TR2022010243A2 - Bitkisel boğaz spreyi - Google Patents

Abstract

Buluş özellikle, boğaza püskürtülmek suretiyle gribal enfeksiyonların boğaz bölgesine yerleşip, bronş ve akciğerlere yayılmasını engellenmesi ve ağrıların analjezik etkisi ile kontrol altına alınarak ağrının dindirilmesini sağlamak üzere, standardize kekik ekstresi, nane yağı, çay ağacı yağı, okaliptüs yağı, karanfil yağı ve tıbbi adaçayı hidrosolü içeren bitkisel boğaz spreyi ve ilgili üretim yöntemi ile ilgilidir.

Description

TARIFNAME Bitkisel bogaz spreyi Teknik Alan Bulus, yetiskinlerde bogaz enfeksiyonu nedeniyle olusan bogaz rahatsizliklarini yatistiran, yutkunma agrisi ve hassasiyetini azaltan, tedaviye yardimci olarak kullanilan bir bitkisel bogaz spreyi ile ilgilidir. Bulus özellikle, bogaza püskürtülmek suretiyle gribal enfeksiyonlarin bogaz bölgesine yerlesip, brons ve akcigerlere yayilmasini engellenmesi ve agrilarin analjezik etkisi ile kontrol altina alinarak agrinin dindirilmesini saglamak üzere, standardize kekik ekstresi, nane yagi, çay agaci yagi, okaliptüs yagi, karanfil yagi ve tibbi adaçayi hidrosolü içeren bitkisel bogaz spreyi ve ilgili üretim yöntemi ile ilgilidir. Teknigin Bilinen Durumu Bogaz bölgesinde hissedilen yanma, kuruluk, yutkunma ile kötülesebilen, bogaz içinde çiziIme veya tahris oIma seklinde hissedilen ve çesitli tibbi durumlardan kaynaklanan bogaz agrisi, birçok hastaligin en yaygin ve ilk hissedilen belirtilerinden birisidir. Genellikle soguk alginligi veya grip gibi enfeksiyonlardan kuru ya da tozlu hava gibi çevresel faktörlerden kaynaklanmaktadir. Bilindigi üzere hemen hemen herkes bogaz agrisindan bir kere de olsa sikayetçi olabilmektedir. Belirli etkenler bu durumun gerçeklesme riskini arttirmaktadir. Hem bogaz agrisinin hem de soguk aIginIiginin en yaygin nedeni gribe neden olan virüslerdir. Daha nadir olarak, bazi bakteriyel enfeksiyonlarin yani sira baska nedenler de bogaz agrisina yol açabilmektedir. Bunlar arasinda en yaygin olani, strep bogaz enfeksiyonuna yani streptokok enfeksiyonuna neden olan Streptococcus pyogenes, yani A grubu streptokoktur. Bilinen teknikte bakteriyel ve virüs kaynakli bogaz agrilarinin tedavisinde kimyasal etkin maddeler ve kimyasal koruyucu maddeler içeren ilaçlar uygulanabilmekte ve bu ilaçlar daha çok altta yatan nedeni tedavi etmeye ve semptomlari hafifletmeye yöneliktir. Bogaz agrisini hafifleten asetaminofen ve ibuprofen en sik kullanilan iIaç etken maddelerin basinda gelmektedir. Bunun yani sira bitkisel içerikli iIaçIarda kuIIaniIabiImektedir ancak, bu ilaçlarin içerigindeki bitkisel maddelerin hangileri hangi oranda hangi mikroorganizmaya karsi ne kadar etkin tam olarak bilinememektedir. Dolayisiyla da tam tedavi uygulanamadan hastanin ilaci birakmasiyla süreç sonuçlanabilmektedir. Bitkisel içerikli ilaçlarda yasanan bir diger dezavantajda sadece belli basli virüs ve/veya bakterilere karsi etki göstermesidir. Mevcut bogaz spreylerinde tadi iyilestirmek, kullanimi kolaylastirmak amaçli sorbitol, ksilitol, mannitol, aspartam vb. pek çok sayida ve çesitlilikte yapay tatlandirici kullanilmaktadir. Bunun yani sira sentetik aroma verici