TR202016160T - Fosfoli̇pi̇d-flavagli̇n konjügeleri̇ ve bunlarin hedefe yöneli̇k - Google Patents

Fosfoli̇pi̇d-flavagli̇n konjügeleri̇ ve bunlarin hedefe yöneli̇k

Info

Publication number
TR202016160T
TR202016160T TR2020/16160 TR202016160T TR 202016160 T TR202016160 T TR 202016160T TR 2020/16160 TR2020/16160 TR 2020/16160 TR 202016160 T TR202016160 T TR 202016160T
Authority
TR
Turkey
Prior art keywords
cancer
flavaglin
cells
conjugate
compound
Prior art date
Application number
TR2020/16160
Other languages
English (en)
Inventor
Longcor Jarrod
Original Assignee
Cellectar Biosciences Inc
Priority date (The priority date is an assumption and is not a legal conclusion. Google has not performed a legal analysis and makes no representation as to the accuracy of the date listed.)
Filing date
Publication date
Application filed by Cellectar Biosciences Inc filed Critical Cellectar Biosciences Inc
Publication of TR202016160T publication Critical patent/TR202016160T/tr

Links

Abstract

Burada, fosfolipid eter (PLE) molekülleri ifşa edilmektedir. Fosfolipid-flavaglin 5 konjügeleri de temin edilmektedir. Fosfolipid-flavaglin konjügesi, bir bağlayıcı vasıtasıyla bir flavagline konjüge edilmiş bir PLE’yi içerebilmektedir. Ayrıca, bir bireydeki kanserin tedavi edilmesine yönelik yöntemler ve bir bireydeki bir tümörün veya kanser hücresinin bir ilaçla hedeflenmesine yönelik yöntemler de temin edilmektedir.

