörolojik yutma bozukluklari; serebrovasküler nedenler, multiple skleroz, motor nöron hastaligi, Parkinson hastaligi, psikolojik problemler; agir depresyon, anoreksia nervosa, demans, bas-boyun ve üst sindirim sistemi Obstruksiyonu; bas-boyun tümörleri, ameliyatlari ve radyoterapi, oro-faringeal bölgede ve özofagusta darlik ve tümörler, postoperatif dönemde oral alimin azalmasi; gastrointestinal cerrahi, gastrointestinal tümör ameliyatlari, yaniklar, sepsis, HIV/AIDS, onkoloiik hastalar; yetersiz beslenme, kilo kaybi, ameliyatlar, radyoterapi veya radyo-kemoterapi, agir akut akciger ve plevra hastaliklari, kronik obstruktif akciger hastaligi, agir karaciger hastaligi, kronik böbrek yetmezligi ve hemodializ, kronik kalp yetmezligi, Organ nakilleri öncesi ve sonrasi, agir pankreatitler ve fistül gelismesi, kronik pankreatit, kistik fibrozis, Gastrointestinal fonksiyon bozukluklari veya malabsorbsiyon; iltihabi barsak hastaliklari (Crohn hastaligi, ülseratif kolit), motilite bozukluklari, kisa barsak sendromu, diyare ve malabsorbsiyona neden olan diger hastaliklar olarak siralanabilir.
Enteral beslenme solüsyonlarinda besin elemanlari; proteinler, yaglar, karbonhidratlar, mineral, vitamin ve mikrobesinlerden olusmaktadir.
Enteral beslenme solüsyonlarinda proteinler intakt protein, kismen sindirilmis protein veya serbest amino asit olarak bulunmaktadir. Proteinin seçiminde, hastalik, malnutrisyon ve protein absorbsiyonu dikkate alinmalidir. En sik kullanilan protein kaynaklari; kazeinatlar, Whey proteini ve izole soya proteinidir. Polimerik formüller intakt protein içerirler.
Oligomerik formüllerde, hidrolize kazein veya Whey proteini kullanilmaktadir. Monomerik veya elementer formüller, serbest amino asit içerirler. Forrnüllerde protein orani, kalorinin sistemi uyaran formüllerde, protein orani yüksektir. Enteral nutrisyon formülünün seçiminde, protein içeriginin de degerlendirilmesi önemlidir. Üründeki yüksek protein, hastanin gereksinmesini karsilayacak özellikte olmayabilir. Proteinin elde edildigi besin kaynagi açisindan, bitkisel proteinlerin biyolojik etkinligi, süt ve yumurta proteinlerine oranla daha düsüktür. Hayvansal kaynakli proteinlerin, protein etkinlik orani, biyolojik degeri, net protein kullanimi, protein sindirimi ve amino asit skoru, bitkisel proteinlere kiyasla daha yüksektir. Formüldeki proteinlerin aminoasit içerigi; esansiyel ve esansiyel olmayan aminoasit bilesimi yine dalli Zincirli amino asit (BCCA) miktari, bazi formüller için daha fazla önemlidir. Formüllerde, proteinler; tam protein, konsantre protein, izole veya hidrolize protein ve serbest amino asit formunda bulunmaktadir. Küçük moleküllü hidrolize proteinlerin, ozmolariteyi arttirdigi dikkate alinmalidir. Protein seçiminde; biyolojik degeri, üretim teknigi ve maliyet dikkate alinmaktadir. Tam sütten elde edilen ürünlerde; kazein, fakat kalitesinin düzeltilmesi için kazein veya Whey gibi hayvansal proteinlerle birlikte kullanilmaktadir. Formül seçiminde, içerigindeki proteinlerin, sindirimi, emilimi ve organizmada tüketimi dikkate alinmalidir. Whey konsantre proteinde, kolesterol ve Iaktoz daha yüksektir, izole formlarinda yok denebilecek miktardadir. Whey proteinleri, tüm esansiyel ve esansiyel olmayan amino asitleri içerir ve dalli Zincirli amino asitlerden de zengindir (valin, lösin ve izolösin). Içerdigi sülfür içeren amino asitlerin (Sistein ve metiyonin), antioksidan ve immune fonksiyonlari arttirma özelligi vardir. Whey proteinleri yemek sonrasi, kaslarda protein birikimini uyarrnaktadir. Soya proteininin, amino asit profili, hayvansal kaynakli proteinlere benzemektedir. Arginin ve lizin içerigi iyidir, metyonin içerigi ise nispeten düsüktür. Soya proteinleri ile ishal, kabizlik, kusma veya regurjitasyon gibi gastrointestinal komplikasyonlar daha az ortaya çikar. Izole soya proteinierinde, fiti'k asit veya tripsin inhibitörleri olmasi durumunda, demir, kalsiyum ve çinko emilimi azalmaktadir.
Enteral nutrisyon ürünlerine, bitkisel yaglar hem kalori hem de esansiyel yag asidi saglamak amaciyla gereken miktarda eklenmektedir. Enteral beslenme solüsyonlarinda, toplam enerjinin %30-50isi yaglardan saglanmaktadir. Akciger hastaliklarinda kullanilan bazi spesifik formüllerde, kalorinin %50'den fazlasi yaglardan elde edilmektedir. Lipidlerin ana enerji kaynagi olarak kullanildigi diger formüller, insulin direnci ve glukoz intoleransi durumunda veya sivi kisitlanmasinda kullanilan ürünlerdir. Enteral forrnüllerin büyük kisminda, yaglar trigliserit (uzun, orta ve kisa zincirli) ve fosfolipid özelligindedir.