maddeler de, hos bir aroma saglamak, ürünün tadini iyilestirmek için kullanilan kompleks kimyasallar maddelerden olusan katkilardir. Özellikle bitkisel içerikli ilaçlarda, bitkilerin kendine has karakteristik tatlari, içimi zorlastirabilmekte ve agizda kötü bir tat birakabilmekte. Dolayisiyla bitkilerin bu olasi kötü tatlarini azaltmak veya baskilamak üzere, sentetik tat maskeleyiciler de kullanilabilmektedir. Bireylerin tüketimini kolaylastirmak üzere kullanilan bu tat baskilayicilarin büyük bir kismi sagliga zararli olup, uzun süreli kullanimlarda insan sagligi üzerinde etkileri henüz tam anlamiyla bilinmemekte veya ön görülememektedir. Dogal yoldan tatlandirmak amaçli bal kullanimi da bilinmektedir ancak, bala alerjisi olan bireyler bu ürünleri kullanamamaktadir. Ayrica bal içeren ürünlere vegan denilememekte ve bu ürünlerin vegan sertifikasi almasi mümkün degildir. Dolayisiyla da, vegan bireyler bal içeren ürünleri kullanamamaktadir. Bilinen teknikte, genel olarak görsel olarak istenilen rengi vermek, pazarlama açisindan üründe karakteristik firmaya özel bir fark yaratmak, çogunlukla da üründe zamanla renk ve görünüs degisikliklerini maskelemek amaçli boyar maddeler de kullanilabilmektedir. Boyar maddelerin de sagliga zararli kimyasal katki maddeleri arasinda oldugu bilinmekte ve ayrica, saglik açisindan herhangi birfaydasi bulunmamaktadir. Mevcut bogaz spreylerinin içeriklerinde siklikla kullanilan bir diger kimyasal ise alkoldür. Gerek kullanilan bitkisel ekstrenin elde edilis yönteminden kaynakli gerek ise mikroorganizmalara karsi koruyucu ve ürünün raf ömrünü uzatmaya yönelik ya da bilesimde bulunan maddeleri çözmek için çözücü amaçli olarak yaygin sekilde kullanilmaktadir. Alkol içerikli spreyler, alkollü bir ürün kullanmak istemeyen bireyler için ürün seçenegini azalmaktadir. Glüten intoleransi olan kisilerin ise, bu özellikteki ürünleri bulmakta sikinti yasadigi bir gerçektir. Gerek dahilen gerekse haricen kullanilan, bitkisel ve glütensiz ürün arayisinda olan yetiskinlerin bu özellikte ve bu özelligi kanitlanmis ürün kullanma seçenekleri yoktur. Bu nedenle kimyasal spreyler seçenek olarak karsilarina çikmaktadir. Bitkisel ürünlerin daha faydali olacagi iddiasi ve çogunlukla pazarlama amaçli olarak çok sayida bitkinin birlikte kullanilarak üretildigi farkli formlarda kompozisyonlar yaygin olarak kullanilmaktadir ancak, bitkisel ürünlerden yeterli faydanin alinabilmesi için belirli dozda alinmasi gerekmektedir. Bitkisel ürünlerin üretiminde, gerek maliyet gerekse formüle edilmesindeki güçlükler nedeni ile (tat ve tekstüre açisindan) etkili dozun çok altinda oranlarda bitki ekstresi kullanilmakta olup, bitkisel monograflar dikkate alinmamaktadir. Sonuç olarak yukarida bahsedilen olumsuzluklardan ve eksikliklerden dolayi, ilgili teknik alanda bir yenilik yapma ihtiyaci ortaya çikmistir. Bulusun Amaci Mevcut bulus, yukarida bahsedilen gereksinimleri karsilayan, tüm dezavantajlari ortadan kaldiran ve ilave bazi avantajlar getiren, bitkisel bogaz spreyi ile ilgilidir. Bulusun amaci, yetiskinlerde bogaz enfeksiyonu nedeniyle olusan bogaz rahatsizliklarini yatistiran, yutkunma agrisi ve