Description

Tarifname bir yönü çerçevesinde, Formül Ile uygun bir fosfolipid eter (PLE) veya bunun bir tuzuyla ilgilidir: Burada, X hidrojendir, metildir veya karboksille degistirilmis fenildir. Bazi uygulamalarda, PLE asagidakiler arasindan seçilmektedir: Bazi uygulamalarda, PLE ayrica kendisine baglanmis saptanabilir bir grubu içermektedir.
Tarifname diger bir yönü çerçevesinde, burada ayrintili olarak ifade edilen PLElyi ve bir tasiyiciyi içeren bir bilesimle ilgilidir.
Tarifnamenin baska bir yönü, asagidakiler arasindan seçilen bir bilesigi temin etmektedir: Tarifnamenin baska bir yönü, bu bilesiklerin en az birini ve bir tasiyiciyi içeren bir bilesimi temin etmektedir.
Tarifnamenin baska bir yönü, Formül Illye uygun bir konjügeyi veya bunun bir tuzunu temin etmektedir: Burada X veya veya metilen veya bag seklindedir; Y bir disülfid içeren bir baglayicidir ve 2 bir flavaglin antikanser ilacidir. Bazi uygulamalarda, flavaglin antikanser ilaci FLV-1, FLV-3, bunun bir türevi veya analogu ya da bunlarin bir kombinasyonunu içermektedir. Bazi uygulamalarda, baglayici asagidakileri içermektedir: Bazi uygulamalarda, konjüge asagidakiler arasindan seçilmektedir: Tarifnamenin diger bir yönü, burada ayrintili olarak ifade edilen bir konjügeyi ve farmasötik olarak kabul edilebilir bir tasiyiciyi içeren bir bilesimi temin etmektedir.
Tarifnamenin diger bir yönü, bir bireydeki kanserin tedavi edilmesine yönelik bir yöntemi temin etmekte olup yöntem, burada ayrintili olarak ifade edilen bir konjügenin bireye uygulanmasini içermektedir.
Tarifnamenin diger bir yönü, bir bireydeki bir tümörün veya kanser hücresinin bir ilaçla hedeflenmesine yönelik bir yöntemi temin etmekte olup yöntem, burada ayrintili olarak ifade edilen bir konjügenin bireye uygulanmasini içermektedir.
Bazi uygulamalarda, flavaglin antikanser ilaci tümör veya kanser hücresinin sitoplazmasina veya organeline lokalize olmakta veya ilerlemektedir. Bazi uygulamalarda, konjüge veya flavaglin antikanser ilaci bireydeki kanser hücreleri için seçicidir. Bazi uygulamalarda, konjüge veya flavaglin antikanser ilaci, saglikli hücrelerden en az yaklasik 2 kat daha fazla tümör veya kanser hücresine dahil olmaktadir. Bazi uygulamalarda, kanser melanom, beyin kanseri, akciger kanseri, böbreküstü bezi kanseri, karaciger kanseri, renal veya böbrek kanseri, pankreas kanseri, özofagus kanseri, gastrik kanser, mide kanseri, kolon kanseri, kolorektal kanser, anal kanser, prostat kanseri, over kanseri, gögüs kanseri, rahim agzi kanseri, lenfom, lösemi, miyelom, hematolojik kanser, hepatokarsinom, retinoblastom, gliyom, sarkom, blastom, skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom arasindan seçilmektedir. Bazi uygulamalarda, birey insandir.
Tarifname, asagidaki ayrintili açiklamanin ve ekli sekillerin isiginda asikar hale gelecek olan diger yön ve uygulamalari da öngörmektedir. ÇIZIMLERIN KISA AÇIKLAMASI SEKIL 1A, SEKIL 1B, SEKIL 1c, SEKIL 1D ve SEKIL 1E, lipid raftlari etiketlenmis tümör hücrelerinin görüntüleridir. Tümör hücreleri, normal hücrelere kiyasla daha yüksek bir lipid rafti konsantrasyonuna sahip olmustur. SEKIL 1F, normal fibroblastlar ve Caki-2 tümör hücrelerinin CLR 1501 (bilesik (1)) ile birlikte bir görüntüsüdür. CLR 1501 Caki-2 hücrelerinde yüksek derecede lokalize olmus ve normal fibroblastlarda minimal ölçüde lokalize olmustur. SEKIL 1G kontrol A549 hücrelerinin bir görüntüsüdür ve SEKIL 1H, lipid raftlarinin parçalanmasi için metil b-siklodekstrin ile tedavi edilmis A549 hücrelerinin bir görüntüsüdür. Hem SEKIL 1G hem de SEKIL 1H,deki hücreler CLR 1501 (bilesik (1)) ile inkübe edilmis ve A549 hücrelerindeki lipid raftlarinin çogunlugunun parçalanmasi, CLR 1501 (bilesik (1)) aliminda %60 azalmayla sonuçlanmistir. SEKIL 1i, SEKIL 1J ve SEKIL 1K, CLR 1501 (bilesik (1)) ile inkübe edilen ve endoplazmik retikuluma (ER) yönelik olarak boyanan PC3 hücrelerinin görüntüleridir. CLR 1501 (bilesik (1)) malign hücrelerde ER ile birlikte lokalize olmus, ancak ayni durum normal hücrelerde söz konusu olmamistir (sekillerde gösterilmemistir). SEKIL 1L, SEKIL 1M ve SEKIL 1N, CLR 1501 (bilesik (1)) ile inkübe edilen ve çekirdek ve mitokondriye yönelik olarak boyanan PC3 hücrelerinin görüntüleridir. CLR 1501 (bilesik (1)), mitokondri ile birlikte lokalize olmustur.
SEKIL 2, CLR tümörü tasiyan bir farenin bir görüntüsü olup tümöre lokalizasyonu göstermektedir.
SEKIL 3, A549 (insan akciger adenokarsinomu) hücrelerinde veya normal insan dermal fibroblastlarinda (NHDF) sitotoksik bir bilesigin (FLV1) bir PLEiye (CLR 1865, bilesik (8)) konjüge edilmis sitotoksik bilesikle karsilastirmali olarak konsantrasyona karsi sitotoksisite grafigidir.
SEKIL 4, A hücrelerinde PLE konjüge CLR 18521nin (bilesik (9)) alimiyla ilgili zamana karsi kat artis grafigidir.
SEKIL 5, farelerdeki bir gögüs kanseri modeline ait görüntüler olup CLR 1502 (bilesik (2)) in vivo alimini göstermektedir.
SEKIL 6, miyelom hücre gruplarina ait görüntüler olup CLR 1501 (bilesik (1)) alimini göstermektedir.
SEKIL 7, kanser kök hücreleri, normal beyin dokusu ve normal kök hücrelerin görüntüleri olup CLR 15011in (bilesik (1)) kanser hücrelerine spesifik alimini göstermektedir.
SEKIL 8, A549 (insan akciger adenokarsinomu) hücrelerinde ve normal insan dermal fibroblastlarinda (NHDF) CLR 18521nin (bilesik (9)) FLV3 ile karsilastirmali olarak konsantrasyona karsi yüzde sitotoksisite grafigidir.
SEKIL 9, bir HCT ile karsilastirmali olarak zamana karsi tümör hacmi grafigidir.
SEKIL 10, bir HCT ile karsilastirmali olarak zamana karsi vücut agirligi grafigidir.
SEKIL 11, A375 (insan melanom) ve A549 (insan akciger adenokarsinomu) hücre gruplarinda sitozolde saptanan FLV31ün zamana karsi konsantrasyon grafigidir (sitozolik hacme normalize edilmistir).
AYRINTILI AQIKLAMA Burada, fosfolipid bilesikleri ve fosfolipid-flavaglin konjügeleri açiklanmaktadir. Normal hücrelerdekinden daha yüksek dogal eter lipid konsantrasyonlari barindiran çesitli hayvan insan tümörleri temel alinarak, fosfolipid eter (PLE) molekülleri gelistirilmistir.
Burada ayrintilari verilen PLE molekülleri, tümör ve kanser hücrelerine ilaçlarin seçmeli olarak tasinmasina yönelik bir tümör hedefleme platformu olarak kullanilabilmektedir.
Burada ayrintili olarak ifade edildigi üzere, PLE molekülleri taze insan tümör numuneleri dahil olmak üzere 1001ün üzerinde farkli tümör hücresinde incelenmistir.
PLE molekülleri, normal dokuya kiyasla tümör dokusunda artan alim sergilemistir. PLE molekülleri, baglayicilar vasitasiyla flavaglin moleküllerine ve türevlerine konjüge edilerek fosfolipid-flavaglin konjügeleri olusturulabilmektedir. 1. Tanimlar Aksi yönde tanimlanmadigi sürece, burada kullanilan bütün teknik ve bilimsel terimler, bu alanda normal deneyim düzeyine sahip bir kisi tarafindan olagan olarak anlasilanla ayni anlami tasimaktadir. Çeliski olmasi halinde, mevcut belge, tanimlari dahil olmak üzere belirleyici olacaktir. Asagida tercih edilen yöntem ve malzemeler açiklanmakla birlikte, burada açiklananlara benzer veya esdeger yöntem ve malzemelerin mevcut bulusun uygulamaya konulmasinda veya test edilmesinde kullanilmasi mümkündür.
Burada ifade edilen bütün yayinlar, patent basvurulari, patentler ve diger kaynaklara bütünüyle referans olarak yer verilmektedir. Burada ifsa edilen malzeme, yöntem ve örnekler sadece gösterim amaçlidir ve sinirlayici olmalari amaçlanmamistir. eylem veya yapilarin mevcut bulunmasi olasiligini dislamayan açik uçlu geçisken ifadeler, terimler veya sözcükler olmasi amaçlanmistir. “Bir” gibi tekil formlar, baglam açikça aksini gerektirmedikçe çogul göndermeleri de kapsamaktadir. Mevcut tarifname ayrica, açik olarak ortaya konulmus olsun veya olmasin, burada sunulan uygulamalari veya elemanlari “içeren”, “bunlardan olusan” ve “esas itibariyla bunlardan olusan” diger Burada sayi araliklarinin ifade edilme sekliyle ilgili olarak, aralik içinde yer alan her bir sayi ayni hassasiyet derecesiyle açik bir biçimde öngörülmektedir. Örnegin 6-9 araligiyla ilgili olarak 6 ve 9,a ilaveten 7 ve 8 sayilari da öngörülmekte ve 60-70 biçimde öngörülmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle ilgilenilen bir veya daha fazla degere uygulanan “yaklasik” terimi, belirtilen bir referans degere benzer olan bir degeri ifade etmektedir. Belirli yönlerde “yaklasik” terimi, aksi belirtilmedigi veya aksi baglamdan asikar olmadigi sürece (bu tür bir sayinin olasi bir degerin %1001ünü asacak oldugu durumlar hariç olmak üzere), herhangi bir yönde (yani belirtilen referans degerden daha büyük veya deger araligini ifade etmektedir. Özel fonksiyonel gruplar ve kimyasal terimlerin tanimlari asagida daha ayrintili olarak verilmektedir. Bu tarifnamenin amaçlari uyarinca, kimyasal elementler Handbook of Chemistry and Physics, 75. Baski iç kapaginda yer alan Periyodik Element Tablosu CAS versiyonuna göre tanimlanmistir ve özel fonksiyonel gruplar genel olarak burada açiklanan sekilde tanimlanmaktadir. Ayrica, organik kimya genel ilkeleri ve spesifik fonksiyonel gruplar ve reaktivite, her birinin bütün içerigine burada referans olarak yer verilen asagidaki kaynaklarda açiklanmaktadir: Organic Chemistry, Thomas Sorrell, University Science Books, Sausalito, 1999; Smith ve March March's Advanced Organic Chemistry, 7. Baski, John Wiley & Sons, Inc., New York, 2013; Larock, Comprehensive Organic Transformations, VCH Publishers, Inc., New York, 1989; Carruthers, Some Modern Methods of Organic Synthesis, 3. Baski, Cambridge University Press, Cambridge, 1987.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkoksi” veya “alkoksil” terimi, ana moleküler gruba bir oksijen atomu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki bir alkil grubunu ifade etmektedir. Temsili alkoksi örnekleri arasinda metoksi, etoksi, propoksi, 2-propoksi, butoksi ve tert-butoksi yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkil” terimi, 1 ila 20 karbon atomu barindiran düz veya dallanmis, doymus bir hidrokarbon zincirini ifade etmektedir. “Düsük alkil” veya “C1-e alkil” terimi, 1 ila 6 karbon atomu barindiran düz veya dallanmis zincirli bir hidrokarbon anlamina gelmektedir. “C1-4 alkil” terimi, 1 ila 4 karbon atomu barindiran düz veya dallanmis zincirli bir hidrokarbon anlamina gelmektedir. “C1-3 alkil” terimi, 1 ila 3 karbon atomu barindiran düz veya dallanmis zincirli bir hidrokarbon anlamina gelmektedir.
Temsili alkil örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Metil, etil, n-propil, izo-propil, n-butil, sec-butil, izo-butil, tert-butil, n-pentil, izopentil, neopentil, n-hekzil, 3-metilhekzil, 2,2-dimetilpentil, 2,3-dimetilpentil, n-heptil, n-oktil, n-nonil ve n-desil.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkenil” terimi, 2 ila 20 karbon atomu ve en az bir karbon- karbon çift bagi barindiran doymamis bir hidrokarbon zinciri anlamina gelmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkinil” terimi, 2 ila 20 karbon atomu ve en az bir karbon- karbon üçlü bagi barindiran doymamis bir hidrokarbon zinciri anlamina gelmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkoksialkil” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir alkilen grubu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki bir alkoksi grubunu ifade etmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “arilalkil” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir alkilen grubu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki bir aril grubunu ifade etmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkilamino” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir amino grubu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki en az bir alkil grubunu ifade etmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “alkilen” terimi, 1 ila 10 karbon atomlu, örnegin 2 ila 5 karbon atomlu düz veya dallanmis zincirli bir hidrokarbondan türetilen divalent bir grubu ifade etmektedir. Temsili alkilen örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: -CH2CH2-, -CH2CH2CH2-, -CH2CH2CH2CH2- ve - CH2CH2CH2CH2CH2-.
Burada kullanildigi biçimiyle “amid” terimi -C(O)NR- veya -NRC(O)- anlamina gelmekte olup burada, R hidrojen, alkil, sikloalkil, aril, heteroaril, heterosiklus, alkenil veya heteroalkil olabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “aminoalkil” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir alkilen grubu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki en az bir amino grubu anlamina gelmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “amino” terimi -NRXRy anlamina gelmekte olup burada, RX ve Ry hidrojen, alkil, sikloalkil, aril, heteroaril, heterosiklus, alkenil veya heteroalkil olabilmektedir. Aminonun diger iki grubu birbirine ekledigi bir aminoalkil grubu veya baska herhangi bir grubun söz konusu oldugu durumda, amino -NRX- seklinde olabilmektedir ve burada RX hidrojen, alkil, sikloalkil, aril, heteroaril, heterosiklus, alkenil veya heteroalkil olabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “aril” terimi, fenil grubu gibi bir aromatik grubu veya bisiklik bir birlesmis halka sistemini ifade etmektedir. Bisiklik birlesmis halka sistemlerinin örneklerini, ana moleküler gruba eklenen ve burada tanimlanan sekildeki bir sikloalkil grubuyla, bir fenil grubuyla, burada tanimlanan sekildeki bir heteroaril grubuyla veya burada tanimlanan sekildeki bir heterosiklusla birlesen bir fenil grubu olusturmaktadir.
Temsili aril örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Indolil, naftil, fenil, kinolinil ve tetrahidrokinolinil. “Arilalkil” terimi, bir aril radikaliyle degistirilen, burada tanimlanan sekildeki bir alkili ifade etmektedir. ayrilmasi yoluyla türetilmis iki monovalent radikal merkeze sahip olan, burada tanimlanan sekildeki bir arili ifade etmektedir. Tipik arilen radikalleri arasinda fenilen ve naftilen yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir. “Arilalkilen” terimi, grubun aril radikalinden bir hidrojen atomunun ve grubun alkil radikalinden diger hidrojenin ayrilmasi yoluyla türetilmis iki monovalent radikal merkeze sahip olan, burada tanimlanan sekildeki bir arilalkili ifade etmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “karboksil” terimi, bir karboksilik asit ya da -COOH anlamina gelmektedir. anlamina gelmektedir. Sikloalkil gruplari, sifir heteroatoma ve sifir çift baga sahiptir.
Sikloalkil gruplari monosikliktir ya da birlesmis, spiro veya köprülü bisiklik halka sistemleridir. Monosiklik sikloalkil gruplari halkada 3 ila 10 karbon atomunu, tercihen 4 ila 7 karbon atomunu ve daha fazla tercih edilen durumda 5 ila 6 karbon atomunu barindirmaktadir. Bisiklik sikloalkil gruplari halkada 8 ila 12 karbon atomunu, tercihen 9 ila 10 karbon atomunu barindirmaktadir. Sikloalkil gruplari degistirilmis veya degistirilmemis oIabiImektedir. Sikloalkil gruplari arasinda örnegin siklopropil, siklobutil, siklopentil, siklohekzil ve sikloheptil yer almaktadir.
Burada kullanildigi biçimiyle “sikloalkenil” terimi, en az bir karbon-karbon çift bagi barindiran ve tercihen halka basina 5-10 karbon atomuna sahip olan, aromatik olmayan monosiklik veya multisiklik bir halka sistemi anlamina gelmektedir. Örnek monosiklik sikloalkenil halkalari arasinda siklopentenil, siklohekzenil ve sikloheptenil yer almaktadir.