Trigliseridler; doymus yag asitleri (SFA), tekli doymamis yag asitleri (MUFA) ve çoklu doymamis yag asitleri (PUFA) yapisindadir. Enteral formüllerde kullanilan yaglar; dogal bitki yaglari: soya, ay çiçegi, misir, üzüm ve kanola, balik yagi: n-3 yag asitleri, hindistan cevizi: orta Zincirli (6-12 karbonlu) yag asidi (MCTYdir. Balik, n-3 yag asitlerinin elde edilmesi için kullanilmaktadir. Bazi formüllerde, zeytinyagi da kullanilmaktadir. Bitkisel yaglarin çogunlugu, uzun zincirli yag asidi içerir. Esansiyel yag gereksinimini de karsilarlar.
Izotonik olduklarindan, hiperosmotik ishale neden olma potansiyelleri düsüktür. Ürünün tadini arttirirlar. Polimerik enteral formüllerde, en siklikla, l2”den daha fazla karbon atomu olan uzun zincirli trigliseridler kullanilmaktadir. Uzun Zincirli yag asitleri (PUFA)“nin temel özelligi, iki veya daha fazla çift bag içermeieridir, bu nedenle polyunsaturated olarak tanimlanirlar. Uzun Zincirli çoklu doymamis yag asitleri (PUFA), iki genis gruba ayrilir; 0t- linolenik asit (oo-3 yag asitlerinin prekursoru) ve y linolenik yag asidi (co-6 yag asitlerinin prekursoru). Orta zincirli yag asidi (MCT), içeren yaglarin absorbsiyonu ve hidrolizi daha hizlidir. MCT, esansiyel yag içermez, mide bosalmasini geciktirir.
Enteral beslenme solüsyonlarinda, karbonhidratlar enerji kaynagi olarak kullanilmaktadir.
Enteral beslenme solüsyonlarinda, karbonhidrattan saglanan kalori, fonnülün kullanim amacina uygun olarak, %30-90 arasinda degismektedir. Enteral beslenme ürünlerinin çogunlugunda, laktoz intoleransinin genel toplumda yüksek siklikta olmasi nedeniyle, laktoz hiç yok veya eser miktardadir. Karbonhidratlar, suda eriyen, sindirilebilir ve düsük osmolaliteli olmalidir. Enteral beslenme solüsyonlarinda kullanilacak karbonhidratin, eriyebilir, sindirilebilir ve düsük ozmolalitede olmasi gerekmektedir. Gluten enteropatisi dikkate alinmasi gerektiginden genellikle misirdan elde edilen karbonhidratlar kullanilmaktadir. Karbonhidrat kaynagi olarak; maltodekstrinler, com syrup solidler, hidrolize misir nisastasi ve diger glukoz polimerleri kullanilmaktadir. Basit seker olan sukrOZ ve glukoz, oral destek formüllerinde tat için kullanilmaktadir fakat ozmolariteyi arttirmaktadir. Bazi özel enteral formüllerde, çesitli lifler ve fruktoz da kullanilmaktadir.
Maltodekstrin, bitkisel nisastalarin enzimatik veya asitle kismi hidrolizi ile elde edilir.
SaIlastirildiktan sonra kurutulur. Maltodekstrin kolay sindirilir, barsaklardan emilmesi hizlidir. Maltodekstrin, enteral beslenme solüsyonlarinda sik kullanilan bir polisakkarrittir.
Maltodekstrin, (10,4) glikozidik baglarla bagli olan, D-glukoz ünitelerinden OIUSmaktadir.
Tipik olarak 3-19 adet glukoz ünitesi içeren bir zincirdir. Maltodekstrinler dekstroz ekivalani-Esdegeri (DE) ile siniflandirilir ve bu deger 3-20 arasindadir. DE degeri yüksek olan maltodekstrinlerin, glukoz Zincirleri daha kisadir, daha tatlidir ve daha çok çözünmektedir. Düsük DE°li maltodekstrinlerde, glukoz molekülleri daha uzun Zincirli, daha az tatli ve daha çözünürdür. Ozmolaritesi, glukozdan 5 kat daha azdir. DE degeri düsük olanlar daha VISkOZdur. Maltodekstrine intolerans nadirdir. Dekstroz ekivalani yüksek formlari, ishale neden olabilir.
Enteral formüllerde mikrobesinler; mineraller, eser elementler ve vitaminler, günlük gereksinimi 1-4 litrede karsilayacak miktarda eklenmektedir. Mikrobesinler, insan beslenmesinde, çesitli metabolik islevlerin düzenlenmesi yönünden çok önemlidir.
Mikrobesinlerin yeterli alinmasinin toplum sagligi yönünden de önemi büyüktür.
Mikrobesinlerin yetersiz veya asiri alinmasinin yol açtigi problemlerin önlenmesi için uluslararasi ve ulusal beslenme rehberleri hazirlanmistir. Bu rehberlerde, diyetle günlük alinmasi için referans degerler ve muhtemel yan etki/toksik etkilerin önlenmesi için tolere edilebilen üst sinirlar belirlenmistir. Hastalarda, istahsizlik, kusma, bilincin bozulmasi ile yetersiz alim veya besinlerin emiliminde bozulma veya hastalik nedeniyle besin maddelerine gereksinimin artmasi sonucunda, mikrobesin eksikligi ortaya çikmaktadir. Milcrobesin eksikliginin düzeltilmesi için enteral beslenme destegi de gerekmektedir. Avrupa Birligi solüsyonun günlük 1500-2000 kalori alinmasi durumunda, bu formüllerdeki mikrobesinlerin yeterli miktarlarini belirlemistir. Ilgili yayinlanmis rehberler temel alinarak, hastanin mevcut hastaligi, klinik ve laboratuVar bulgulari, ilgili uzmanlar tarafindan degerlendirilerek, mikrobesin gereksinimi optimal olarak düzenlenmektedir. Mikrobesin grubu kapsaminda, mineraller, eser elementler, vitaminler ve kolin, taurin ve L-karnitin bulunmaktadir.
Enteral beslenme formüllerinde, sodyum, potasyum, klor, kalsiyum, fosfor ve magnezyum mineralleri bulunmaktadir.
Enterai formüllerinde bulunan eser elementler; demir, çinko, manganez, bakir, iyot, selenyum, krom, molibden ve bazi formüllerde tlorürdür.
Enteral beslenme formullerinde bulunan vitaminler; A, D, E, K, tiamin-Bl, riboflavin-BZ, piridoksin-BG, siyanokobalamin-BIZ, niacin, vitamin C, folat, pantotenik asit ve biotindir.