hassasiyetini azaltan, tedaviye yardimci olarak kullanilan bir bitkisel bogaz spreyi ortaya koymaktir. Bulusun amaci, bogaza püskürtülmek suretiyle gribal enfeksiyonlarin bogaz bölgesine yerlesip, brons ve akcigerlere yayilmasinin engellenmesini, agrilarin analjezik etkisi ile kontrol altina alinarak agrinin dindirilmesini saglayan bitkisel bir bogaz spreyi elde etmektir. Bulusun amaci, agizda ferah ve hos bir tat birakan kullanimi kolay bir bitkisel bogaz spreyi ortaya koymaktir. Bulusun amaci, yetiskinlerde bogaz enfeksiyonu nedeniyle olusan bogaz rahatsizliklarini yatistirmak, yutkunma agrisi ve hassasiyetini azaltmak üzere, bitki monograflari ve standartlari ile uyumlu ve uygun dozda standardize bitki ekstresi ve dogal aromatik yaglar içeren bogaz spreyi elde etmektir. Bulusun amaci, vegan özellikte olan, glüten, boyar madde, alkol, sentetik aroma, hayvansal madde, kimyasal koruyucu ve yapay tatlandirici içermeyen, güvenle kullanilabilecek bir bitkisel bogaz spreyi saglamaktir. Yukarida anlatilan amaçlarin yerine getirilmesi için bulus, yetiskinlerde bogaz enfeksiyonu nedeniyle olusan bogaz rahatsizliklarini yatistiran, yutkunma agrisi ve hassasiyetini azaltan, tedaviye yardimci olarak kullanilan, deiyonize su, bitkisel gliserin ve polisorbat 80 içeren bitkisel bogaz spreyi olup, özelligi; standardize kekik ekstresi, nane yagi, çay agaci yagi, okaliptüs yagi, karanfil yagi ve tibbi adaçayi hidrosolü içermektedir. Yukarida anlatilan amaçlarin yerine getirilmesi için bulus, yetiskinlerde bogaz enfeksiyonu nedeniyle olusan bogaz rahatsizliklarini yatistiran, yutkunma agrisi ve hassasiyetini azaltan, tedaviye yardimci olarak kullanilan bitkisel bogaz spreyinin üretim yöntemi olup, özelligi; a) birinci karisimi elde etmek üzere, bir kap içerisine alinan deiyonize su içerisine sirasiyla bitkilerden elde edilen gliserin eklenip 15 dakika, tibbi adaçayi hidrosolü eklenip 15 dakika ve standardize kekik ekstresi eklenip 15 dakika süreyle karistirilmasi, b) ikinci karisimi elde etmek üzere, ayri bir kap içerisine alinan polisorbat 80"in üzerine nane yagi, çay agaci yagi, okaliptüs yagi ve karanfil yaginin eklenmesi, c) ikinci karisimin birinci karisima ilave edilerek 15 dakika süreyle karistirilmasi, d) elde edilen karisimin süzülmesi, Bulusun yapisal ve karakteristik özellikleri ve tüm avantajlari asagida verilen detayli açiklama sayesinde daha net olarak anlasilacaktir ve bu nedenle degerlendirmenin de bu detayli açiklama göz önüne alinarak yapilmasi gerekmektedir. Bulusun Detayli Açiklamasi Bu detayli açiklamada, bitkisel bogaz spreyi, sadece konunun daha iyi anlasilmasina yönelik olarak ve hiçbir sinirlayici etki olusturmayacak sekilde açiklanmaktadir. Bulus, yetiskinlerde bogaz enfeksiyonu nedeniyle olusan bogaz rahatsizliklarini yatistiran, yutkunma agrisi ve hassasiyetini azaltan, tedaviye yardimci olarak kullanilan bir bitkisel bogaz spreyi ile ilgilidir. Bulusun özelligi; bogaza püskürtülmek suretiyle gribal enfeksiyonlarin bogaz bölgesine yerlesip, brons ve akcigerlere yayilmasini engellenmesi ve agrilarin analjezik etkisi ile kontrol altina alinarak agrinin dindirilmesini saglamasidir. Bulus