Burada kullanildigi biçimiyle “sikloalkinil” terimi, en az bir karbon-karbon üçlü bagi barindiran ve tercihen halka basina 5-10 karbon atomuna veya halka basina 10ldan fazla karbon atomuna sahip olan, monosiklik veya multisiklik bir halka sistemi anlamina gelmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “haloalkil” terimi, bir, iki, üç, dört, bes, alti, yedi veya sekiz hidrojen atomunun bir halojenle degistirildigi, burada tanimlanan sekildeki bir alkil grubu anlamina gelmektedir. Temsili haloalkil örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: 2-floroetil, 2,2,2-trifloroetil, triflorometil, diflorometil, pentafloroetil ve trifloropropil, örnegin 3,3,3-trifloropropil.
Burada kullanildigi biçimiyle “halojen” veya “halo” terimi Cl, Br, I veya F anlamina gelmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “heteroalkil” terimi, alkil grubunun karbonlarindan en az birinin oksijen, azot ve sülfür gibi bir heteroatomla degistirildigi, burada tanimlanan sekildeki bir alkil grubu anlamina gelmektedir. Temsili heteroalkil örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Alkil eterler, sekonder ve tersiyer alkil aminler, amidler ve alkil sülfidler.
Burada kullanildigi biçimiyle “heteroaril” terimi N, O ve Siden olusan gruptan bagimsiz olarak seçilen en az bir heteroatomu barindiran bir aromatik monosiklik halkayi veya bir aromatik bisiklik halka sistemini ifade etmektedir. Aromatik monosiklik halkalar N, O ve Siden olusan gruptan bagimsiz olarak seçilen en az bir heteroatomu barindiran bes veya alti üyeli halkalardir. Bes üyeli aromatik monosiklik halkalar iki adet çift baga sahiptir ve alti üyeli aromatik monosiklik halkalar üç adet çift baga sahiptir. Bisiklik heteroaril gruplarinin örneklerini ana moleküler gruba eklenen ve burada tanimlanan sekildeki bir monosiklik sikloalkil grubuyla, burada tanimlanan sekildeki bir monosiklik aril grubuyla, burada tanimlanan sekildeki bir monosiklik heteroaril grubuyla veya burada tanimlanan sekildeki bir monosiklik heterosiklusla birlestirilen bir monosiklik heteroaril halkasi olusturmaktadir. Temsili heteroaril örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Indolil, piridinil (piridin-2-il, piridin-3-il, piridin-4-il dahil olmak üzere), pirimidinil, pirazinil, piridazinil, pirazolil, pirrolil, 1,2,4-oksadiazolil, imidazolil, tiyazolil, izotiyazolil, tiyenil, benzimidazolil, benzotiyazolil, benzoksazolil, benzoksadiazolil, benzotiyenil, benzofuranil, izobenzofuranil, furanil, oksazolil, izoksazolil, purinil, izoindolil, kinoksalinil, indazolil, kinazolinil, 1,2,4-triazinil, 1,3,5-triazinil, izokinolinil, kinolinil, 6,7-dihidro-1,3-benzotiyazolil, imidazo[1,2-a]piridinil, naftiridinil, piridoimidazolil, tiyazolo[5,4-b]piridin-2-il, tiyazolo[5,4-d]pirimidin-2-il.
Burada kullanildigi biçimiyle “heterosiklus” veya “heterosiklik” veya “heterosiklil” terimi, monosiklik bir heterosiklus, bisiklik bir heterosiklus (heterobisiklik) veya trisiklik bir heterosiklus anlamina gelmektedir. Monosiklik heterosiklus 0, N ve Siden olusan gruptan bagimsiz olarak seçilen en az bir heteroatomu barindiran üç, dört, bes, alti, yedi veya sekiz üyeli bir halkadir. Üç veya dört üyeli halka, sifir veya bir çift bagi ve 0, N ve Siden olusan gruptan seçilen bir heteroatomu barindirmaktadir. Bes üyeli halka, sifir veya bir çift bagi ve 0, N ve Siden olusan gruptan seçilen bir, iki veya üç heteroatomu barindirmaktadir. Alti üyeli halka, sifir, bir veya iki tane çift bagi ve 0, N ve Siden olusan gruptan seçilen bir, iki veya üç heteroatomu barindirmaktadir. Yedi veya sekiz üyeli halka, sifir, bir, iki veya üç tane çift bagi ve 0, N ve Siden olusan gruptan seçilen bir, iki veya üç heteroatomu barindirmaktadir. Monosiklik heterosikluslarin temsili örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Azetidinil, azepanil, aziridinil, diazepanil, 1,3-dioksanil, 1,3- dioksolanil, 1,3-ditiyolanil, 1,3-ditiyanil, imidazolinil, imidazolidinil, izotiyazolinil, izotiyazolidinil, izoksazolinil, izoksazolidinil, morfolinil, oksadiazolinil, oksadiazolidinil, oksazolinil, oksazolidinil, oksetanil, piperazinil, piperidinil, piranil, pirazolinil, pirazolidinil, pirrolinil, pirrolidinil, tetrahidrofuranil, tetrahidropiranil, tetrahidropiridinil, tetrahidrotiyenil, tiyadiazolinil, tiyadiazolidinil, 1,2-tiyazinanil, 1,3-tiyazinanil, tiyazolinil, tiyazolidinil, tiyomorfolinil, 1,1-dioksidotiyomorfolinil (tiyomorfolin sülfon), tiyopiranil ve tritiyanil. Bisiklik heterosiklus, bir fenil grubuyla birlesmis bir monosiklik heterosiklus veya bir monosiklik sikloalkille birlesmis bir monosiklik heterosiklus veya bir monosiklik sikloalkenille birlesmis bir monosiklik heterosiklus veya bir monosiklik heterosiklusla birlesmis bir monosiklik heterosiklustur ya da halkanin bitisik olmayan iki atomunun 1, 2, 3 veya 4 karbon atomlu bir alkilen köprüsüyle veya iki, üç veya dört karbon atomlu bir aIkeniIen köprüsüyle baglandigi bir köprülü monosiklik heterosiklus halka sistemidir.
Temsili bisiklik heterosiklus örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Benzopiranil, benzotiyopiranil, kromanil, 2,3- dihidrobenzofuranil, 2,3-dihidrobenzotiyenil, 2,3-dihidroizokinolin, azabisiklo[2.2.1]heptil (2-azabisiklo[2.2.1]hept-2-il dahil olmak üzere), 2,3-dihidro-1H-indolil, izoindolinil, oktahidrosiklopenta[c]pirrolil, oktahidropirrolopiridinil ve tetrahidroizokinolinil. Trisiklik heterosikluslarin örneklerini bir fenil grubuyla birlesmis bir bisiklik heterosiklus veya bir monosiklik sikloalkille birlesmis bir bisiklik heterosiklus veya bir monosiklik sikloalkenille birlesmis bir bisiklik heterosiklus veya bir monosiklik heterosiklusla birlesmis bir bisiklik heterosiklus ya da bisiklik halkanin bitisik olmayan iki atomunun 1, 2, 3 veya 4 karbon atomlu bir alkilen köprüsüyle veya iki, üç veya dört karbon atomlu bir aIkeniIen köprüsüyle baglandigi bir bisiklik heterosiklus olusturmaktadir. Trisiklik heterosiklus örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Oktahidro-2,5-epoksipentalen, hekzahidro-2H-2,5-metanosiklopenta[b]furan, hekza ve oksa-adamantan (2-oksatrisiklo[3.3.1.13v7]dekan). Monosiklik, bisiklik ve trisiklik heterosikluslar ana moleküler gruba halkalar içerisinde yer alan herhangi bir karbon atomu veya herhangi bir azot atomu vasitasiyla baglanmakta ve degistirilmemis veya degistirilmis olabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “heteroarilalkil” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir alkilen grubu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki bir heteroaril grubunu ifade etmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “heterosiklilalkil” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir alkilen grubu vasitasiyla eklenen, burada tanimlanan sekildeki bir heterosiklus grubunu ifade etmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “hidroksil” veya “hidroksi” terimi, bir -OH grubu anlamina gelmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “hidroksialkil” terimi, ana moleküler gruba burada tanimlanan sekildeki bir alkilen grubu vasitasiyla eklenen en az bir -OH grubu anlamina gelmektedir.
Bazi durumlarda, bir hidrokarbil substitüenindeki (örnegin alkil veya sikloalkil) karbon atomlarinin sayisi “CH” ön ekiyle gösterilmekte olup burada, x substitüendeki minimum ve y de maksimum karbon atomu sayisidir. Dolayisiyla, örnegin “01-3 alkil”, 1 ila 3 karbon atomu barindiran bir alkil substitüenini ifade etmektedir. degistirilebilen bir grubu ifade etmektedir. Substitüen gruplari arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Halojen, =O (okso), =S (tiyokso), siyano, nitro, floroalkil, alkoksifloroalkil, floroalkoksi, alkil, alkenil, alkinil, haloalkil, haloalkoksi, heteroalkil, sikloalkil, sikloalkenil, aril, heteroaril, heterosiklus, sikloalkilalkil, heteroarilalkil, arilalkil, hidroksi, hidroksialkil, alkoksi, alkoksialkil, alkilen, ariloksi, fenoksi, benziloksi, amino, alkilamino, açilamino, aminoalkil, arilamino, sülfonilamino, sülfinilamino, sülfonil, alkilsülfonil, arilsülfonil, aminosülfonil, sülfinil, -COOH, keton, amid, karbamat ve açil. terimi, tekli bir bagi (_ ) veya çift bagi (Z ) veya üçlü bagi () ifade etmektedir.
Burada açiklanan bilesiklere yönelik gruplar ve substitüenleri, atomlar ve substitüenlerin izin verilen degerligine uygun olarak ve seçimler ve degistirmeler, örnegin yeniden düzenlenme, siklizasyon, eliminasyon, vs. gibi bir dönüsüme kendiliginden ugramayan kararli bir bilesikle sonuçlanacak biçimde seçilebilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “uygulama” veya “uygulamak” terimi, bir bilesik veya konjügenin arzu edilen etkinin gerçeklestirilmesi için uygun herhangi bir yoldan verilmesini, temas ettirilmesini ve/veya tasinmasini ifade etmektedir. Bu bilesik veya konjügeler bir bireye oral, oküler, nazal, intravenöz, topikal, aerosol, supozituvar, vs. dahil olmak ancak tamami bunlarla sinirli kalmamak üzere çok çesitli yollardan uygulanabilmekte ve kombinasyon halinde kullanilabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “kanser” terimi, bir tümör, neoplazma, kanser, prekanser, hücre grubu, malignite veya sinirsiz derecede genisleme ve büyüme potansiyeline sahip baska herhangi bir hücre kaynagindan türeyen herhangi bir hücre veya dokuyu içerebilmektedir. Kanser hücreleri dogada mevcut kaynaklardan türeyebilmekte veya yapay olarak olusturulabilmektedir. Kanser hücreleri, diger dokulari istila etme ve metastaz kabiliyetine de sahip olabilmektedir. Kanser hücreleri ayrica, diger dokulari istila etmis ve/veya metastaz yapmis herhangi bir malign hücreyi de kapsamaktadir. Bir organizma baglaminda bir veya daha fazla kanser hücresi kanser, tümör, neoplazma, büyüme, malignite olarak veya kanserli durumdaki hücrelerin tanimlanmasi amaciyla bu alanda kullanilan baska herhangi bir terimle adlandirilabilmektedir. Kanser örnegin melanom, beyin kanseri, akciger kanseri, böbreküstü bezi kanseri, karaciger kanseri, renal veya böbrek kanseri, pankreas kanseri, özofagus kanseri, gastrik kanser, mide kanseri, kolon kanseri, kolorektal kanser, anal kanser, prostat kanseri, over kanseri, gögüs kanseri, rahim agzi kanseri, Ienfom, lösemi, miyelom, hematolojik kanser, hepatokarsinom, retinoblastom, gliyom, sarkom, bIastom, skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinomu içerebilmektedir. biçimde kullanilmaktadir. Referans düzey, ölçülen sonucun degerlendirilmesine yönelik bir kistas olarak kullanilan önceden belirlenmis bir deger veya aralik olabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “kontrol grubu”, kontrol deneklerinden olusan bir grubu ifade etmektedir. Önceden belirlenmis düzey, kontrol grubuna yönelik bir ayirma degeri olabilmektedir. Önceden belirlenmis düzey, bir kontrol grubuna ait bir ortalama olabilmektedir. Ayirma degerleri (veya önceden belirlenmis ayirma degerleri), Uyarlamali Indeks Modeli (AIM) metodolojisiyle belirlenebilmektedir. Ayirma degerleri (veya önceden belirlenmis ayirma degerleri), hasta grubuna ait biyolojik numuneler üzerinde gerçeklestirilen bir alici isletim egrisi (ROC) analizi vasitasiyla belirlenebilmektedir. Biyoloji tekniklerinde genellikle bilindigi üzere ROC analizi, bir testin bir durumu baska bir durumdan ayirt etme becerisinin tayinidir. ROC analizine ait bir tanim, açiklamasina burada bütünüyle referans olarak yer verilen P.J. Heagerty ve ayirma degerleri, bir hasta grubuna ait biyolojik numuneler üzerinde gerçeklestirilen bir kartil (çeyrek) analizi vasitasiyla belirlenebilmektedir. Örnegin, 25.-75. yüzde birlik araligindaki herhangi bir degere karsilik gelen bir degerin, tercihen 25. yüzde birlige, 50. yüzde birlige veya 75. yüzde birlige ve daha fazla tercih edilen durumda 75. yüzde birlige karsilik gelen bir degerin seçilmesi yoluyla bir ayrim degeri belirlenebilmektedir.
Bu gibi istatistiksel analizler bu alanda bilinen herhangi bir yöntem kullanilarak gerçeklestirilebilmekte ve piyasada mevcut herhangi bir yazilim paketi vasitasiyla uygulanabilmektedir (örnegin Analyse-it Software Ltd., Leeds, Birlesik Krallik; StataCorp LP, College Station, TX; SAS Institute Inc., Cary, NC tarafindan temin edilenler). Bir hedefe veya protein aktivitesine iliskin saglikli veya normal düzey veya araliklar, standart uygulamaya göre tanimlanabilmektedir. Bir kontrol, hastalik durumu bilinen bir birey veya bu bireyden alinan bir numune olabilmektedir. Birey veya bireyden alinan numune saglikli, hastalikli, tedavi öncesi hastalikli, tedavi sirasinda hastalikli, tedavi sonrasi hastalikli veya tedavi sonrasi saglikli ya da bunlarin bir kombinasyonu olabilmektedir. Burada kullanildigi biçimiyle “normal birey” terimi, saglikli bir birey, yani klinik hastalik belirti veya semptomlarina sahip olmayan bir birey anlamina gelmektedir. Normal birey, hastaligin baska türlü saptanmamis belirti veya semptomlari açisindan klinik olarak degerlendirilmekte olup söz konusu degerlendirme, rutin fiziksel muayeneyi ve/veya laboratuar testlerini içerebilmektedir. Bazi uygulamalarda, kontrol saglikli bir kontroldür. Bazi uygulamalarda, kontrol kanseri içermektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “etkili dozaj” veya “terapötik dozaj” veya “terapötik olarak etkili miktar” veya “etkili miktar” terimi, bir ilacin arzu edilen terapötik sonucun elde edilmesi için gerekli süreler boyunca etkili olan bir terapötik etkisinin veya dozajinin ortaya çikarilmasi bakimindan yeterli bir miktar anlamina gelmektedir. Etkili dozaj bu alanda deneyimli bir kisi tarafindan belirlenebilmekte ve hastalik durumu, bireyin yasi, cinsiyeti ve kilosu, uygulama tarzi, hastaligin asamasi ve siddeti, bireyin genel saglik durumu, reçete yazan hekimin kanisi ve ilacin bireyde arzu edilen bir yaniti ortaya çikarma yetisi gibi faktörlere göre degisebilmektedir. Terapötik olarak etkili bir miktar ayrica, terapötik olarak faydali etkilerin maddenin herhangi bir toksik veya zararli etkisinden daha agir bastigi miktardir. “Profilaktik olarak etkili bir miktar”, arzu edilen profilaktik sonucun elde edilmesi için gerekli dozajlarda ve gerekli süreler boyunca etkili bir miktari ifade etmektedir. Tipik olarak, profilaktik bir doz bireylerde hastalik öncesinde veya hastaligin erken bir asamasinda kullanildigi için, profilaktik olarak etkili miktar terapötik olarak etkili miktardan daha az olacaktir. konusu inhibitörün mevcut olmadigi durumun aksine azaltilmasi veya önlenmesi anlamini tasimaktadir. “Inhibisyon” terimi, bir prosesin azaltilmasini veya azalma yönünde düzenlenmesini ya da bir prosese iliskin bir uyaranin eliminasyonunu ifade etmekte olup bir biyo-isaretçi veya polipeptidin ekspresyonunun veya aktivitesinin mevcut olmamasi veya en aza indirgenmesi durumuyla sonuçlanmaktadir. Inhibisyon dogrudan veya dolayli olabilmektedir. Inhibisyon spesifik olabilmekte; baska bir deyisle inhibitör belirli bir biyo-isaretçi veya polipeptidi inhibe ederken digerlerini inhibe etmemektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “numune” veya “test numunesi”, bilesik veya hedefin varliginin ve/veya düzeyinin saptanacak veya belirlenecek oldugu herhangi bir numune anlamina gelebilmektedir. Numuneler sivilari, çözeltileri, emülsiyonlari, karisimlari veya süspansiyonlari içerebilmektedir. Numuneler, tibbi bir numuneyi içerebilmektedir.