Solüsyona konulan mineral, eser element ve vitamin miktarlari, Uluslararasi standartlar; DRI, DRV, Avrupa Birliginin günlük besin alimlarinda önerdigi alt ve üst degerler (min- max) ve standart enteral beslenme solüsyonlarinda 2000 kalori için belirlenen en düsük ve en yüksek besin elemanlari dikkate alinarak hesaplanmistir.
Enteral beslenme formullerinde bulunan diger mikrobesinler; kolin, taurin, L-karnitin”dir.
Kolin, nörotransmitter asetilkolin, membran fosfolipidleri ve sfingomiyelin, trombosit aktive eden faktör ve betain gibi çesitli bilesiklerin prekursörüdür. Kolin, böbrek hücrelerinde, homosisteinin metiyonine dönüsmesinde, lipid ve kolesterolün transport ve metilasyonunda rol oynamaktadir. Kolinin, bilissel fonksiyonlar ve bellek üzerinde de rolü vardir. Kolin eksikliginin, enstitülerde barinan yaslilarda performansin azalmasina neden oldugu bildirilmistir. Kolin serum ve idrar karnitin düzeylerini azaltmaktadir. Kolin organizmada üretilmekle birlikte, folat ve vitamin B12 düzeylerinin normal olmasini gerekmektedir.
Taurin (Z-aminoethane sulphonic acid), dogal olarak metyonin ve sisteinden olusur. Taurine, insanlarda yari esansiyel bir besin elemanidir. Insanlarda sentezi sinirlidir. Insanlarda, merkez sinir sisteminin ve kaslarin gelismesi için gereklidir. Hücre membraninin stabilizasyonu, detoksifikasyon, antioksidasyon, ozmotik regulasyon, kalsiyum homeostazisi, glikoliz ve glikoneogenezin uyarilmasinda rol oynamaktadir. Taurinin plazma düzeyleri, cerrahi girisimler, kanser, travma ve sepsiste azalmaktadir.
Karnitin, tüm hücrelerde bulunan bir amino asitten sentezlenir. Kamitine, bir grup adidir, bu grupta L-karnitin, asetil-L-karnitin ve propionil-L-kamitin vardir. Karnitin, enerji üretiminde kritik rol oynar. Uzun Zincirli yag asitlerini, enerji üretimi için okside olacagi mitokondriye tasir. Toksik bilesikleri de hücre organellerinin disina tasiyarak birikmesini engeller. Bu fonksiyonlari nedeniyle, diyetteki yag asitlerini enerji kaynagi olarak kullanan iskelet ve kalp kasinda daha yüksek miktarda bulunmaktadir. Organizma gerekli miktarda kamitin üretmekle birlikte, bazi hastaliklarda yeteri kadar üretilemez bu nedenle sartli esansiyel besin olarak kabul edilmektedir.
Enteral beslenme solüsyonlarinda diyet lifleri, ligninler(polifenoller) disinda, karbonhidrat yapisindadir. Dogal lif kaynaklari; meyveler, sebzeler, tam tahil, baklagiller, patates, misir ve süttür. Diyet liflerine örnek olarak; dirençli nisasta (I-IV), inulin, Oligosakkaridler (alfa ve alfa olmayan glukanlar, rafinoz, stakioz, verbaskoz, frukto-oligosakkaridler, galakto- oligosakkaridler, nisasta olmayan polisakkaridler; seluloz, hemiseluloz, pektin, gumlar ve musilaj sayilabilir. Suda eriyen lifler, glukoz ve lipidlerin absorbsiyonunu yavaslatir, kolon bakterileri ile fennentasyon için uygun substrattirlar böylece kisa zincirli yag asitleri; butirat, propyonat ve asetat olusur. Butirat kolon epiteli için önemli bir besindir. Butirat olusmasini saglayan lifler arasinda; pektinler, gumlar, musilaj, frukto ve galakto oligosakkaridier ve inulin bulunmaktadir.
Suda erimeyen lifler, kolonda gaita kitlesini arttirirlar. Bu grup lifler arasinda; lignin, seluloz ve hemiseluloz B bulunmaktadir.
Prebiyotikler; bazi lifler, kolon bakteri türlerinin artisini ve/veya aktivitesini arttirlar. Örnek olarak, inulin, frukto ve gaiakto -oligosakkaridler sayilabilir. Prebiyotikler, laktobasil ve bifidobalterilerin çogalmasini engellerler.
Enteral formüllere eklenen lif, gaitanin kivamini arttirir ve barsak hareketlerini uyarir.
Enteral formullere, en sik olarak insoluble soya polisakkaridi eklenmektedir. Kullanilan diger insoluble lifler; selüloz, hemiseluloz ve lignanlardir.
Lif içeren formüller, sivi kisitlanmasi olan veya gastrointestinal geçisi uzamis hastalarda komplikasyona neden olabilirler.
Diyet lifi, litreye, 5-14 gr eklenmektedir. Önerilen diyet lifi, 20-25 gr/ gündür. Günlük 30 gr altinda lif tüketimi, Vitamin, mineral ve ilaç emilimini etkilemedigi ileri sürülmektedir.
Enteral formüllerdeki liflerin, uzun dönemde kolon divertikülleri, kolon kanseri, diabet ve kardiak hastaliklarda koruyucu potansiyeli oldugu bildirilmektedir.
Enteral solüsyonlar, su bazli preparatlardir. Formüllerin büyük kisminda, 1.000 mililitrede, 690-860 ml su bulunmaktadir.