konusu bogaz spreyinin formü/asyonu; Içerik Agirlikça tercih Agirlikça kullanilabilir edilen miktar (%) miktar (%) Nane yagi 0,300 0,05 - 0,6 Okaliptus yagi 0,200 0,05 - 0,6 Sakkaroz 5,000 1-10 Polisorbat 80 2,150 0,1-5 Bulusa konu bitkisel bogaz spreyinin içeriginde, virüs ve bakterilere karsi etkinlik saglamak üzere, standardize kekik ekstresi (Thymus vulgaris), soguk alginligi ve öksürük durumlarinda kullaniciyi rahatlatmak ve ayni zamanda agiz ve bogazi rahatlatmak, ferahlatmak ve bogaz spreyinin tadini iyilestirmek üzere nane yagi kullanilmaktadir. Çay agaci yagi, bakteri kaynakli agiz ve bogaz enfeksiyonlarinda, Candida tipi mantar kaynakli agiz-bogaz enfeksiyonlari, ani olusan nazofarenjit, nezle, pamukçuk, bademcik iltihabi, agiz yaralari, bogaz agrisi, öksürük, soguk alginligi ve sinüs tikanikligi gibi hastaliklarda kullanilabilmektedir. Agiz ve bogaz iltihaplarinda % 0,17-0,33 arasinda kullanilabilmektedir. Bunun yani sira antiseptik özelligi söz konusudur. Agiz ve bogaz enfeksiyonlarina karsi kullanilacak bulus konusu bogaz spreyinde, bakteri kaynakli bogaz enfeksiyonu söz konusu oldugu durumda ve Candida tipi mantar kaynakli agiz -bogaz enfeksiyonu oldugu durumda bu mikroorganizmaya karsi etkinlik saglamak, bogaz agrisini hafifletmektir. Okaliptus yagi, virüs, bakteri ve mantarlara karsi kuvvetli etkili olup, üst solunum yolu rahatsizliklarinda etkilidir. Soguk alginligi, öksürük, bronsit ve astimda kullanilmaktadir. Agri kesici, ates düsürücü, yara iyilestirici ve iltihap giderici özellige sahiptir. Soguk alginligina bagli ates ve öksürügü gidermek için ve lokalize kas agrilarini rahatlatmak için destekleyici olarak kullanilmaktadir. Agiz kokusuna neden olan mikroorganizmalara karsi etkilidir. Mevcut bulusta, virüs ve bakteriye karsi etkinlik saglamak, soguk alginligina bagli agiz-bogaz agrisini hafifletmek ve ayni zamanda bogaz spreyinin agiz kokusuna neden olan mikroorganizmalara karsi da etki göstermesini saglamak üzere kullanilmaktadir. Bunun yani sira, bogaz spreyinin agiz ve bogaz iltihaplarinda etki göstermesini de saglamaktadir. Karanfil yagi, agiz ve bogaz mukoza iltihaplarinda kullanilan bir uçucu yagdir. Agiz-bogaz hastaliklarinda lokal agri kesici ve dis antiseptigi olarak kullanimi söz konusudur. Antiseptik, antimikrobiyal (antibakteriyel, antifungal) ve sakinlestirici özellikleri vardir. Mevcut bulusta, lokal agriyi kesmek, hafifletmek, antiseptik ve antimikrobiyal özelliklerinden kaynakli olarak da agiz-bogaz enfeksiyonlarina neden olan mikroorganizmalara karsi etkinlik göstermesi amaciyla kullanilmaktadir. Tibbi adaçayi hidrosolü, bogaz agrilarini hafifletmek üzere kullanilmaktadir. Agiz içi yaralarina karsi da etkinlik gösteren bir hidrosoldür. Antimikrobiyel ve antifungal özellikleri vardir. Mevcut bulusta, bogaz agrisini hafifletmek, antimikrobiyal ve antifungal özelliklerinden faydalanilmak üzere kullanilmaktadir. Sakkaroz ise, tat verici olarak kullanilmaktadir. Mevcutta kullanilan bogaz spreylerinde genel olarak alkol kullanimi söz konusu olup, alkol bazen yetiskinlerde tercih edilmeyen içerikler arasindadir. Alkol gerek kullanilan bitkisel