Numuneler, asagidakiler gibi herhangi bir biyolojik siviyi veya dokuyu içerebilmektedir: Kan, tam kan, plazma ve serum gibi kan fraksiyonlari, periferik mononükleer kan hücreleri (PBMC), kas, interstisyel sivi, ter, tükürük, idrar, gözyasi, eklem sivisi, kemik iligi, beyin omurilik sivisi, nazal sekresyonlar, balgam, amniyotik sivi, bronkoalveoler lavaj sivisi, gastrik lavaj, emez, diski, akciger dokusu, periferik mononükleer kan hücreleri, total beyaz kan hücreleri, lenf dügümü hücreleri, dalak hücreleri, bademcik hücreleri, kanser hücreleri, tümör hücreleri, safra, sindirim sivisi, deri veya bunlarin kombinasyonlari. Bazi uygulamalarda, numune temsili bir parçayi (alikuot) içermektedir. Diger uygulamalarda, numune biyolojik bir siviyi içermektedir. Numuneler bu alanda bilinen herhangi bir yolla elde edilebilmektedir. Numune dogrudan bir hastadan elde edildigi sekliyle kullanilabilmekte ya da numunenin karakterinin burada ele alinan tarzda veya bu alanda bilinen baska bir biçimde degistirilmesi amaciyla örnegin filtrasyon, distilasyon, ekstraksiyon, konsantrasyon, santrifüj, girisimde bulunan bilesenlerin etkisizlestirilmesi, reaktiflerin eklenmesi ve benzerleri gibi yollarla ön isleme tabi tutulabilmektedir. Numuneler teshis öncesinde, tedavi öncesinde, tedavi sirasinda, tedavi sonrasinda veya teshis sonrasinda ya da bunlarin bir kombinasyonuna uygun olarak alinabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “spesifisite” terimi, gerçek negatiflerin sayisinin gerçek negatiflerin sayisi ile yanlis pozitiflerin sayisinin toplamina bölümünü ifade etmekte olup spesifisite (“spes.”) O hassasiyeti hem de spesifisitesi bire veya %100le esit olan bir yöntem tercih edilmektedir. hedefe, rastgele ve iliskisiz bir hedefe baglanmasi durumuna kiyasla daha kolay baglanacak oldugu zaman baglanmasi kastedilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “birey”, burada açiklanan bilesik veya yöntemleri isteyen ya da bunlara ihtiyaç duyan bir memeli anlamina gelebilmektedir. Birey, bir insan veya insandan farkli bir hayvan olabilmektedir. Birey bir memeli olabilmektedir. Memeli bir primat veya primat disi bir hayvan olabilmektedir. Memeli insan gibi bir primat; köpek, kedi, at, inek, domuz, fare, siçan, deve, lama, keçi, tavsan, koyun, hamster ve kobay gibi bir primat disi hayvan ya da maymun, sempanze, goril, orangutan ve sebek gibi insan disi bir primat olabilmektedir. Birey, herhangi bir yasta veya gelisim asamasinda bulunabilmekte, örnegin bir yetiskin, ergen veya bebek olabilmektedir. Birey erkek veya disi olabilmektedir. Bazi uygulamalarda, birey spesifik bir genetik isaretçiye sahiptir.
Burada kullanildigi biçimiyle “toksik” terimi, kimyasal bir olusum, ajan veya maddenin birey için zararli olacak veya herhangi bir advers etkiye yol açacak olan bir miktarini ifade etmektedir. “Toksik olmayan” terimi, bir bireye nispeten düsük zarar verme derecesine sahip bir maddeyi ifade etmektedir. “Sitotoksik”, hücreler için toksik kimyasal bir olusum, ajan veya maddeyi ifade etmektedir. Toksisite hayvan, bakteri, bitki veya burada tanimlanan baska bir birey gibi bir tam organizma üzerindeki etkiyi ve ayrica bir hücre (sitotoksisite) veya organ (organotoksisite), örnegin karaciger (hepatotoksisite) gibi organizmaya ait bir alt yapi üzerindeki etkiyi ifade edebilmektedir.
Toksikolojinin merkezi bir konsepti, etkilerin doza bagimli olmasidir; yeterince yüksek dozlarda alindiginda su bile su zehirlenmesine yol açabilmekteyken, yilan zehri gibi çok toksik bir madde için bile altinda kalindigi zaman saptanabilir herhangi bir toksik etkinin söz konusu olmadigi bir doz vardir. Nispeten toksik olmayan bir bilesim veya bilesik, güvenlikle ilgili ciddi endise veya riskler söz konusu olmaksizin daha genis bir birey yelpazesinin bilesim veya bilesimi güvenli bir biçimde idare etmesine olanak taniyabilmektedir.
Burada kullanildigi biçimiyle “tedavi etmek”, “tedavi edilen” veya “tedavi etme” terimleri, amacin istenmeyen fizyolojik bir durum, rahatsizlik veya hastaligin yavaslatilmasi (azaltilmasi) ya da faydali veya arzu edilen klinik sonuçlarin elde edilmesi oldugu terapötik bir durumu ifade etmektedir. Bu bulusun amaçlari uyarinca faydali veya arzu edilen klinik sonuçlar arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Semptomlarin hafifletilmesi; durum, rahatsizlik veya hastaligin kapsaminin azaltilmasi; durum, rahatsizlik veya hastaligin stabilizasyonu (yani kötüye gitmemesinin saglanmasi); durum, rahatsizlik veya hastaligin ortaya çikmasinda gecikme saglanmasi veya ilerleyisinin yavaslatilmasi; durum, rahatsizlik veya hastaligin iyilestirilmesi ve durum, rahatsizlik veya hastaligin saptanabilir veya saptanamaz biçimde gerilemesinin (kismen veya toptan) veya düzelmesinin veya iyilesme göstermesinin saglanmasi. Tedavi ayrica, tedavi görmeme durumunda beklenen sag kalim süresine kiyasla sag kalim süresinin uzatilmasini da içermektedir.
Bir bireyin bir hastaliktan korunmasini ifade ettigi zaman “tedavi” veya “tedavi etme” deyimi, hastaligin baskilanmasi, bastirilmasi, iyilestirilmesi veya tamamen ortadan kaldirilmasi anlamina gelmektedir. Hastaligin önlenmesi, mevcut bulusa uygun bir bilesimin bir bireye hastalik baslangici öncesinde uygulanmasini içermektedir.
Hastaligin baskilanmasi, mevcut bulusa uygun bir bilesimin bir bireye hastaligin baslamasindan sonra ancak klinik olarak ortaya çikmasindan önce uygulanmasini içermektedir. Hastaligin bastirilmasi veya iyilestirilmesi, mevcut bulusa uygun bir bilesimin bir bireye hastaligin klinik olarak ortaya çikmasindan sonra uygulanmasini içermektedir. Hastalik kanseri içerebilmektedir. 2. Fosfolipid Eterler Burada, fosfolipid eter (PLE) molekülleri temin edilmektedir. PLE Formül Ile uygun veya bunun bir tuzu seklinde olabilmektedir: Burada X hidrojendir, metildir veya karboksille degistirilmis fenildir.
Bazi uygulamalarda, PLE asagidakiler içinden seçilmektedir: PLE örnegin floresan molekül, kemiluminesan molekül, radyoaktif etiket, manyetik etiket, kizilötesi molekül veya bunlarin bir kombinasyonu gibi saptanabilir bir gruba (raportör veya etiket olarak da anilmaktadir) konjüge edilebilmektedir. Manyetik etiketler, bir manyetik proksimite sensörüyle yeterince iliskilendirildikleri zaman manyetik proksimite sensörü tarafindan saptanabilen ve manyetik proksimite sensörünün bir sinyali çikti olarak vermesine neden olan etiketleme gruplaridir.
Manyetik etiketler paramanyetik, süperparamanyetik, ferromanyetik, antiferromanyetik malzemeler, bunlarin kombinasyonlari ve benzerleri arasindan seçilen bir veya daha fazla malzemeye yer verebilmektedir. Floresan etiketler, bir floresans detektörü tarafindan saptanabilen etiketleme gruplaridir. Uygun floresan moleküller (floroforlar) arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Floresin, floresin izotiyosiyanat, karboksifloresin suksinimidil esterleri, floresin suksinimidil esterleri, floresin diklorotriazin 5-izomeri, kafesli karboksifloresin-alanin-karboksamid, Oregon Yesili 488, Oregon Yesili 514; Lucifer Sarisi, akridin turuncusu, rodamin, tetrametilrodamin, Texas Kirmizisi, propidyum iyodür, JC-1 (5,5',6,6'-tetrakloro- 1,1',3,3'-tetraetilbenzimidazoilkarbosiyanin iyodür), tetrabromorodamin 123, rodamin 6G, TMRM (tetrametil rodamin metil ester), TMRE (tetrametil rodamin etil ester), tetrametilrozamin, rodamin B ve 4-dimetilaminotetrametilrozamin, yesil floresan protein, mavi kaymali yesil floresan protein, siyan kaymali yesil floresan protein, kirmizi kaymali yesil floresan protein, sari kaymali yesil floresan protein, 4-asetamido-4'- izotiyosiyanatostilben-2,2' disülfonik asit; akridin ve türevleri, örnegin akridin, akridinizotiyosiyanat; 5-(2'-aminoetil)aminonaftalin-1-sülfonik asit (EDANS); 4-amino-N- antranilamid; 4,4-difloro-5-(2-tiyenil)-4-bora-3a,4a diaza-5-indasen-3-propiyonik asit BODIPY; kaskad mavisi; parlak sari; kumarin ve türevleri, örnegin kumarin, 7-amino-4- metilkumarin (AMC, Kumarin 120), 7-amino-4-triflorometilkumarin (Kumarin 151); siyanin boyalari; siyanozin; 4',6-diaminidino-2-fenilindol (DAPI); 5',5"-dibromopirogallol- sülfonaftalein (Bromopirogallol Kirmizisi); 7-dietilamino-3-(4'-izotiyosiyanatofenil)-4- metilkumarin; dietilentriaminpentaasetat; 4,4'-diizotiyosiyanatodihidro-stilben-2-,2'- disülfonik asit; 4,4'-diizotiyosiyanatostiIben-2,2'-disülfonik asit; 5-(dimetilamino)naftalin- 1-sülfonil klorür (DNS, dansilklorür); 4-dimetilaminofenilazofenil-4'-izotiyosiyanat (DABITC); eozin ve türevleri, örnegin eozin, eozin izotiyosiyanat; eritrosin ve türevleri, örnegin eritrosin B, eritrosin izotiyosiyanat; etidiyum; floresin ve türevleri, örnegin 5- karboksifloresin (FAM), 5-(, 2',7' dimetoksi-4',5'-dikloro-6-karboksifloresin (JOE), floresin, floresin izotiyosiyanat, QFITC, (XRITC); floreskamin; IR144; IR1446; Malakit Yesili izotiyosiyanat; 4- metilumbelliferonorto krezolftalein; nitrotirozin; pararozanilin; Fenol Kirmizisi; B- fikoeritrin; o-fitaldialdehit; piren ve türevleri, örnegin piren, piren butirat, suksinimidil 1- piren; butirat kuantum noktalari; Reaktif Kirmizi 4 (CibacronTM Parlak Kirmizi 3B-A); rodamin ve türevleri, örnegin 6-karboksi-X-rodamin (ROX), 6-karboksirodamin (R6G), lissamin rodamin B sülfonil klorür rodamin (Rhod), rodamin B, rodamin 123, rodamin X izotiyosiyanat, sülforodamin B, sülforodamin 101, sülforodamin 101 sülfonil klorür türevi (Texas Kirmizisi); N,N,N',N'-tetrametil-6-karboksirodamin (TAMRA); tetrametil rodamin; tetrametilrodaminizotiyosiyanat (TRITC); riboflavin; 5-(2'-aminoetil)aminonaftalin-1- sülfonik asit (EDANS), 4-(4'-dimetilaminofenilazo)benzoik asit (DABCYL), rozolik asit; ksanten boyalari, örnegin rodoller, rezorufinler, bimanlar, akridinler, izoindoller, dansil boyalari, aminofitalik hidrazidler, örnegin luminol ve izoluminol türevleri, aminofitalimidler, aminonaftalimidler, aminobenzofuranlar, aminokinolinler, disiyanohidrokinonlar, floresan öropiyum ve terbiyum kompleksleri; bunlarin Saptanabilir grup PLEiye kovalent olarak veya bölünebilir biçimde baglanabilmektedir. Örnegin, etiketli PLE asagidakiler arasindan seçilebilmektedir: Yukaridaki bilesik (1), PLElye stabil biçimde bagli BODIPY floresan grubuna sahip PLEldir (3) ve CLR 1501 seklinde de anilabilmektedir. Yukaridaki bilesik (2), PLElye stabil biçimde bagli IR- ve CLR 1502 seklinde de anilabilmektedir. Bilesik (1) ve (2),nin fosfolipid ilaç konjügesi (PDC) olarak ifade edilmesi de mümkündür.
PLE veya bir konjügesi bir tümör veya kanser hücresi için spesifik olabilmektedir. PLE veya bir konjügesi bir bireye uygulanmasi durumunda, bir tümör veya kanser hücresine lokalize olabilmektedir. PLE veya bir konjügesi, bir tümör veya kanser hücresi içine saglikli bir hücreye kiyasla daha fazla dahil olabilmektedir. PLE veya bir konjügesi, saglikli hücrelerden en az yaklasik 2 kat, en az yaklasik 3 kat, en az yaklasik 4 kat, en az yaklasik 5 kat, en az yaklasik 6 kat, en az yaklasik 7 kat, en az yaklasik 8 kat, en az yaklasik 9 kat, en az yaklasik 10 kat, en az yaklasik 15 kat, en az yaklasik 20 kat, en az yaklasik 25 kat, en az yaklasik 30 kat daha fazla tümör veya kanser hücresi içine dahil olabilmektedir. 3. Fosfolipid-Flavaglin Konjügeleri Bir PLE bir baglayici vasitasiyla bir flavaglin bilesigine konjüge edilerek bir fosfolipid- flavaglin konjügesi (PLE-flavaglin konjügesi olarak da anilmaktadir) olusturulabilmektedir. Konjüge Formül Illye uygun veya bunun bir tuzu olabilmektedir: Burada X veya veya metilen veya bag seklindedir; Y bir disülfid içeren bir baglayicidir ve 2 bir flavaglin antikanser ilacidir. Formül Illye uygun bir konjügenin bir fosfolipid ilaç konjügesi (PDC) olarak anilmasi da mümkündür.
Flavaglinler, Aglaia (Meliaceae) cinsine üye bitkilerde bulunan dogal ürünlerin olusturdugu bir ailedir. Flavaglinler, bir siklopenta[b]benzofuran omurgasiyla nitelendirilmektedir. Flavaglinler güçlü insektisit, antifungal, antienflamatuar, nöroprotektif, kardiyoprotektif ve antikanser aktivitelere sahip olabilmektedir.
Flavaglinler, kemoterapilerin etkisini artirabilmekte ve/veya kemoterapilerin advers kardiyak etkisini hafifletebilmektedir. Flavaglinler örnegin FLV1, FLV3, bunlarin bir türevi veya analogu veya bir kombinasyonunu içerebilmektedir.
Bazi uygulamalarda, flavaglin FLV1 veya bunun bir tuzunu içermektedir: Bazi uygulamalarda, flavaglin FLV3 veya bunun bir tuzunu içermektedir: Flavaglin bilesigi, asimetrik veya kiral merkezlerin mevcut oldugu bir stereoizomer halinde var olabilmektedir. Stereoizomer, kiral karbon atomunun etrafindaki substitüenlerin konfigürasyonuna bagli olarak “R” veya “8” seklindedir. Burada kullanilan “R” ve “S” terimleri, asagidaki kaynakta tanimlanan konfigürasyonlardir: Tarifname, çesitli stereoizomerleri ve bunlarin karisimlarini öngörmekte ve bunlar bu bulusun kapsamina özel olarak dahil edilmektedir. Stereoizomerler enantiyomerleri ve diastereomerleri ve enantiyomer veya diastereomerlerin karisimlarini içermektedir.
Bilesiklerin tek stereoizomerleri, asimetrik veya kiral merkezleri barindiran piyasada mevcut baslangiç maddelerinden hareketle sentetik olarak hazirlanabilmekte ya da rasemik karisimlarin hazirlanmasi ve ardindan bu alanda normal deneyime sahip kisilerce iyi bilinen ayristirma yöntemlerinden yararlanilmasi yoluyla hazirlanabilmektedir. Bu ayristirma yöntemlerinin örneklerini, (1) Furniss, Hannaford, Smith ve Tatchell, “Vogel's Textbook of Practical Organic Chemistry,” 5. baski (1989), Longman Scientific & Technical, Essex CM20 2JE, Ingiltere kaynaginda açiklandigi gibi bir enantiyomer karisiminin bir kiral yardimci bilesene baglanmasi, ortaya çikan diastereomer karisiminin rekristalizasyon veya kromatografi yoluyla ayristirilmasi ve optik olarak saf ürünün yardimci bilesenden istege bagli biçimde serbest birakilmasi ya da (2) optik enantiyomer karisiminin kiral kromatografik kolonlar üzerinde dogrudan ayristirilmasi ya da (3) fraksiyonel rekristralizasyon yöntemleri olusturmaktadir.
Flavaglin bilesiginin totomerik formlara ve ayrica geometrik izomerlere sahip bulunabilecegi ve bunlarin da tarifnamenin uygulamalarini olusturdugu anlasilmalidir.
Baglayici, disülfid gibi parçalanabilir bir baglayici olabilmekte ve flavaglini bir tümör veya kanser hücresine tasimak için özel bir biçimde tasarlanmaktadir. Bazi asagidakini içermektedir: Bazi uygulamalarda, fosfolipid-flavaglin konjügesi asagidakiler arasindan seçilmektedir: Mevcut tarifname ayrica izotopik olarak etiketlenmis PLE, izotopik olarak etiketlenmis flavaglin, izotopik olarak etiketlenmis baglayici veya izotopik olarak etiketlenmis fosfolipid-flavaglin konjügesi gibi izotopik olarak etiketlenmis bir bilesigi de kapsamaktadir. Izotopik olarak etiketlenmis bir bilesik burada ayrintilari verilen bilesiklerle özdestir, ancak bir veya daha fazla atomun dogada normalde bulunan atomik kütleden veya kütle numarasindan farkli bir atomik kütleye veya kütle numarasina sahip bir atomla degistirilmesi gerçegi söz konusudur. Bulusa uygun bilesiklere dahil edilmeye uygun izotoplarin örnekleri arasinda asagidakiler yer almakla birlikte, tamami bunlarla sinirli degildir: Hidrojen, karbon, azot, oksijen, fosfor, sülfür, degistirme, daha yüksek metabolik stabiliteden kaynakli örnegin uzayan in vivo yarilanma ömrü veya azalan dozaj gereksinimleri gibi belirli terapötik avantajlari saglayabilmekte ve sonuç olarak bazi durumlarda tercih edilebilmektedir. Bilesik, tibbi görüntülemeye ve reseptörlerin dagiliminin tayinini amaçlayan pozitron yayici tomografi (PET) çalismalarina yönelik pozitron yayici izotoplari barindirabilmektedir.