Enteral beslenmede kullanilan bazi solüsyon tipleri: Polimerik formüller (standart formüller), sindirim sisteminin anatomik durumu ve salgisi yeterli olan hastalarda kullanilmaktadir. Polimerik formüllerde kalori; izokalorik, hipokalorik ve yüksek kalorili olarak düzenlenmistir. Polimerik formüllerde, proteinler büyük moleküllü ve intakttir. Bu formüllerde, protein içerigi standart ve yüksek proteinli olarak düzenlenmistir. Polimerik formÜIIErde yaglar, genellikle uzun Zincirli trigliserid özelligindedir, bir kismi orta zincirli trigliserid içerir. Bazi formüller, omega 3 yag asitleri ile zenginlestirilmistir. Polimerik formüllerde, karbonhidrat kaynagi olarak maltodekstrin formunda glukoz polimerleri kullanilmaktadir. Nisastalar tercih edilmemektedir. Polimerik formüllerin, lif içeren tipleri de vardir. Lif kaynagi olarak frukto-oligosakkaridler, inulin ve soya polisakkaridleri sik kullanilmaktadir. Polimerik formüllerde, uygun miktarda vitaminler, mineraller ve eser elementler bulunmaktadir.
Oligomerik formüllerde, makrobesin polimerleri daha küçük çaptadir. Bu forrnüllerde besinler, pankreas salgisi ve sindirim sistemi fonksiyonlari çok yetersiz degilse, emilebilmektedir. Malabsorbsiyon veya kisa barsak sendromunda bu formüller kullanilmaktadir. Oligomerik formüllerde, proteinler dipeptide ve tetrapeptide yapisinda ve daha az olarak tetrapeptide ve pentapeptide özelligindedir. Oligomerik formüllerin ozmolaliteleri, polimerik formüllere göre daha yüksektir. Bu nedenle, serbest aminoasitlerin eklenmesi önerilmez çünkü ozmolalitenin daha fazla artmasina neden olurlar. Oligomerik formüller, protein içerigi yönünden, standart proteinli ve yüksek proteinli olarak siniflanmaktadir. Oligomerik formüllerde, orta Zincirli trigliseridler (MCT) kullanilir.
Karbonhidratlarin içerigi, polimerik formüller gibi çogunlukla maltodekstrinlerdir.
Oligomerik formüller, hastanin gereksinimini karsilayacak miktarda, mikrobesinler içerir.
Elementer veya monomerik formül tipinde, sindirim fonksiyonunun minimal Olmasi yeterlidir, besinler, pankreas enzimleri ve safra salgisi olmadan absorbe edilebilmektedir.
Elementer formüller, serbest aminoasit içerirler. Bu formüllerin, yag içerigi çok azdir, özellikle uzun zincirli yag asitleri azdir. Yapilan çalismalarda, serbest amino asitlerin intestinal absorbsiyonunun, dipeptide ve tripeptidlere göre daha zor oldugu ileri sürülmektedir.
Modüler formüllerde, hastaliklarin heterogen özellikleri ve bazi hastaliklarda spesifik ürünlerin alinmasinin sinirli olmasi, moduler ürünlerin üretimini zorunlu duruma getirmistir.
Bu formüller, hastaliga veya patolojiye uygun beslenme gereksinimini karsilama amaçlidir.
Modüler beslenme formüllerine örnek olarak; renal hastalik formülleri, karaciger, böbrek, diabet, akciger hastaligi ve immune-moduler formüller sayilabilir.
Renal hastalik formül, düsük proteinli (kalori içeriginin %10”u), düsük elektrolit içerikli (sodyum, potasyum, fosfor ve magnezyum) ve sivi yüklenmesinin azaltilmasi için yüksek kalorilidir. Renal formüllerde; toplam kalorinin % 55-70”i karbonhidrat, %35-40ti yag ve geri kalan kismi proteindir. Protein içerigi böbrek hastaligi derecesine ve dializde olma- Karaciger hastaligi için üretilen formüllerde, sivi kisitli, enerji yogunlugu yüksek (l.3-l.5 cal/ ml ), SOdVUm düsük, lipid orani yüksektir. Lipidlerin absorbsiyonun kolaylastirilmasi için orta Zincirli trigliserid ( MC'T) eklenmistir. Sirozlu hastalarda, plazma dalli zincirli amino asit düzeyleri düsük, aromatik amino asit düzeyi yüksektir. Aromatik amino asitler, kan- beyin bariyerini asarak, yanlis nörotransmitter etki yaparak hepatic ensefalopatiye neden olmaktadir. Ensefalopati gelisme riskinin azaltilmasi için karaciger hastaligi formüllerine, yüksek oranda (%40-50) dalli zincirli amino asitler (valin, lösin ve izolösin) konulmaktadir.
Bu formüllerde aromatik amino asit az miktarda konmaktadir (triptofan, tirozin ve fenilalanin). Bu formüllerde yüksek miktarda suda ve yagda eriyen vitaminler, selenium ve çinko bulunmaktadir. Çinko, karacigerde, amonyagin üreye dönüsmesini saglayarak, ensefalopati riskini azaltmaktadir.
Diabete özel forrnüllerde, düsük glisemik indeksli karbonhidratlar (hidrolize olmayan nisastalar, modifiye maltodekstrin ve orta miktarda fruktoz gibi) seçilir. Bu formüllerde, hem suda erimeyen, hem eriyen lif içerigi yüksektir. Suda eriyen lifler, glukoz emilimini geciktirerek glisemik indeksi olumlu etkilerler. Yag içerigi, Standart solüsyonlara göre daha yüksektir, daha çok tekli doymamis yag (MUFA) özelligindedir. Bu formüllerde degismektedir. Bu formüllerdeki lif ve yag oraninin yüksekligi, mide bosalmasini geciktirerek, diabet ve gastroparezisi olan hastalarda olumsuzluga neden olabilmektedir.
Pulmoner veya respiratory distress forrnüllerinin temel özelligi, karbonhidrat içeriginin düsük olmasidir. Amaç, karbonhidrat oksidasyonu ile serbestlesen karbondioksit üretiminin azaltilmasidir. Bu nedenle karbonhidrat miktari toplam enerjinin %28-30”unda tutulur.
Enerjinin %50”sinden fazlasi lipidlerden saglanir. formüller immunitesi bozulmus kritik derecede genel durumu bozuk hastalarda, immune sistemi düzeltmeyi amaçlamaktadir. Travma, yanik veya agir karin cerrahisi gerektiren hastalarda kullanilir. Bu formüller, yüksek karbonhidratlidir ve bazi besinler; arginin ve glutamin amino asitleri, taurine, (0-3 yag asitleri, antioksidanlar ve ribonukleotidler eklenmistir.