ekstrenin elde edilis yönteminden kaynakli gerek ise mikroorganizmalara karsi koruyucu ve ürünün raf ömrünü uzatmaya yönelik ya da bilesimde bulunan maddeleri çözmek için çözücü amaçli olarak yaygin sekilde kullanilan yardimci maddeler, çözücüler arasindadir. Alkolsüz bir ürün kullanmak isteyen bireyler için ürün seçenegi azalmaktadir. Bulusa konu bogaz spreyinde özellikle alkol içermeyen hammaddeler tercih edilmistir. Çözücü olarak da alkol yerine polisorbat 80 ve deiyonize su kullanilmis ve ayrica alkol testi ile de etil alkol ve metil alkol içermedigi kanitlanmistir. Bilindigi üzere bogaz spreylerinde, ürün tadini iyilestirmek, kullanimi kolaylastirmak amaçli ksilitol, mannitol, aspartam vb. pek çok sayida ve çesitlilikte yapay tatlandiricilar kullanilmaktadir. Bulusa konu bogaz spreyinde %100 dogal aromatik yaglar kullanilmis, seçilen aromatik yaglar ve bunlarin belli oranda bir araya getirilmesi ile olusan tat, ürünü kullanmaya elverisli bir tat olarak belirlenmistir. Ayrica yardimci madde olarak kullanilan bitkisel gliserin de ürünün tadina ve kullanilabilir olmasina katki vermektedir. Bulus konusu bogaz spreyinin üretim yöntemi; 0 Bir kap içerisine alinan deiyonize su üzerine sakkaroz ilave edilerek 15 dakika süreyle karistirilir, o Elde edilen karisma sirasiyla bitkilerden elde edilen bitkisel gliserin/gliserol eklenerek dakika, tibbi adaçayi hidrosolü eklenerek 15 dakika, standardize kekik ekstresi eklenerek 15 dakika süreyle karistirilarak birinci karisim elde edilir, 0 Nane yagi, çay agaci yagi, okaliptüs yagi ve karanfil yagi ayri bir kap içerisine alinan polisorbat 80 üzerine eklenip, çözünerek ikinci karisim elde edilir, 0 Ikinci karisim birinci karisima ilave edilerek 15 dakika süreyle karistirilir, o Elde edilen karisim süzülür ve nihai ürün olan bitkisel bogaz spreyi elde edilir. Bulusa konu yöntem ile elde edilen bogaz spreyinin pH degeri 4,0-6,0 arasindadir. Bogaz spreyinin pH degerinin bu aralik disinda olmasi mümkün degildir. Ancak pH degerinin 6,0 üzerinde çikmasi durumunda sitrik asit ile pH degeri düsürülebilmektedir. Bulusa konu yöntem ile elde edilen bogaz spreyinin bulus kapsaminda, Streptococcus pyogenes ATCC , A grubu beta hemolitik streptokok (AGBHS, Klinik), Staphylococcus aureus ATCC 29213, Klebsiella (PIV-2) virüse karsi in-vitro etkinleri tespit edilmistir. Bitkisel bogaz spreyi ve bilesenlerinin anti-mikrobiyal aktivite tayini; Deneylerde AGBHS'Iarin üretilmesi için %5 koyun kanli agar ve %5 koyun kanli mueller hinton broth, S. Aureus ve K. Pneumoniae için Triptik soy agar ve Mueller Hinton buyyon, C. albicans için ise sabouroud dekstroz agar ve RPMI-1640 besiyerleri kullanilmistir. AGBHS'Ierin üretilmesi için % 5 COz'li ortam saglanmistir. Kullanilan yöntemler: Minimum inhibitör konsantrasyon belirlenmesi (Clinical laboratory and standart institute, Clinical Laboratory standards Institüde (CLSI) tarafindan önerilen mikrodilüsyon yöntemine göre çalisilmistir. Bu amaçla bitmis ürün ve etken maddelerin bir seri dilüsyonu yapilarak finalde sirasiyla 5x105 ve 5x103 cfu/ml olacak sekilde bakteri ve maya süspansiyonlari eklenmis ve 37 oC"de bakteriler için 