Bilesiklere dahil edilmesi mümkün uygun pozitron yayici izotoplar 11C, 13N, 150 ve 18F seklindedir. Izotopik olarak etiketlenmis bilesikler genelde, bu alanda deneyimli kisilerce bilinen klasik teknikler vasitasiyla ya da ekli Örneklerde açiklananlara benzer prosesler vasitasiyla, izotopik olarak etiketlenmemis reaktif yerine uygun izotopik olarak etiketlenmis reaktif kullanilarak hazirlanabilmektedir.
Ifsa edilen PLE veya fosfolipid-flavaglin konjügesi, farmasötik olarak kabul edilebilir tuz halinde mevcut bulunabilmektedir. “Farmasötik olarak kabul edilebilir tuz” terimi bilesiklerin; suda veya yagda çözünür ya da dagilir olan, gereksiz toksisite, tahris ve alerjik yanit söz konusu olmaksizin rahatsizliklarin makul bir fayda/risk oraniyla uyumlu biçimde tedavisi için uygun olan ve amaçlari açisindan etkili olan tuzlarini veya zwitteriyonlarini ifade etmektedir. Tuzlar, bilesiklerin son izolasyon ve saflastirmasi sirasinda ya da bilesiklere ait bir amino grubunun uygun bir asitle reaksiyona sokulmasi yoluyla ayrica hazirlanabilmektedir. Örnegin bir bilesik metanol ve su gibi olmakla birlikte bunlarla sinirli bulunmayan uygun bir çözücü içinde çözdürülebilmekte ve hidroklorik asit gibi bir asidin en az bir esdegeriyle isleme tabi tutulabilmektedir.
Ortaya çikan tuz çözelti disina çökelebilmekte ve filtrasyon yoluyla izole edilebilmekte ve düsük basinç altinda kurutulabilmektedir. Alternatif olarak, çözücü ve fazlalik asit düsük basinç altinda uzaklastirilarak bir tuz elde edilebilmektedir. Temsili tuz örnekleri arasinda asagidakiler yer almaktadir: Asetat, adipat, alginat, sitrat, aspartat, benzoat, benzensülfonat, bisülfat, butirat, kamforat, kamforsülfonat, diglukonat, gliserofosfat, hemisülfat, heptanoat, hekzanoat, format, izetiyonat, fumarat, laktat, maleat, metansülfonat, naftilensülfonat, nikotinat, oksalat, pamoat, pektinat, persülfat, 3- fenilpropiyonat, pikrat, oksalat, maleat, pivalat, propiyonat, suksinat, tartarat, trikloroasetat, trifloroasetat, glutamat, para-toluensülfonat, undekanoat, hidroklorik, hidrobromik, sülfürik, fosforik ve benzerleri. Bilesiklerin amino gruplari ayrica alkil klorürler, bromürler ve iyodürlerle kuaternize edilebilmektedir (metil, etil, propil, izopropil, butil, lauril, miristil, stearil ve benzerleri gibi).
Bazik ekleme tuzlari, ifsa edilen bilesiklerin son izolasyon ve saflastirmasi sirasinda bir karboksil grubunun uygun bir bazla, örnegin lityum, sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum veya alüminyum gibi bir metal katyonun hidroksiti, karbonati veya bikarbonatiyla ya da bir organik primer, sekonder veya tersiyer aminle reaksiyona sokulmasi yoluyla hazirlanabilmektedir. Asagidakilerden türetilenler gibi kuaterner amin tuzlarinin hazirlanmasi mümkündür: Metilamin, dimetilamin, trimetilamin, trietilamin, dietilamin, etilamin, tributilamin, piridin, N,N-dimetilanilin, N-metilpiperidin, N- metilmorfolin, disiklohekzilamin, prokain, dibenzilamin, N,N-dibenzilfenetilamin, 1- efenamin ve N,Nl-dibenziletilendiamin, etilendiamin, etanolamin, dietanolamin, piperidin, piperazin ve benzerleri.
Fosfolipid-flavaglin konjügesi bir tümör veya kanser hücresi için spesifik olabilmektedir.
Bir bireye uygulanmasi durumunda, fosfolipid-flavaglin konjügesi bir tümör veya kanser hücresine lokalize olabilmektedir. Fosfolipid-flavaglin konjügesi, bir tümör veya kanser hücresinin sitoplazmasina veya organeline lokalize olabilmekte veya geçebilmektedir.
Fosfolipid-flavaglin konjügesi, bir tümör veya kanser hücresine saglikli bir hücreye kiyasla daha fazla dahil olabilmektedir. Fosfolipid-flavaglin konjügesi, saglikli hücrelerden en az yaklasik 2 kat, en az yaklasik 3 kat, en az yaklasik 4 kat, en az yaklasik 5 kat, en az yaklasik 6 kat, en az yaklasik 7 kat, en az yaklasik 8 kat, en az yaklasik 9 kat, en az yaklasik 10 kat, en az yaklasik 15 kat, en az yaklasik 20 kat, en az yaklasik 25 kat, en az yaklasik 30 kat daha fazla tümör veya kanser hücresi içine dahil olabilmektedir.
Bir bireye uygulanmasi durumunda, flavaglin PLElden örnegin in vivo ayrilma yoluyla ayrilabilmektedir. Flavaglin, bir tümör veya kanser hücresinin sitoplazmasina veya organeline lokalize olabilmekte veya geçebilmektedir. Flavaglin, bir tümör veya kanser hücresine saglikli bir hücreye kiyasla daha fazla dahil olabilmektedir. Flavaglin, saglikli hücrelerden en az yaklasik 2 kat, en az yaklasik 3 kat, en az yaklasik 4 kat, en az yaklasik 5 kat, en az yaklasik 6 kat, en az yaklasik 7 kat, en az yaklasik 8 kat, en az yaklasik 9 kat, en az yaklasik 10 kat, en az yaklasik 15 kat, en az yaklasik 20 kat, en az yaklasik 25 kat, en az yaklasik 30 kat daha fazla tümör veya kanser hücresi içine dahil olabilmektedir. a. Sentez PLE, Örnek 1le uygun biçimde sentetik olarak yapilabilmektedir. Alternatif olarak, burada ayrintilari verilen PLE, bu alanda deneyimli bir kisice bilinen yöntemler vasitasiyla sentetik olarak yapilabilmektedir. Flavaglin, Örnek 1le uygun biçimde sentetik olarak yapilabilmektedir. Alternatif olarak, burada ayrintilari verilen flavaglin, bu alanda deneyimli bir kisice bilinen yöntemler vasitasiyla sentetik olarak yapilabilmektedir. Flavaglinler ayrica, örnegin Haoyuan Chemexpress Co. (Sangay, Çin) sirketinden ticari olarak temin edilebilmektedir. PLE-flavaglin konjügesi, Örnek 1,e uygun biçimde sentetik olarak yapilabilmektedir. Alternatif olarak, burada ayrintilari verilen PLE-flavaglin konjügesi, bu alanda deneyimli bir kisice bilinen yöntemler vasitasiyla sentetik olarak yapilabilmektedir. 4. Farmasötik Bilesimler Burada ayrintilari verilen PLEller ve fosfolipid-flavaglin konjügeleri, farmasötik alaninda deneyimli kisilerce iyi bilinen standart tekniklere uygun olarak farmasötik bilesimler halinde formüle edilebilmektedir. Bilesim bilesigi (bir PLE veya fosfolipid-flavaglin konjügesi) ve farmasötik olarak kabul edilebilir bir tasiyiciyi içerebilmektedir. Burada kullanildigi biçimiyle “farmasötik olarak kabul edilebilir tasiyici” terimi toksik olmayan, inert (reaksiyona girmeyen), kati, yari kati veya sivi herhangi bir tipteki bir dolgu maddesi, seyreltici, kapsülleme malzemesi veya formülasyon yardimci bileseni anlamina gelmektedir.
Ifsa edilen PLEiler ve fosfolipid-flavaglin konjügelerinin uygulandigi yol ve bilesimin formu, kullanilacak olan tasiyicinin tipi için belirleyici olacaktir. Farmasötik bilesim örnegin sistemik uygulama (örnegin oral, rektal, dilalti, bukkal, implant, intranazal, intravajinal, transdermal, intravenöz, intraarteryel, intratümöral, intraperitoneal veya parenteral) ya da topikal uygulama (örnegin dermal, pulmoner, nazal, aural, oküler, lipozom tasima sistemleri veya iyontoforez) için elverisli çesitli formlarda bulunabilmektedir. Bazi uygulamalarda, farmasötik bilesim bir bireyin merkezi sinir sistemine uygulamaya yöneliktir. Teknikler ve formülasyonlarin genel olarak asagidaki kaynakta bulunmasi mümkündür: "Remington's Pharmaceutical Sciences,” (Meade Publishing Co., Easton, Pa.). Farmasötik bilesimlerin tipik olarak üretim ve saklama kosullarinda steril ve kararli olmasi gereklidir. Bütün tasiyicilar, bilesimlerde istege baglidir.
Farmasötik olarak kabul edilebilir tasiyicilar arasinda örnegin seyrelticiler, yaglayicilar, baglayicilar, parçalayicilar, renklendiriciler, aromalar, tatlandiricilar, antioksidanlar, koruyucular, kayganlastiricilar, çözücüler, süspansiyon yapici maddeler, islatici maddeler, yüzey aktif maddeler, yumusaticilar, iticiler, nem çekiciler, tozlar, pH ayarlama maddeleri ve bunlarin kombinasyonlari yer almaktadir.
Bilesimlerdeki bilesenlerin miktarlari hazirlanan bilesimin tipine bagli olarak degisebilmekle birlikte, genel olarak sistemik bilesimler bir bilesigi (PLE veya fosfolipid- flavaglin konjügesi gibi) %0.01 ila %50 oraninda ve bir veya daha fazla tasiyiciyi %50 ila %99.99 oraninda içerebilmektedir. Parenteral uygulamaya yönelik bilesimler ise tipik olarak bir bilesigi %0.1 ila %10 oraninda ve bir veya daha fazla tasiyiciyi %90 ila bilesimleri tasiyicilari yaklasik %50 ila yaklasik %95 oraninda ya da yaklasik %50 ila yaklasik %75 oraninda içerebilmektedir. Ifsa edilen bir bilesikle bir arada kullanilan tasiyicinin miktari, bilesigin birim dozu basina uygulama için pratik bir bilesim miktarini temin etmeye yeterlidir. Bu bulusa uygun yöntemlerde kullanisli dozaj formlarinin yapimina iliskin teknikler ve bilesimler asagidaki kaynaklarda açiklanmaktadir: Modern Pharmaceutics, Ünite 9 ve 10, Banker ve Rhodes, editörler (1979); Lieberman ve digerleri, Pharmaceutical Dosage Forms: Tablets (1981) ve Ansel, Introduction to Pharmaceutical Dosage Forms, 2. Baski, (1976).
. Uygulama PLE veya fosfoIipid-flavaglin konjügesi ya da bunu içeren farmasötik biIesimIer bir bireye uygulanabilmektedir. Bir bilesigi (bir PLE veya fosfoIipid-flavaglin konjügesi gibi) içeren bu tür biIesimIer söz konusu bireyin yasi, cinsiyeti, kilosu ve durumu ve uygulama yqu gibi faktörler göz önünde bulundurularak tip alaninda deneyimli kisilerce iyi bilinen dozajlarda ve tekniklerle uygulanabilmektedir.
Bilesik (bir PLE veya fosfoIipid-flavaglin konjügesi gibi), profilaktik veya terapötik olarak uygulanabilmektedir. Profilaktik uygulamada, bilesik bir yanitin meydana getirilmesi için yeterli bir miktarda uygulanabilmektedir. Terapötik uygulamalarda, biIesikIer ihtiyaç duyan bir bireye, bir terapötik etkinin ortaya çikarilmasi için yeterli bir miktarda uygulanmaktadir. Bunun gerçeklestirilmesi için yeterli bir miktar, “terapötik olarak etkiIi miktar” sekIinde tanimlanmaktadir. Bu kullanim için etkili miktarlar örnegin uygulanan biIesik rejimine ait özel biIesime, uygulama tarzina, hastaligin asamasi ve siddetine, hastanin genel saglik durumuna ve reçeteyi yazan hekimin kanisina bagIi olacaktir.
Terapötik olarak etkili bir miktar ayrica, bir biIesigin terapötik olarak faydali etkilerinin o biIesigin herhangi bir toksik veya zararli etkisinden agir bastigi bir miktardir. “Profilaktik olarak etkili bir miktar”, arzu edilen profilaktik sonucun elde edilmesi için gerekli dozajlarda ve gerekli süreler boyunca etkili bir miktari ifade etmektedir. Tipik olarak, profilaktik bir doz bireylerde hastalik öncesinde veya hastaligin erken bir asamasinda kullanildigi için, profilaktik olarak etkiIi miktar terapötik olarak etkiIi miktardan daha az olacaktir. Örnegin, bir biIesigin terapötik olarak etkili bir miktari yaklasik 1 mg/kg iIa yaklasik 1000 mg/kg, yaklasik 5 mg/kg iIa yaklasik 950 mg/kg, yaklasik 10 mg/kg iIa yaklasik 900 mg/kg oIabiImektedir.
Bilesik, tamaminin içerigine burada bütünüyle referans olarak yer verilen asagidaki kaynaklarda açiklandigi gibi bu alanda iyi bilinen yöntemler vasitasiyla Felgner ve digerleri (; Felgner ( ve Carson ve digerleri (. Bilesik, bir bireye örnegin bir asi tabancasi kullanilarak uygulanmasi mümkün parçaciklar veya taneciklerle kompleks haline getirilebilmektedir. Bu alanda deneyim sahibi bir kisi, fizyolojik olarak kabul edilebilir bir bilesik dahil olmak üzere farmasötik olarak kabul edilebilir bir tasiyiciya yönelik seçimin, örnegin uygulama yoluna bagli bulundugunu bilecektir.
Bilesik çesitli yollardan verilebilmektedir. Tipik tasima yollari arasinda parenteral uygulama, örnegin intradermal, intramüsküler veya subkütanöz tasima yer almaktadir.
Diger yollar arasinda oral uygulama, intranazal, intravajinal, transdermal, intravenöz, intraarteryel, intratümöral, intraperitoneal ve epidermal yollar yer almaktadir. Bazi uygulamalarda, bilesik bireye intravenöz, intraarteryel veya intraperitoneal yoldan uygulanmaktadir. Bazi uygulamalarda, bilesik bireye intravenöz yoldan uygulanmaktadir. Bazi uygulamalarda, bilesik bireye oral yoldan uygulanmaktadir.
Bazi uygulamalarda, bilesik bir kontrollü salim formülasyonu halinde uygulanmaktadir.
Bilesik örnegin dolasimin içine salinabilmektedir. Bazi uygulamalarda, bilesik en az yaklasik 1 gün, en az yaklasik 2 gün, en az yaklasik 3 gün, en az yaklasik 4 gün, en az yaklasik 5 gün, en az yaklasik 6 gün, en az yaklasik 7 gün, en az yaklasik 1 hafta, en az yaklasik 1.5 hafta, en az yaklasik 2 hafta, en az yaklasik 2.5 hafta, en az yaklasik 3.5 hafta, en az yaklasik 4 hafta veya en az yaklasik 1 aylik bir süre boyunca salinabilmektedir.
Bilesik tek bir doz halinde ya da epizodik olarak ya da tekrarlanan dozlar halinde uygulanabilmektedir. Örnegin bilesik saatte, 2 saatte, 4 saatte, 8 saatte, 12 saatte, 25 saatte, 36 saatte, 2 günde, 3 günde, 4 günde, 5 günde, 6 günde, haftada, 2 haftada, 3 haftada veya 4 haftada bir uygulanabilmektedir. 6. Yöntemler a. Bir Bireydeki Kanserin Tedavi Edilmesine Yönelik Yöntemler Burada, bir bireydeki kanserin tedavi edilmesine yönelik yöntemler temin edilmektedir.
Yöntem, burada ayrintili olarak açiklandigi biçimiyle bir fosfolipid-flavaglin konjügesinin bireye uygulanmasini içerebilmektedir. Bazi uygulamalarda, kanser melanom, beyin kanseri, akciger kanseri, böbreküstü bezi kanseri, karaciger kanseri, renal veya böbrek kanseri, pankreas kanseri, özofagus kanseri, gastrik kanser, mide kanseri, kolon kanseri, kolorektal kanser, anal kanser, prostat kanseri, over kanseri, gögüs kanseri, rahim agzi kanseri, Ienfom, lösemi, miyelom, hematolojik kanser, hepatokarsinom, retinoblastom, gliyom, sarkom, blastom, skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom arasindan seçilmektedir. b. Bir Bireydeki Bir Tümör veya Kanser Hücresinin Bir Ilaçla Hedeflenmesine Yönelik Yöntemler Burada, bir bireydeki bir tümör veya kanser hücresinin bir ilaçla hedeflenmesine yönelik yöntemler temin edilmektedir. Yöntem, burada ayrintili olarak açiklandigi biçimiyle bir fosfolipid-flavaglin konjügesinin bireye uygulanmasini içerebilmektedir. Bazi uygulamalarda, kanser melanom, beyin kanseri, akciger kanseri, böbreküstü bezi kanseri, karaciger kanseri, renal veya böbrek kanseri, pankreas kanseri, özofagus kanseri, gastrik kanser, mide kanseri, kolon kanseri, kolorektal kanser, anal kanser, prostat kanseri, over kanseri, gögüs kanseri, rahim agzi kanseri, Ienfom, lösemi, miyelom, hematolojik kanser, hepatokarsinom, retinoblastom, gliyom, sarkom, blastom, skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom arasindan seçilmektedir. 7. Örnekler Kimyasal Sentez PLE,Ier. PLEller, asagidaki Sema 1le uygun biçimde sentetik olarak yapilmistir: 7 0 2) KOH o Oleik asit 1 2 . OH Baz, Pd katalizor / LI. KOtBu. / H1,N(CH2)3NH2 H &VC-«07 K 4 3 \ / o o 17 // `0 _› Pd(OH)21Pd-C Et3 N 0 toluen O 6 o\P/0 2) MeaN \P/ N,” 17 // `o/\/ \ Flavaglinler. Flavaglinler ticari olarak temin edilebilmektedir. FLV1 ve FLV3, Haoyuan Chemexpress Co. (Sangay, Çin) sirketinden satin alinmistir. Alternatif olarak, FLV1 ve FLV3 asagidaki Sema 2lye uygun biçimde sentetik olarak yapilmistir: . _.-:I"i."""'"'. i:Ii:i-i-_I [:ihlri'JJ toluen __.:ji 'I _"'rii _ . MHJJMIP !:iEI 'r, 13 rw.: Madde SM Ölçek Ürün Sartlar Verim Yorumlar sicakligi, PLE-flavaglin yapilari. CLR asagidaki Sema 3le uygun biçimde sentetik olarak yapilmistir: Tümör Hücreleri Üzerinde Lipid Raftlarinin Varligi 100lün üzerinde hücre grubu kolera toksini alt birim B ile boyanmis, %4 formaldehitle fikse edilmis ve 30 dakika süreyle filipin III ile boyanmistir. SEKIL 1A-SEKIL 1Dlde gösterildigi gibi, test edilen neredeyse her hücre (1001ün üzerinde hücre grubu, taze hasta numuneleri, vs.), hücre membraninda yüksek Iipid rafti konsantrasyonu sergilemistir. SEKIL 1E,de gösterildigi gibi, A549 hücreleri 48 saat süreyle normal fibroblast hücreleriyle birlikte kültürlenmis ve ardindan kolera toksini alt birim B ile boyanmis, %4 formaldehitle fikse edilmis ve 30 dakika süreyle filipin III ile boyanmistir.