Bulusun çözümünü amaçladigi teknik problemler Enteral beslenme ürünleri, her geçen gün çesit, içerik, form gibi yeni özelliklerde üretilmektedir. Hiçbir formülün içerigi, bir digeri ile ayni degildir. Fakat sonuçta tümü beslenme ürünüdür, ayni hasta grubuna yönelik hazirlanmis solüsyonlarda, içerik ana yapi olarak benzer olmak zorundadir. Kompleks bir besin ürünü, tüm vitaminleri, eser elementleri, mineralleri, su, yag, karbonhidrat ve protein içerrnek durumundadir. Fakat bir hastalik grubu için gelistirilen solüsyon intakt protein içerirken, bir baska grup amino asitlere indirgenmis proteini gerektirebilir. Tibbi beslenme ürünleri, elbette sadece hasta grubunda kullanilmaktadir. Ancak hem hasta sayisi ve hem de kullanilmasi gereken hastalik sayisi her yil artmaktadir.
Bu bulusa konu olan ürün sayesinde tibbi beslenine ürünleri içerisinde, ilaç kalitesi ile üretilen, uygulanacak hastanin beslenme ürününü gerektirecek rahatsizliklari olmasi durumunda kullanilabilecek optimum ögeleri içeren yeni bir formülasyon elde edilmistir.
Bulusun açiklamasi Enteral tibbi beslenme ürünleri, sayi, miktar ve içerik olarak çok zengin ve dinamik bir üretim ve gelisme özelligindedir. Her forrnülün üretimi, ciddi ve bilimsel bir planlama ile baslatilmak zorundadir. Ürünün içine konulacak tüm besin unsurlarinin; gerekli standart özellik ve miktarda konulmasi, kullanilan tüm maddelerin üretim yerlerinin gerekli standart özelliklere sahip olmasi, Ulusal ve Uluslararasi kilavuzlarin mutlaka dikkate alinmasi, üretilen formülün; kullanilacak hastalar ve hastaliklarin gerektirdigi özelliklere tam olarak sahip olmasi, piyasa kosullarinin degerlendirilmesi, uzun zaman ve ekip çalismasi, mutlaka önce AR-GE çalismasi, daha sonra toplu üretim yerinin saglanmasi, son asamada gerekli ruhsat çalismalari tamamlandiktan sonra, ürün piyasaya sürülecek döneme ulasmaktadir. Bu bulusta yeni formülasyona sahip, hastanin ihtiyaci olan tüm besin ögelerini içeren beslenme solüsyonu elde edilmistir.
Bulusun detayli açiklamasi: F ormülün hazirlamis: ve asamalari A karisimi: proteinler, karbonhidrat ve su 3000 RPM'de 10 dakika karistirildi.
B karisimi: yag, su ve lesitin, karistirildi. Yag yavas eklendi. 5000 RPM`de, düzgün emulsiyon elde edilene kadar karistirildi.
C karisimi: A karisimina, Vitamin, mineral ve eser element premiksleri eklenerek, 3000 RPM`de 5 dakika karistirildi.
C karisiminin üzerine, B karisimi yavasça eklenerek 5000 RPM,de, 10 dakika karistirildi.
Elde edilen son karisim, en az 1000 bar basinçta homojenize edildi.
Hazirlanan ürün, tWISt-off kapakli cam kavanozlarda isil islemi yapilincaya kadar +4 derecede saklandi. Enteral beslenme ürünlerinin sivi olmasi ve ince bir tüple hastaya verilmesi gerektiginden, reolojik ve fiziksel özellikleri önemlidir. Reolojik analizler stres kontrol lü reometre Ile yapildi. Gerinim taramasi testi; beslenme solüsyonu, paralel düzlem de Frekans taramasi testi; beslenme solüsyonu paralel düzlemde, %001 ile %100 HZ frekans araliginda, dogrusal Viskoelastik bölgede ve 25°C sicaklikta tarandi.
Sicaklik taramasi testi; beslenme solüsyonu, paralel düzlemde, 15°C-450C sicaklik araliginda, dogrusal viskoelastik bölgede ve 1 HZ frekansin altinda taranmistir. Kurumanin önlenmesi için nemli bir hazne içinde ölçümler gerçeklestirildi.
Kayma (shear) taramasi testi; paralel düzlemde, örnekler 0.01- 20 1/5 Shear orani araliginda °C sicaklikta tarandi.
Bu testlerle, beslenme solüsyonunun, akis özellikleri, Viskoelastik özellikleri ve sicaklik davranislari elde edildi.
Beslenme sivilarinda stabilite ölçümleri: Beslenme sivilarinin en önemli özelliklerinden olan kararlilik (stabilite), yakin kizilötesi geçirgenlik teknigi prensibi ile çalisan “Lumisizer” cihazi kullanilarak belirlendi. Özel olarak dizayn edilmis bir santrifüj, yakin kizilötesi isik kaynagi ve sensörlerden olusan bu Sistemde, santrifüj kuvveti altinda hareket eden fazlar arasindaki yag-su siniri mikrometre hassasiyetinde ölçüldü.
Hazirlanan formül içindeki damlaciklarin boyut analizi partikül boyut analizörü ile yapildi. Üretilen formülün raf ömrü süresinde stabil oldugunun kanitlanmasi için, damlacik boyut analizi 3 ay ara ile tekrar edildi.
Enteral solüsyonlarin, içerdigi besin maddelerinin steril duruma getirilmesi, ortalama 9-12 ay raf ömrünün olmasi, besin maddeleri ve Vitaminlerin stabilitesi çok önemlidir.
Enteral solüsyonlarin isil islem-sterilizasyonu için UHT ve retort yöntemleri kullanilmaktadir. Retort sterilizasyonu raf ömrünü daha fazla uzatmaktadir. Bulusa konu formülün sterilizasyonunda, retort sterlizasyon yöntemi uygulanmistir.