24, mayalar için ise 48 saat inkübe edilmislerdir. Ertesi gün üreme görülmeyen kuyulardaki madde konsantrasyonu minimum inhibitör konsantrasyon (MIK) olarak belirlenmistir. Sonuçlar Tablo 1'de gösterilmistir. Zamana bagli öldürme yöntemi (CLSI).' Deney için, final konsantrasyonu 106 cfu/ml olacak sekilde bakteri ve maya süspansiyonlari ile bogaz spreyi ve bu ürünlerin bilesimine giren aktif antimikrobiyal maddeler, finalde üründe bulunan konsantrasyonlarinda olacak sekilde, birlikte ve ayri ayri olmak üzere, esit hacimlerde bir araya getirilmistir. Bu andan itibaren 0, 2, 4, 6 ve 24. saatlerde her bir test karisimindan örnekler alinarak gerekli seyreltmeler yapilmis ve kati besiyeri yüzeyine yayilarak canli kalan mikroorganizmalarin sayilari tespit edilmistir. Yapilan seyreltmeler ile canli kalan bakterilerin sayila bilirlik alt limiti: 101 cfu/ml'dir. Deney sonunda canli kalan mikroorganizma sayilari logaritmik olarak Tablo 2-6"da gösterilmistir. Antiviral etkinlik deneyi.' Bu amaçla plak olusturma deneyi esas alinarak deney yapilmistir. Çalismamizda Parainfluenza tip 2 (PIV-2) susu, Vero hücre kültüründe üretilmistir. Vero hücreler kuyu basina 100 PFU olucak sekilde PIV-2 ile infekte edilmis, kuyulardan bir tanesi kontrol olarak kullanilmis ve diger kuyularda sprey ile etken madde karisiminin etkinligi test edilmistir. Virüs ile enfekte edilen kontrol kuyusu 100 pfu olarak kabul edilmis, etkinlik sonuçlari bununla kiyaslanarak canli kalan virüs sayisi üzerinden yüzde olarak hesaplanmistir. Sonuçlar Tablo 2"de gösterilmistir. Kul/anilan antimikrobiyal maddeler: Sprey: Bulusa konu bogaz spreyi (aktif maddeler 2x konsantrasyonda) Karisim: Bogaz spreyi içerisindeki aktif maddelerin karisimi (Toz kekik ekstresi (%0.02), Nane yagi ve Çay agaci yagi (%0,6"sar), Okaliptus yagi ve Karanfil yagi (%0.4'er)) Etken maddeler: Toz kekik ekstresi, nane yagi, çay agaci yagi, okaliptüs yagi ve karanfil yagi (2x spreyin içindeki konsantrasyonlarinda) Not: Deney sirasinda ürün ya da bilesenleri esit hacimde bakteri süspansiyonu ile karistirilarak 1/2 oraninda seyreldigi için tüm antimikrobiyal maddeler 2x konsantrasyonda hazirlanmistir. Tablo-1: Bulusa konu bogaz spreyi ve bilesenlerinin minimum inhibitör konsantrasyonlari S. pyogenes AGBHS, S. aureus K. pneumoniae C. albicans ekstresi Tabloda görülen seyreltmeler, ürün, karisim ve etken maddelerin direk kullanima kiyasla antimikrobik aktivite gösterebildikleri en yüksek dilüsyonu (en düsük konsantrasyonu) göstermektedir. Tablo-2: Streptococcus pyogenes ATCC 19615 (A grubu beta hemolitik Streptokok (AGBHSD Saat Kontrol Sprey Karisim Kekik Nane Okaliptüs Çay agaci Karanfil Tablo-3: A grubu beta hemolitik streptokok (AGBHS, Klinik) Saat Kontrol Sprey Karisim Kekik Nane Okaliptüs Çay agaci Karanfil Tablo-4: Staphy/ococcus aureus ATCC 29213 Saat Kontrol Sprey Karisim Kekik Nane Okaliptüs Çay agaci Karanfil Tablo-5: K/ebsiella pneumoniae ATCC 4352 Saat Kontrol Sprey Karisim Kekik Nane Okaliptüs Çay agaci Karanfil Tablo-6: Candida a/bicans ATCC 10231 Saat Kontrol Sprey Karisim Kekik Nane Okaliptüs Çay agaci Karanfil Bulusa konu bogaz spreyinin parainfluenza virüs tip 