Bu sonuçlar, tümör hücrelerinin normal hücrelerden daha yüksek bir Iipid rafti konsantrasyonuna sahip oldugunu göstermistir.
PDC'lerin Tümör Hücrelerine Seçmeli Alimi Normal fibroblast ve Caki-2 tümör hücreleri (insan berrak hücreli renal hücre karsinomu), kaplanmis ve gece boyunca birlikte kültürlenmistir (SEKIL 1F). Daha sonra inkübe edilmistir. Ertesi gün, hücreler yikanmis ve çekirdek boyasi (Hoescht 33342) ile birlikte boyanmistir. CLR 1501 uyarilmis ve daha sonra bir Alexa-Fluor 488 filtre ile saptanmistir. CLR 1501 Caki-2 hücrelerinde yüksek derecede ve normal fibroblast hücrelerinde minimal düzeyde lokalize olmustur.
Lipid Raftlarinin Parçalanmasi PDC'lerin Alimini Azaltmistir A549 hücreleri gece boyunca ayri çukurlara kaplanmistir. Ertesi gün, hücreler ya islemden geçirilmemis (SEKIL 1G) ya da metil b-siklodekstrinle islemden geçirilmis (SEKIL 1H), bu islemin Iipid raftlarini seçmeli olarak parçaladigi gösterilmistir. Daha sonra bütün hücreler 24 saat süreyle 5 uuM CLR 1501 (bilesik (1)) ile inkübe edilmistir.
A549 hücrelerindeki Iipid raftlarinin çogunlugunun parçalanmasi, CLR 1501 aliminda islemden geçirilmeyen hücrelere (SEKIL 1G) kiyasla %60 azalmayla sonuçlanmistir (SEKIL1H).
PDC'lerin Endoplazmik Retikuluma Ilerleyisi Insan prostat adenokarsinom hücreleri (PC3), gece boyunca mikro plaka VI (Ibidi, Verona, WI) üzerine kaplanmis ve daha sonra komple ortam içinde 37°C,de 24 saat süreyle 5 uM CLR 1501 (bilesik (1)) ile inkübe edilmistir. Yikama sonrasinda, hücreler protokole uygun olarak ER-tracker® ile birlikte boyanmis ve Nikon A1R esodakli isik mikroskobu kullanilarak görüntülenmistir. CLR 1501 ve ER uyarilmis ve Alexa-Fluor 488 ve standart floresin filtreleri kullanilarak saptanmistir. CLR 1501, malign hücrelerde ER ile birlikte lokalize olmus (SEKIL 1l-SEKIL 1K), ancak bu durum normal hücrelerde söz konusu olmamistir (sekillerde gösterilmemistir).
PDC'lerin Endoplazmik Retikuluma Ilerleyisi PC3 (sinif IV, insan prostat adenokarsinomu) hücre gruplari, gece boyunca mikro slayt VI (Ibidi, Verona, WI) üzerinde kültürlenmistir. Ertesi gün, hücreler komple ortam içinde PBS ile yikamanin ardindan, hücreler çekirdek boyasi (Hoechst 33342) ve mitokondri isaretçisi (Mitotracker®) (Invitrogen, Carlsbad, CA) ile birlikte boyanmistir. Hücreler, Nikon A1R esodakli isik mikroskobu kullanilarak gözlenmistir. CLR 1501 uyarilmis ve Alexa-Fluor 488 filtre kullanilarak saptanmis, çekirdek boyasi ile mitokondri boyasi ise uyarilmis ve sirasiyla DAPI filtre ve Texas-Kirmizi filtre kullanilarak saptanmistir. CLR 1501, mitokondri ile birlikte lokalize olmustur (SEKIL 1L-SEKIL 1N).
PDC'ler In Vivo Hedeflenmis Tasima Saglamaktadir Kolorektal (HCT-116) tümör tasiyan nude (bagisiklik sistemi devre disi birakilmis) farelere 1 mg CLR 1502 (bilesik (2)) enjekte edilmis ve Pearl Kizilötesi Görüntüleme Sisteminde görüntülenmistir. Farkli renkler, CLR 15021nin zamana göre yogunlugunu yansitmaktadir. Enjeksiyondan yaklasik 5.5 saat sonra, tümör yine kirmizi renk göstermistir (en yüksek CLR 1502 dagilimini yansitmaktadir) (SEKIL 2). 24 saat içinde, maksimum CLR 1502 dagilimi elde edilmistir. Baslangiçtaki hedefleme 30 dakika içinde not edilmistir (sekilde gösterilmemistir).
Sitotoksik PDC'ler Hedefleme ve Potansiyel Olarak Iyilestirilmis Terapötik Indeks Sag" lamaktadir A549 (insan akciger adenokarsinom) hücreleri ve normal insan dermal fibroblastlari (NHDF) gece boyunca 96 çukurlu plakalara kaplanmistir. Bütün hücreler, tek basina ana sitotoksik bilesigin (FLV1 veya FLV3) ya da PDCinin (parçalanabilir baglayici ile PLE grubuna konjüge edilmis ana sitotoksik bilesik, CLR 1865 (bilesik (8)) veya CLR 1852 (bilesik (9))) artan konsantrasyonlariyla islemden geçirilmistir. Ana sitotoksik bilesik A549 hücrelerine karsi, NHDF hücrelerine karsi sergiledigine neredeyse esit tesir göstermistir. Öte yandan, PDC molekülleri A549 hücreleri için seçicilik sergilemistir (SEKIL 3). En yüksek konsantrasyonlara ve ana molekülün A549 hücrelerindeki tesirine neredeyse benzer tesire ulasilincaya kadar, PDC molekülleri NHDF hücreleri üzerinde neredeyse hiç etki göstermemistir. PDC molekülünün tümör hücrelerine ve normal hücrelere yönelik sitotoksisitesi arasindaki farkliligin, ana moleküllerin terapötik indeksini iyilestirme konusunda bir potansiyele isaret etmis olmasi mümkündür.
Sitotoksik PDC'ler Hedefleme Saglamaktadir böbrek) hücrelerine alimi degerlendirilmistir. Hücreler 24 saat süreyle CLR 1852 (bilesik (9)) ile inkübe edilmistir. Tümör hücrelerinin 24 saatlik tedavi içinde, normal hücrelere kiyasla PDCilerde 6 ila 28 kat araligindaki herhangi bir oranda bir artisa sahip oldugu gösterilmistir (SEKIL 4). Örnek 2-91dan elde edilen sonuçlar, fosfolipid eter moleküllerinin tümör hücrelerini lipid raftlari vasitasiyla hedefledigine isaret etmistir. Es kültürde bile, PDCiler normal hücrelere karsi tümör hücreleri içine önemli bir alim göstermistir. Tümör hücrelerine girmesinin ardindan, PDCiler mitokondri ve endoplazmik retikuluma ilerlemistir. In vivo ortamda PDCiler hem tümörü hedeflemis hem de tümör içerisinde hizla birikmistir.
Sitotoksik PDCiler, gelismis hedeflemeyi ve gelismis güvenlik potansiyelini saglamistir.
PLE'nin Hücresel Alimi Çesitli kanser hücre gruplari, floresan olarak etiketlenmis PLEiye (CLR 1501, bilesik (1)) in vitro ve in vivo ortamda maruz birakilmistir. Tümör hücresi alimi, 24 saat boyunca sürekli olarak ölçülmüstür. Sonuçlar TABLO 1 ile SEKIL 5, SEKIL 6 ve SEKIL Tde gösterilmektedir. PLE bilesigi tümörler ve kanser hücreleri için spesifik olmustur.
Floresan olarak etiketlenmis PLE (CLR 1501, bilesik (1)), iyi huylu dokulara uygulanmis ve herhangi bir alim gözlenmemistir (TABLO 2).
TABLO 1. PLE'nin in vitro hücresel alimi Tümör Modeli Tür Kategori Tümör 1 Prostat PC-3 SCID Fare Adenokarsinom Evet 2 Akciger A- SCID Fare Adenokarsinom Evet 3 Akciger NCI H-69 (Yulaf SCID Fare Adenokarsinom Evet Hücreli) 4 Adrenal H-295 SCID Fare Adenokarsinom Evet Adrenal RL-251 SCID Fare Adenokarsinom Evet 6 Kolon-51 SCID Fare Kolorektal adenokarsinom Evet 7 Kolon LS180 SCID Fare Kolorektal adenokarsinom Evet 8 Kolon DLDI SCID Fare Kolorektal adenokarsinom Evet 9 Kolon HT-29 SCID Fare Kolorektal adenokarsinom Evet Kolon LS-180 Nude Fare Adenokarsinom Evet 11 Melanom A-375 Nude Fare Adenokarsinom Evet 12 Over HTB-77 Nude Fare Adenokarsinom Evet 13 Pankreas BXPC3 Nude Fare Adenokarsinom Evet 14 Pankreas Çapan-1 Nude Fare Adenokarsinom Evet Renal Hücre Caki-2 Nude Fare Adenokarsinom Evet (ortotopik) 16 Renal Hücre ACHN Nude Fare Adenokarsinom Evet (ortotopik) 17 SCC1 Nude Fare Skuamöz hücreli karsinom Evet 18 SCCG Nude Fare Adenokarsinom Evet 19 Prostat LnCap Fare Adenokarsinom Evet Prostat LuCap Fare Adenokarsinom Evet 21 Gögüs MCF-7 Siçan Adenokarsinom Evet 22 Gögüs 4T1 Endojen Fare Adenokarsinom Evet (ortotopik) 23 Prostat MatLyLu Siçan Adenokarsinom Evet 24 Walker-256 Siçan Karsinosarkom Evet TRAMP prostat Endojen Fare Adenokarsinom Evet 26 Kolon CT-26 SCID Fare Adenokarsinom Evet 27 Min Fare Bagirsak Endojen Fare Adenokarsinom Evet 28 Melanom Fare Adenokarsinom Evet 29 Meme SCC Apc'V'in/+ fare Skuamöz hücreli karsinom Evet Meme AC Apc'V'in/+ fare Adenokarsinom Evet 31 HepatoseIüIer Karsinom Endojen Fare Adenokarsinom Evet 32 Gliyom L9 Siçan ksenogreft Gliyom Evet 33 Gliyom CG Siçan ksenogreft Gliyom Evet 34 Gliyom CNS1 Siçan ksenogreft Gliyom Evet Gliyom RG2 Siçan ksenogreft Gliyom Evet 36 Retinoblastom Endojen Fare Blastom Evet 37 Pankreas c-myc Endojen Fare Adenokarsinom Evet 38 Pankreas Kras Endojen Fare Adenokarsinom Evet 39 Rahim Agzi Endojen Fare Adenokarsinom Evet 40 Sarkom (Meth-A) Nude Fare Fibrosarkom Evet 41 Özofagus Endojen Fare Adenokarsinom Evet TABLO 2. Iyi huylu hücrelerde CLR1404 alimi Tümör Modeli Tür Kategori Tümör 1 Bagirsak Polip Endojen Fare Adenom (iyi huylu) Hayir 2 Meme aIveoIer hiperplazi Endojen Fare Hiperplazi (iyi huylu) Hayir PLE-Flavaglin Konjügelerinin Kanser Hücrelerindeki Aktivitesi PLE-flavaglin konjügeleri CLR ; A375 (insan malign melanom), A ve NHDF (normal insan dermal fibroblastlari) hücre gruplarina uygulanmistir. IC50 hesaplanmistir. Sonuçlar TABLO 3lte gösterilmektedir.
TABLO 3. Çesitli kanser hücre gruplarindaki IC50 (uM/mL) Bilesik A375 A549 HCT 116 NHDF Terapötik Indeks (TI) CLR 1852 sitotoksisitesi çesitli konsantrasyonlarda belirlenmistir. SEKIL 8lde gösterildigi gibi, belki de eksik salimdan ötürü, CLR 1852 tek basina FLV3le kiyasla tesirde ilimli bir kayip sergilemistir.
CLR ve FLV3lün plazmadaki stabilitesi, kontrol olarak propantelinin kullanilmasiyla incelenmistir (TABLO 4). Molekülün küçük bir miktari plazmaya maruz birakilmis ve daha sonra plazma, molekülün bozunmus olup olmadiginin tayin edilmesi amaciyla HPLC veya MS vasitasiyla analiz edilmistir. CLR plazmasinda CLR 1865lten daha iyi performans göstermistir. CLR 1865, fare plazmasinda yalnizca 3.3 saat kararli olmustur. CLR 1852 ise, fare plazmasinda en az 7 saat kararli olmustur.
TABLO 4. Plazma stabilitesi Bilesik Insanda yarilanma ömrü (dak.) Farede yarilanma ömrü (dak).
Propantelin 54 85 Tablo 5lte, farelere uygulanan dozlar ve tedavi sonrasinda kaç farenin sag oldugu 1852 hem de CLR 1865, tek basina FLV3,e kiyasla tolere edilebilirlikte mükemmel iyilesme göstermistir. Belki de çözünürlügünün daha yüksek dozlamayi sinirlamasi nedeniyle, CLR uIasmamistir. CLR 1865lin MTDlsi 5 ile 10 mg/kg arasinda olmustur. In vivo terapötik indeks, CLR 1852 için en az ve CLR 1865 için en az 12.5 olmustur.
TABLO 5. In vivo terapötik indeks Doz (mg/kg) FLV3 CLR 1852 CLR 1865 1852 HCT 116 hücrelerine, her biri 1 mg/mg olmak üzere üç doz halinde uygulanmistir.
Tasiyiciya kiyasla CLR 1852, tümör hacmini yaklasik 27. günden baslayarak azaltmistir (SEKIL 9). Tasiyiciya kiyasla CLR 1582, muhtemelen toksisite nedeniyle ilimli kilo kaybina yol açmistir (SEKIL 10). CLR 1582 tek basina FLV3 ile kiyaslandiginda, tolere edilebilirlikte en az alti katlik bir artisi saglamistir (veriler gösterilmemistir). büyüme ortamindaki FLV3 düzeyleri LC/MS kullanilarak ölçülmüstür. SEKIL 11,de gösterildigi gibi, 24 saat sonrasinda hücre lizatinda yüksek FLV3 düzeyleri mevcut olmustur. 24 saat sonrasinda, büyüme ortaminda orta FLV3 düzeyleri mevcut olmustur.
Hücre içi FLV3 düzeyleri 24 saatte yükselis sonrasi duragan noktaya gelmis, hücre disi FLV3 düzeyleri ise artmaya devam etmistir. Özel yönlere iliskin yukaridaki açiklama bulusun genel dogasini, diger kisilerin mevcut tarifnamenin genel konsepti disina çikmaksizin ve gereksiz deney yapma ihtiyaci söz konusu olmaksizin bu alanda mevcut bilgilerini tatbik ederek söz konusu özel yönleri çesitli uygulamalar için kolaylikla degistirmesini ve/veya uyarlamasini saglayacak sekilde eksiksiz olarak ortaya koyacaktir. Dolayisiyla, burada sunulan ögretileri ve yol gösterici bilgileri temel alan bu tür uyarlama ve degisikliklerin, ifsa edilen yönlerin esdegerlerinin anlami ve kapsami dahilinde yer almasi amaçlanmaktadir. Burada kullanilan ifade biçimi veya terminolojinin açiklama amaçli oldugu ve sinirlama amaçli olmadigi, dolayisiyla söz konusu ifade biçimi veya terminolojinin bu alanda deneyimli bir kisi tarafindan ögretiler ve yol gösterici bilgiler isiginda yorumlanmasi gerektigi anlasilmalidir.
Mevcut tarifnamenin bütünü ve kapsami yukarida açiklanan örnek yönlerin herhangi biriyle sinirlanmamali, yalnizca asagidaki istemlere ve bunlarin esdegerlerine uygun olarak tanimlanmalidir.
Bu basvuruda anilan bütün yayinlar, patentler, patent basvurulari ve/veya diger belgelere her bir yayin, patent, patent basvurusu ve/veya diger belgeye tek tek her yönüyle referans olarak yer veriliyor olmasi durumuyla ayni ölçüde, her yönüyle bütünüyle referans olarak yer verilmistir.
Açiklamanin eksiksizliginin saglanmasi bakimindan, bulusun çesitli yönleri asagidaki numaralandirilmis maddelerde ortaya konulmaktadir: seklindeki Formül Ile uygun bir fosfolipid eter (PLE) veya bunun bir tuzu olup burada, X hidrojendir, metildir veya karboksille degistirilmis fenildir.
Madde 2. Madde 1le uygun PLE olup (6) arasindan seçilmektedir.
Madde 3. Madde 1 veya 2lye uygun PLE olup ayrica, kendisine baglanmis saptanabilir bir grubu içermektedir.
Madde 4. Bir bilesim olup Madde 1 veya 2 veya 3le uygun PLElyi ve bir tasiyiciyi içermektedir.
Madde 5. Bir bilesik olup arasindan seçilmektedir.
Madde 6. Bir bilesim olup Madde 5le uygun bilesigi ve bir tasiyiciyi içermektedir. seklindeki Formül Iliye uygun bir konjüge veya bunun bir tuzu olup burada, X veya veya metilen veya bag seklindedir; Y bir disülfid içeren bir baglayicidir ve 2 bir Madde 8. Madde Tye uygun konjüge olup burada, flavaglin antikanser ilaci FLV-1, FLV-3, bunun bir türevi veya analogu ya da bunlarin bir kombinasyonunu içermektedir.
Madde 9. Madde 7-81den herhangi birine uygun konjüge olup burada, baglayici seklindeki bileseni içermektedir.
Madde 10. Madde 7-91dan herhangi birine uygun konjüge olup arasindan seçilmektedir.
Madde 11. Bir bilesim olup Madde 7-101dan herhangi birine uygun konjügeyi ve farmasötik olarak kabul edilebilir bir tasiyiciyi içermektedir.
Madde 12. Bir bireydeki kanserin tedavi edilmesine yönelik bir yöntem olup Madde 7- ,dan herhangi birine uygun konjügenin bireye uygulanmasini içermektedir.
Madde 13. Bir bireydeki bir tümörün veya kanser hücresinin bir ilaçla hedeflenmesine yönelik bir yöntem olup Madde 7-101dan herhangi birine uygun konjügenin bireye uygulanmasini içermektedir.
Madde 14. Madde 12-131ten herhangi birine uygun yöntem olup burada, flavaglin antikanser ilaci tümör veya kanser hücresinin sitoplazmasina veya organeline lokalize olmakta veya ilerlemektedir.
Madde 15. Madde 12-131ten herhangi birine uygun yöntem olup burada, konjüge veya flavaglin antikanser ilaci bireydeki kanser hücreleri için seçicidir.
Madde 16. Madde 12-13lten herhangi birine uygun yöntem olup burada, konjüge veya flavaglin antikanser ilaci, saglikli hücrelerden en az yaklasik 2 kat daha fazla tümör veya kanser hücresine dahil olmaktadir.
Madde 17. Madde 12-16ldan herhangi birine uygun yöntem olup burada, kanser melanom, beyin kanseri, akciger kanseri, böbreküstü bezi kanseri, karaciger kanseri, renal veya böbrek kanseri, pankreas kanseri, özofagus kanseri, gastrik kanser, mide kanseri, kolon kanseri, kolorektal kanser, anal kanser, prostat kanseri, over kanseri, gögüs kanseri, rahim agzi kanseri, lenfom, lösemi, miyelom, hematolojik kanser, hepatokarsinom, retinoblastom, gliyom, sarkom, blastom, skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom arasindan seçilmektedir.
Madde 18. Madde 12-17lden herhangi birine uygun yöntem olup burada, birey insandir.