Bulus kapsaminda, isil islem-sterilizasyon prosesi sirasinda ürün sicaklik degisimlerinin belirlenebilmesi amaciyla bir matematiksel model gelistirilmis; bu model deneysel veriler ile dogrulanmis ve bu model kullanilarak üründe olabilecek vitamin kayiplari literatür kinetik verileri (D- ve Z-degerleri) kullanilarak matematiksel olarak hesaplanmistir.
Sterilizasyon kapsaminda yapilan çalismalarda, öncelikle hazirlanan çözeltinin isil ve Iiziksel özellikleri literatür denklikleri kullanilarak belirlenmistir. Bu kapsamda hesaplanan isil iletkenlik katsayisi - k, yogunluk - p ve özgül isi kapasitesi - Cp degerleri sicakligin fonksiyonu olarak asagida gösterilmistir (Tablo 1): Sicaklik- T (°C) (W/m-Kl (kg/m3) - Cp (J/kg-K) Viskozite degerinin sicakliga bagli olarak degisimi ise Rheomat RMIOO Plus model döner viskozimetre kullanilarak deneysel olarak belirlenmistir (Tablo 2).
Sicaklik - T (°C) Viskozite - u (Pa-s) 4 0.046 0.036 53 0.026 80 0.025 Daha sonra retort system içerisinde deneysel isil islem çalismalari gerçeklestirilmis; bu çalismalar sirasinda cam kavanozlar içerisindeki ürün sicaklik degisimi local olarak farkli noktalardan kaydedilmistir. Daha sonra isi transferi 7 akiskanlar dinamigi fizigi temelleri kullanilarak gelistirilen matematiksel modelden elde edilen sonuçlar ile deneysel veriler karsilastirilmistir.
Gelistirilen ve deneysel olarak dogrulanan matematiksel model kullanilarak 2790 s”lik bir proses sonucunda ürün içerisinde C- ve E-vitamini kayiplarinin da %9.4 ve 5.8 oldugu, denklik ve ilgili vitaminler için literatürde belirlenmis olan kinematic parametreler kullanilarak, matematiksel olarak hesaplanmistir.
Beslenme ürünlerinde, besin stabilitesi de önemlidir. Bu amaçla, isil islemlere ve depoma k0sullarma hassas olan Vitamin C ve Thiamin (Vitamin B1) endikatör olarak belirlenmis ve bu vitaminler isil islem görmüs üründe ve depolama sirasinda 3 aylik araliklar ile ölçülmüstür.
Sonuç olarak; arastirma ve gelistirme çalismalari döneminde, üründe renk degisimi, emülsiyon faz ayrilmasi gibi görsel özelliklerin yanisira, ürünün vitamin içeriginde meydana ortaya çikabilecek degisimler, 1 yil süresince izlenmistir.
Bulusa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kullanilan proteinler Enteral beslenme solüsyonunda, protein kaynagi olarak sodyum kazeinate, Whey protein konsantre(laktozu azaltilmis), soya proteini izole ve bezelye proteini izole kullanilmistir. 1000 ml solüsyonda kullanilan protein miktari 40 gradir. Kullanilan proteinler; 6 gr; % 15 Sodyum kazeinate, 18 gr; %45 Whey protein konsantre, laktozu azaltilmis; 8 gr; %20 Soya proteini izole; 8 gr; %20 Bezelye proteini izole seklindedir.
Bulusa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kullanilan karbonhidratlar Enteral beslenme solüsyonunda, karbonhidrat kaynagi olarak misir maltodekstrini (15-20 DE) kullanilmistir. 1000 ml solüsyonda 134 gr Maltodekstrin bulunmaktadir.
Balasa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kullanilan yaglar Enteral beslenme solüsyonunda, yag kaynagi olarak kanola ve emulsifikasyon amaçli lesitin kullanilmistir. 1000 ml solüsyonda 30 gr kanola yagi bulunmaktadir. Emülsifikasyon amaçli kullanilan lesitin miktari 3.7 gridir.
Bulasa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kullanilan mineraller Solüsyona konulan mineral miktarlari, Uluslararasi standartlar; DRI, DRV, Avrupa Birliginin günlük besin alimlarinda önerdigi alt ve üst degerler (min-maxl, standart enteral beslenme solüsyonlarinda 2000 kalori için belirlenen en düsük ve en yüksek besin elemanlari fosfor, 225-240 mg magnezyum seklindedir.
Bulasa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kullanilan eser elementler Solüsyona konulan eser element miktarlari, Uluslararasi standartlar; DRI, DRV, Avrupa Birliginin günlük besin alimlarinda önerdigi alt ve üst degerler(min-max), standart enteral beslenme solüsyonlarinda 2000 kalori için belirlenen en düsük ve en yüksek besin elemanlari Bulusa konu olan enteral beslenme solüsyonunda kullanilan vitamin ve diger mikrobesinler Solüsyona konulan Vitamin miktarlari, Uluslararasi standartlar; DRI, DRV, Avrupa Birliginin günlük besin alimlarinda önerdigi alt ve üst degerler (m i n-max] ve standart enteral beslenme solüsyonlarmda 2000 kalori için belirlenen en düsük ve en yüksek besin elemanlari mcg K vitamini; 1.5-2 mg Thiamine (Bl vitaminii; 1.8-2.1 mg Riboflavin (B2 vitamini]; mg Taurine; 108-115 mg L-carnitine içennektedir.
Bulusa konu olan enteral beslenme solüsyonunun birinci bölümünde solüsyon üretilmis, kontrolleri gerekli siklikta tekrarlanmis, ikinci safhasinda retort teknigi ile sterilizasyon asamasina geçilmistir. Isil islemin, solüsyonun sterilizasyonu, fiziksel ve Vitamin düzeylerine etkisi degerlendirilmistir. Bu ikinci safhada da gerekli ölçümler tekrarlanmis ve bulusa konu ürünün üretimi saglanmistir.