2'ye karsi antiviral etkinligi ise tablo-7'de görülmektedir. Tablo-7: Bogaz spreyinin parainfluenza virüs tip 2'ye karsi antiviral etkinlik test sonuçlari Ürün Virüs inhibisyonu (%) Bogaz spreyi direk 78 Bogaz spreyi 1/2 seyreltme 49 Etken madde karisimi 68 Etken madde karisimi 1/2 seyreltme 34 Bulus kapsaminda yapilan tüm deney sonuçlarindan anlasilacagi üzere, zamana bagli öldürme yöntemi ile elde edilen sonuçlara göre bogaz spreyi, denenen tüm agiz-bogaz ve üst solunum yolu enfeksiyonu etkeni mikroorganizmalara karsi, gerek antimikrobiyal maddeyle muamele edilmeyen kontrollere, gerekse ürünün içerisindeki teker teker bilesenlere kiyasla, çok daha etkili bulunmustur. 8. aureus disinda çalisilan tüm bakteriler ve mayaya karsi etkinligi 2. saatte baslamis, 4. saatte etkinliklerine ulasarak, baslangiç sayisina kiyasla 23- Logio öldürme orani ile kuvvetli bakterisidal etkinlik göstermistir. Bitkisel bogaz spreyinin formülünde yer alan etken maddeler, üründe bulunan konsantrasyonlari oraninda bir karisim halinde denendiginde, bogaz spreyine benzer sekilde gerek antimikrobiyal maddeyle muamele edilmeyen kontrollere, gerekse ürünün içerisindeki teker teker bilesenlere kiyasla daha etkili bulunmustur. Bununla birlikte, çalisilan tüm saatlerde S. aureus disindaki tüm mikroorganizmalara karsi spreyin, etken madde karisimina kiyasla 1-3-log10 oraninda daha güçlü aktivite gösterdigi tespit edilmistir. Etken maddeler teker teker denendiginde ise, ilk 4-6 saat içinde bakteriyostatik aktivite göstermis ancak 24. saatte kontrole paralel bir üreme görülmüs olup, bu bilesenlerin teker teker herhangi bir etkinligi belirlenmemistir. Antiviral aktivite deneylerinde kullanilan üst solunum yolu enfeksiyonu etkeni parainfluenza virüs tip-2"ye karsi bogaz spreyi hem de üründe bulunan etken madde karisimi direk olarak olarak bulunmustur. Bu etkiler birbiriyle karsilastirildiginda ise sprey formunun etken madde karisimina kiyasla %10 kadar daha aktif oldugu görülmüstür. Mevcut teknikte kullanimi bilinen bogaz spreylerinde, sentetik kimyasal koruyucu (potasyum sorbat, sodyum benzoat, parabenler vb.) maddeler bulunmakta olup, bunlar mikroorganizmalarin gelisimini önleyen ya da kontrol altina alan, durduran, raf ömrünü uzatan ama saglik açisindan da zararli oldugu bilinen kimyasal katki maddeleridir. Bulusa konu olan üründe kimyasal herhangi bir koruyucu madde kullanilmamistir. Ürünün mikrobiyolojik olarak stabilitesini saglamak ve raf ömrü boyunca korumak amaçli dogal aromatik yaglar kullanilmistir. Ayrica bitkisel gliserin de belli bir konsantrasyonun üzerinde oldugunda mikrobiyolojik olarak ürünü koruyan yardimci maddeler arasinda yer almaktadir. Söz konusu ürünün herhangi bir kimyasal mikrobiyolojik koruyucu madde kullanmaksizin, mikrobiyolojik olarak yeterli stabiliteye sahip olup olmayacagini arastirmak ve kanitlamak üzere, bulus kapsaminda mikrobiyolojik etkinlik testi (tarama-zorlama testi) yapilmistir. 