Claims (6)

  1. ISTEMLER seklindeki Formül Ile uygun bir fosfolipid eter (PLE) veya bunun bir tuzu olup burada, X 5 hidrojendir, metildir veya karboksille degistirilmis fenildir.
  2. 2. Istem 1le uygun PLE olup 10 arasindan seçilmektedir.
  3. 3. Istem 1 veya 2lye uygun PLE olup ayrica, kendisine baglanmis saptanabilir bir grubu içermektedir.
  4. 4. Bir bilesim olup Istem 1 veya 2 veya 3le uygun PLElyi ve bir tasiyiciyi içermektedir.
  5. 5. Bir bilesik olup 15 (1) arasindan seçilmektedir.
  6. 6. Bir bilesim olup Istem 5le uygun bilesigi ve bir tasiyiciyi içermektedir. seklindeki Formül Illye uygun bir konjüge veya bunun bir tuzu olup burada, X veya veya metilen veya bag seklindedir; Y bir disülfid içeren bir baglayicidir ve 2 bir flavaglin antikanser ilacidir. 8. Istem Tye uygun konjüge olup burada, flavaglin antikanser ilaci FLV-1, FLV-3, bunun bir türevi veya analogu ya da bunlarin bir kombinasyonunu içermektedir. 9. Istem 7-81den herhangi birine uygun konjüge olup burada, baglayici seklindeki bileseni içermektedir. 10. Istem 7-91dan herhangi birine uygun konjüge olup arasindan seçilmektedir. 11. Bir bilesim olup Istem 7-101dan herhangi birine uygun konjügeyi ve farmasötik olarak kabul edilebilir bir tasiyiciyi içermektedir. 12. Bir bireydeki kanserin tedavi edilmesine yönelik bir yöntem olup Istem 7-101dan herhangi birine uygun konjügenin bireye uygulanmasini içermektedir. 13. Bir bireydeki bir tümörün veya kanser hücresinin bir ilaçla hedeflenmesine yönelik bir yöntem olup Istem 7-101dan herhangi birine uygun konjügenin bireye uygulanmasini içermektedir. 14. Istem 12-131ten herhangi birine uygun yöntem olup burada, flavaglin antikanser ilaci tümör veya kanser hücresinin sitoplazmasina veya organeline lokalize olmakta veya ilerlemektedir. 15. Istem 12-131ten herhangi birine uygun yöntem olup burada, konjüge veya flavaglin antikanser ilaci bireydeki kanser hücreleri için seçicidir. 16. Istem 12-13lten herhangi birine uygun yöntem olup burada, konjüge veya flavaglin antikanser ilaci, saglikli hücrelerden en az yaklasik 2 kat daha fazla tümör veya kanser hücresine dahil olmaktadir. 17. Istem 12-16ldan herhangi birine uygun yöntem olup burada, kanser melanom, beyin kanseri, akciger kanseri, böbreküstü bezi kanseri, karaciger kanseri, renal veya böbrek kanseri, pankreas kanseri, özofagus kanseri, gastrik kanser, mide kanseri, kolon kanseri, kolorektal kanser, anal kanser, prostat kanseri, over kanseri, gögüs kanseri, rahim agzi kanseri, lenfom, lösemi, miyelom, hematolojik kanser, hepatokarsinom, retinoblastom, gliyom, sarkom, blastom, skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom arasindan seçilmektedir. 18. Istem 12-17lden herhangi birine uygun yöntem olup burada, birey insandir.
TR2020/16160 2018-04-10 2019-04-10 Fosfoli̇pi̇d-flavagli̇n konjügeleri̇ ve bunlarin hedefe yöneli̇k TR202016160T (tr)