Claims (1)

  1. ISTEMLER 1 kalori/1.0 ml polimerik enteral beslenme solüsyonu olup, özelligi; Süt proteinleri, bitkisel proteinler, sivi yag, vitaminler, mineraller, eser elementler ve misir maltodextrini içermesi ile karakterize olunur. Istem 17e göre solüsyon olupi özelligi; 1000 m1 solüsyonda kullanilan protein miktarinin 40 gr olmasidir. Istem l”e göre beslenme solüsyonu olup, özelligi; protein kaynagi olarak 6 gr; %15 Sodyum kazeinate, 18 gr; %45 Whey protein konsantre, laktozu azaltilmis; 8 gr; %20 Soya proteini izole; 8 gr; %20 Bezelye proteini izole olmasidir. Istem l“e göre solüsyon olup, özelligi; karbonhidrat kaynagi olarak misir maltodekstrini ( kullanilmasidir. Istem 4”e göre solüsyon olup, özelligi; maltodekstrinin 1000 ml solüsyonda 134 gr miktarda bulunmasidir. Istem 1”e göre solüsyon olup, özelligi; yag kaynagi olarak kanola ve lesitin kullanilmasidir. . Istem 6”ya göre solüsyon olup, özelligi; 1000 m1 solüsyonda kanola yaginin 30 gr, A vitamini; 15-17 mcg D vitamini (cholecalciferol); 22-26 mcg E vitamini (alpha içermesi ile karakterize olunur. fosfor, 225-240 mg magnezyum içermesidir. içermesidir. Istem l°e göre beslenme solüsyonu olup, özelligi; asagidaki hazirlanma basamaklarini içermesi ile karakterize olun ur a) Proteinlerin, karbonhidratlarm ve suyun 3000 RPM7de 10 dakika karistirilmasi, b) Yag, su ve lesitinin karistirilmasi, yagin yavas yavas eklenmesi, 5000 RPM”de, düzgün emulsiyon elde edilene kadar karistirilmasi, c) Ilk karisima vitamin, mineral ve eser element premiksleri eklenerek, 3000 RPM`de 5 dakika karistirilmasi, d) Elde edilen karisimin ikinci karisimin yavasça eklenerek 5000 RPM'de, 10 dakika karistirilmasi, e) Son karisimin en az 1000 bar basinçta homoj enize edilmesi.
TR2020/20739A 2020-12-17 2020-12-17 Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu TR202020739A2 (tr)