5 farkli patojen mikroorganizma (Escherichia co/i ATCC 8739, Pseudomonas aeruginosa Aspergillus niger ATCC 16404 mikroorganizmalari) üzerinde test edilerek, baslangiç, 2. gün, 7. gün, 14. gün ve 28. gün sonuçlari degerlendirilmistir. Ürünün koruyucu etkinlik testi, Kurtsan Ilaçlari tarafindan European Pharmacopoeia metodunda belirtildigi sekilde yapilmistir. Sonuçlara göre ürünün kontaminasyon riskine karsi kendi kendini koruyabildigi kanitlamistir. Tablo-8"de bogaz spreyinin mikrobiyolojik etkinlik test çalismasi sonuçlari logaritmik fonksiyon olarak verilmistir. Tablo-8: Bogaz spreyinin mikrobiyolojik etkinlik test çalismasi sonuçlari Süre Sonuç Degerlendirme 0.saat <2 Uygun 2. gün <2 Uygun 7.gün <2 Uygun 14.gün <2 Uygun 28.gün <2 Uygun Bulusa konu olan bogaz spreyinde, özel olarak glüten içerme potansiyeli olan hammaddeler kullanilmadan gelistirilmis ve glüten tarama testi yapilarak da herhangi bir hammaddeden gelebilecek bir glüten kontaminasyon riski olup olmadigi arastirilmis ve kanitlanmistir. Bulusa konu olan bogaz spreyi, etil alkol, metil alkol, boyar madde, sentetik esans ya da aroma, paraben türevleri, kimyasal koruyucu, hayvansal DNA, glüten, yapay tatlandirici içermemektedir. Bulusa konu bogaz spreyinin antiviral ve antimikrobiyal etkinlik göstermesinde, aromatik yaglarin bir arada kullanilmasi ile olusan sinerjik etkiden faydalanilmistir. Mevcut bulus kapsaminda, bakteriler için yapilan testte; her bir aktif madde (kekik ekstresi, nane yagi, karanfil yagi, okaliptüs yagi, çay agaci yagi) tek tek etkinlik açisindan in-vitro teste tabi tutulmustur. Ayrica, bu bes etken maddeden olusan karisim (etken madde karisimi) ve bulusa konu bogaz spreyi ayni teste tabi tutulmustur. Test sonucunda ürün, her bir etken maddenin tek basina ve söz konusu bes etken maddenin karisimin birlikte kombinasyonuna göre daha etkin sonuçlar vermistir. Yani etken maddelerin birlikte sinerjistik etkinliginden daha fazla ürünün bir bütün olarak (yardimci maddeleri ile birlikte) çalisilan bakterilere karsi daha iyi etkinlik gösterdigi belirlenmistir. Virüs testinde ise; bes etken madde karisimi (kekik ekstresi, nane yagi, karanfil yagi, okaliptüs yagi, çay agaci yagi) ile bulusa konu bogaz spreyi test edilmis, bes etken madde karisimin sinerjistik etkisinden bile daha fazla bogaz spreyinin kendisi (yardimci maddeler ile birlikte olusan karisimin kendi sinerjistik etkisi) çalisilan virüse karsi daha etkin çikmistir. Bulusa konu bogaz spreyinde, öncelikle kullanilan kekik ekstresinin standardize ekstre olmasina dikkat edilmistir. Standardize ekstre, tedavi edici aktiviteye sahip bilesik veya bilesik gruplarinin kabul edilebilir limitlerde ayarlanmasiyla hazirlanan ekstrelerdir. Aromatik yaglar ve kekik ekstresinin kullanim oranlari, hem kullanimi zorlastirmayacak tadi yakalamak hem de etkinligi saglayacak miktarda olmasi için yapilan deneysel çalismalar neticesinde belirlenmistir. Polisorbat 80"in kullanim orani, çözücü oldugundan aromatik yaglari çözmek için gerekli en minimum degerde olmasi istendiginden deneysel olarak çözmeye gerekli en minimum deger saptanmistir. Gliserin, ürünün tadini etkileyen bir maddedir ve ayni zamanda belli oranin üzerinde kullanildiginda ürünün mikrobiyolojik olarak raf ömrünü uzatmaya katki saglamaktadir. Bu iki etki dikkate alinarak gliserinin kullanim orani belirlenmistir. TR