Applications Claiming Priority (1)

Application Number Priority Date Filing Date Title
US62/655,659 2018-04-10

Publications (1)

Publication Number Publication Date
TR202016160T true TR202016160T (tr) 2021-10-21

Family

ID=

Similar Documents

Publication Publication Date Title
CN102268191B (zh) 七甲川吲哚花菁染料及其合成方法和应用
Sun et al. A turn-on optoacoustic probe for imaging metformin-induced upregulation of hepatic hydrogen sulfide and subsequent liver injury
CN110494141A (zh) 含有被取代的多环性吡啶酮衍生物及其前药的药物组合物
US20060003983A1 (en) Photosensitizer and method for production thereof
AU2021261949A1 (en) Phospholipid-flavagline conjugates and methods of using the same for targeted cancer therapy
Ye et al. Monitoring Hg2+ and MeHg+ poisoning in living body with an activatable near-infrared II fluorescence probe
KR20160038829A (ko) 유방암 진단용 허셉틴-광감각제 접합체 및 이의 제조 방법
TR202016160T (tr) Fosfoli̇pi̇d-flavagli̇n konjügeleri̇ ve bunlarin hedefe yöneli̇k
CN111196922B (zh) pH敏感型β-咔啉衍生物荧光探针在肿瘤荧光成像中的应用
EP3223840A1 (en) Titled extracts of cynara scolymus and uses thereof
ITRM20120058A1 (it) Famiglia di molecole a base di zuccheri ad uso terapeutico e relativo procedimento di produzione
CN117279629A (zh) 烯胺n-氧化物:合成及在缺氧响应性前药和显像剂中的应用
EA046205B1 (ru) Конъюгаты фосфолипид-флаваглин и способы их применения для целенаправленной терапии рака
US20240325545A1 (en) Phospholipid-Flavagline Conjugates and Methods of Using the Same for Targeted Cancer Therapy
Kwon et al. Pu-18-N-butylimide-NMGA-GNP conjugate is effective against hepatocellular carcinoma
Goromaru et al. Quantification of Risperidone Contained in Precipitates Produced by Tea Catechins Using Nuclear Magnetic Resonance
CN106795169B (zh) 光己醚化合物及其药物组合物和用途
EA047198B1 (ru) Конъюгаты фосфолипид-флаваглин и способы их применения для нацеленной противораковой терапии
US20240280577A1 (en) Deuterated indole heptamethine cyanine dyes
Vrettos et al. A Novel Fluorescent Gemcitabine Prodrug That Follows a Nucleoside Transporter‐Independent Internalization and Bears Enhanced Therapeutic Efficacy With Respect to Gemcitabine
Brady Strategic tuning of near-infrared dyes to access novel biomedical applications
Castro Jaramillo Targeting legumain and CD80 for molecular imaging of immune responses in chronic inflammatory disease
WO2022262671A1 (zh) 杂环大环化合物及其医药用途
TW202328162A (zh) 新穎的澳瑞他汀(auristatin)類似物及其免疫綴合物