Priority Applications (1)

Application Number Priority Date Filing Date Title
TR2020/20739A TR202020739A2 (tr) 2020-12-17 2020-12-17 Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu

Applications Claiming Priority (1)

Application Number Priority Date Filing Date Title
TR2020/20739A TR202020739A2 (tr) 2020-12-17 2020-12-17 Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu

Publications (1)

Publication Number Publication Date
TR202020739A2 true TR202020739A2 (tr) 2021-01-21

Family

ID=75576274

Family Applications (1)

Application Number Title Priority Date Filing Date
TR2020/20739A TR202020739A2 (tr) 2020-12-17 2020-12-17 Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu

Country Status (1)

Country Link
TR (1) TR202020739A2 (tr)

Similar Documents

Publication Publication Date Title
US6774111B1 (en) Carbohydrate system and a method for providing nutrition to a diabetic
US7572474B2 (en) Method for simulating the functional attributes of human milk oligosaccharides in formula-fed infants
US9609888B2 (en) Nutritional compositions containing synergistic combination and uses thereof
CA2234398C (en) Composition and method for providing nutrition to diabetics
US8975222B2 (en) Stable high lipid liquid formula
BG108570A (bg) Ентерални препарати
CA2758889A1 (en) High fiber nutritional emulsions
WO2010120736A1 (en) High fiber nutritional emulsions for blood glucose control
Cámara-Martos et al. Enteral nutrition formulas: current evidence and nutritional composition
CA2758908A1 (en) High fiber nutritional emulsions with glycerin
Zadák et al. Basics in clinical nutrition: Commercially prepared formulas
TR202020739A2 (tr) Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu
WO2023076572A1 (en) Nutritional composition for glucose support
TR202020746A2 (tr) Polimerik Enteral Beslenme Solüsyonu
PT2461701E (pt) Formulação alimentar compreendendo glicogénio
Densupsoontorn Medical Foods
MXPA98005035A (en) Composition and method for providing nutrition to diabeti